Mehmet Kılıçaslan kardeşimizin sunuculuğu yaptığı seminer Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Seminer Ramazan Kayan hocamızın konuşması ile devam etti. Kayan konuşmasında kısaca şunlara değindi:

"Gazze bir mekteptir. Bizler bu dünyada birçok sınav ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu sınavlarda başarılı olmak için bir müslüman olarak elimizden geleni yapmalıyız. Bugün yeryüzünde imtihanların en büyüğünü veren Gazze direnişi bize büyük bir ders vererek ümmetin mektebi olmuştur. Şeyh Ahmet Yasin'in talebeleri aldıkları eğitimin ve samimi inancın üstün örnekliğini sergilemektedirler. Gencinden yaşlısına kadar her Gazzelinin inandığı dava uğruna ortaya koyduğu duruş ve söylem kitaplar dolusu bilgi yüklenenlerin söylemlerinden çok daha yüce ve nettir.

Gazze direnişi anlamak için Mavi Marmara’yı bilmek gerek. Siz Mavi Marmara nedir biliyor musunuz? Bir Mavi Marmara yolcusu olarak söylemek gerekirse Mavi Marmara bir özgürlük ve kardeşlik yolculuğunun adıdır. Samimiyetin ve insanın yüce gönüllü oluşunun, adil şahitliğin nişanesidir Mavi Marmara. Biz o gemide her türlü insan ile beraberdik. Müslüman da vardı, Ateist de vardı, Hristiyan da vardı hatta Yahudi de vardı. Ben o gemide gördüğüm samimiyeti daha önce hiçbir yerde görmedim.

Bir de Furkan Doğanımız vardı. Allah hepsine ve ona rahmet eylesin. Furkan bir teslimiyetin göstergesiydi. Hayasıyla tam bir terbiye timsaliydi. Geminin göz bebeğiydi. Herkese koşuyor, herkesle ilgileniyordu. O da şehadet yolunun yolcusu oldu. Allah hepsinin şehadetini kabul etsin. Bugün zalim israilin yaptıkları karşısında hiçbir şekilde sessiz kalmayız, kalamayız. Müslüman olarak kardeşlerimize sahip çıkmalıyız. Bunun için herkes elinden ne geliyorsa yapmalıdır. Hiçbir zaman ümitsiz olmamalıyız. Ufuklara göz dikmeliyiz. Allah'ın kitabını okumalı, okutmalıyız. Bu kitaba göre de yaşamalıyız. Kıymetli gençler sizler imam hatipliler olarak bu davanın erleri olmalısınız. Allah sizleri Furkan'lar kılsın. "

Konuşma soru-cevaplar ve katkılarla sona erdi.