Kurbanın önemini özetleyerek konuya giriş yapan Münevver Sofuoğlu, bizim için önemli olanın ilk insandan bu yana evrensel bir Tevhid eylemi olan kurbanın maddi boyutundan ziyade manevi boyutu üzerinde durmamız gerektiğinin altını çizdi. Kurbanın hayvan boğazlamak, kan akıtmakla sınırlandırılamayacağını, aksine kurbanın yeryüzünü ve hayatımızı kuşatan tevhidi  bilincin sembolik bir ifadesi olduğuna değindi. Allah'ın rızasını kazanmak için yapılan her salih amelin bir kurban olduğunu belirten Sofuoğlu, namaz, infak ve şahitlik gibi sırat-ı mustakim üzerine yaptığımız her ibadetin bizi manevi olarak Allah'a yakınlaştıran birer kurbanlar olduğunu söyledi.

Kurbanın, sevdiklerimizden, Rabbimizin hoşnutluğunu kazanmak için vazgeçebilmek olduğunu söyleyen Sofuoğlu, buna örnek olarak Kur'an da geçen Adem'in iki oğlu ve İbrahim ve İsmail peygamberlerin kıssalarından bahsetti. Bu örnekliklerden çıkarabileceğimiz dersler olduğunu; ben merkezcilik, mülkiyet tutkusu ve sahip olduklarımızdan vazgeçebilme konusunun da bizler için imtihan konularını oluşturduğunu değindi.

Allah'ın rızasını kazanmamın ve varoluş gayemizi anlamlandıran eylemlerden birinin de dua olduğunu söyleyen Sofuoğlu, Allah'ın Kur'an'da bize model olacak dualardan örnekler vererek biz olmayı öğrettiğini söyledi.

Bizlerin dua yoluyla eğitime ihtiyacımız olduğunu söyleyen Sofuoğlu son olarak "Sizin dua ve kulluğunuz olmazsa, Rabbim size niye değer versin ?"ayetini hatırlatarak sözü Halime Uyulan'a verdi.

Uyalan Sözlerine, Hac günleri içerisinde olduğumuzu, bugünlerin önemini Fecr suresindeki ayetleri okuyarak, tefekkür ederek ve kurbanın kazanımlarını düşünerek geçirilmesi gerektiğini hatırlatarak başladı.

Dua başlığı altında Hac suresinin 24. ayetinde geçen "Tayyibe" kelimesi üzerinde duran Uyalan, bu kelimenin içerisinde bahsedilenin ilahi bir temizlik olduğunu söyledi. Bir hadiste geçen "ağzınızdan çıkan oklar" tasvirini kullanan Uyalan, ağzımızdan çıkan okların doğru ve güzel hedeflere gitmesi gerektiğini belirterek bu hedeflerin de Allah'ın razı olacağı şeyler olması gerektiğini yani "Tayyib mi değil mi? Allah katında değeri var mı, yok mu?" diye düşünülmesini dua eden insanın da bu formata uyması gerektiğine değindi. Bu açıdan Peygamber dualarının da bizler için örnekler olduğunu, bizlere usul, yol yordam gösterdiklerini fakat bizlerinde kendi hallerimize özgü dualarımız olması gerektiğini söyledi.

Dua denilince insanların aklına sadece sözlü dua gelmesinin bir yanılgı olduğunu söyleyen Uyalan, sözlü dua fiili duaya dönüşmezse bunun bir anlam ifade etmeyeceğine değindi. Bu anlamda çabalanmaksızın yapılan sadece dua tekrarlarının üzerinde duran Uyalan, neyin dua olup neyin dua olmadığına dikkat çekti.

Hamd kavramı bağlamında,"Övülmeye layık işlere kılavuzluk edin" ayetini hamd etmekle irtibatlandıran Uyalan, ancak övülecek işler yapmanın hamd etmek olabileceğini aksi halde sadece Allah'ın bir sıfatını ikrar etmekten ibaret olacağının altını çizdi.

 Kurbanın önemine 'hakka yakınlık halka fedakarlık' başlığı altında sunan Uyalan, İslam, kurban etmek gibi köklü ve derin bir arzuyu insan hayatından söküp atmak yerine, ona yeni bir yön vermeyi, onu insanlığın yararlanabileceği bir görev haline getirmeyi esas aldığını söyledi.

Kurban edilecek hayvanların hangi özelliklerde olmaları gerektiğinden onlara nasıl davranılacağına kadar geniş bir konuya değinen Uyalan, son olarak tüm dinlerde kurbanın ne anlam ifade ettiği üzerinde araştırmalar yapan Lagrange'nin tespitlerine yer verdi. Lagrange göre; bütün dinlerde kurbanın tek bir ifadesi vardır oda her şeyin  Allah'a ait olduğunu ve bununda dinsel bir törenle açık ve somut bir hale büründüğünü söyledi. Eski Ahid'teki bazı ifadelere değinen Uyalan, Yahudiliğin Allah'ın bu emrini nasıl tahrib ettiğine değindi. Saptırılmış olan Hıristiyanlıkta da durumun farklı olmadığını vurgulayan Uyalan, Hz. İsa'nın çarmıha gerilişinin Allah'a verilmiş olan en büyük kurban olarak görüldüğü için, bu senaryonun ibadi bir ritüele dönüştürüldüğünü söyledi.

Program gelen soruların ardından yapılan dua ile son buldu.

Zeynep Aydın/Haksöz-Haber