Bursa'da Kitap Değerlendirmelerinde Bu Hafta
Özgür-Der Bursa Şubesinin hanımlara yönelik olarak düzenlemiş olduğu seminerlerin ikincisi dernek binasında gerçekleştirildi. Züleyha Şimşek, Hayri Kırbaşoğlu’nun Ahir Zaman İlmihali kitabını değerlendirdi.
Şimşek Kitabın değerlendirmesine geçmeden önce ilmihallerin çıkış noktası hakkında bilgi vererek fıkıh konusundaki bilgilerimizi derinleştirmemiz gerekliliği üzerine vurgu yaptı. Klasik ilmihallerin açmazlarını sunan konuşmacı; bu eserlerde üretilmiş olan yorum ve çözümlerin kolaycılığa kaçılarak ya da herhangi bir güncellemeye gitmeksizin tekrarlandığını söyledi. Değişim gerçeğinin gözardı edilerek günümüz sorunlarına eskide kalan kavram, ölçü ve örneklerle cevap verilmeye çalışılmasına, İslami araştırmalar alanındaki gelişmelere sırt çevrilmesine ve bu alanda ulaşılan sonuçların bu tür eserlere yansıtılmamasına dikkat çekti. Ayrıca bu kaynakların İslam'ı kapsamlı ve derinlikli bir dünya görüşü olarak sunmada yetersiz kaldıklarını ve dil bakımından da kuru, estetik boyutu olmayan, aşırı didaktik bir üslupla yazılmış olduğunu söyledi. Şimşek, ilmihallerle ilgili yaptığı bu değerlendirmelerin müspet yönde seyretmeyişinin bu gelenek içerisinde işe yarar eserler bulunmadığı anlamına gelmediğini aksine istisnaların bulunabileceğini işaret etti.
Konuşmacı, Ahir Zaman İlmihalinin yazılış amacını Kur'an ve Sünnet temelli, sağlıklı ve yaşanabilir bir Müslümanlık tasavvurunu gelecek nesillere sunmak olduğunu söyledi. Kitabın; metafizik değerler alanı, ahlaki değerler alanı, İslam'ın ahlak haritası, ibadetler ve sosyal hayat olmak üzere beş ana bölümden ve ek olarak da seçme hadisler ve Peygamber dilinden dualardan oluştuğunu söyleyerek yazarın kitabına "İslam'a ve dine baktığınız yeri değiştirin" diye başlayıp klasik ilmihallerdeki tanımların yerine okuyucuya ufuk ve hareket kazandıracak tanımlarla seslendiğini belirtti.
Birinci bölümün Tevhid ile başladığını, tevhidin yansımaları ve boyutları adlı başlık altında tevhidin dünya düzeni, siyaset, ümmet, toplumsal düzen, hukuk, tarih vb. gibi çeşitli açılardan ele alındığını, ikinci bölümde İslam ahlakının temel ilkesi, hayra destek, şerre köstek olmak, müslümanın taraf tutma zorunluluğu vb. başlıkların bulunduğunu, ahlak bölümünün devamı mahiyetinde olan üçüncü bölümde Kur'an'ın bireysel ve toplumsal esaslarını, dördüncü bölümde ibadetleri, son bölümde gündelik hayat, doğum, çocukluk, ergenlik, aile hayatı, evlilik, akrabalık, sanat, turizm, özel günler, çevre, teknoloji, trafik gibi sosyal konuları işlediğini anlattı. Klasik ilmihallerde İslam dininin öncelikleri meselesinin yeterince idrak edilmemesi, önemsenmemesi ya da gözardı edilmesi sebebiyle akaid ve ahlak konularının ilmihallerde zayıf kaldığını buna mukabil ibadet konularının şekilci bir bakıç açısıyla verildiğini Ahir Zaman İlmihalinde ise tevhid ve ahlak konusunun geniş yer tuttuğunu belirtti. Kitabın amacının bilinç ve eylem merkezli bir İslam anlayışı ve bu anlayışı merkeze alan bir ilmihal geleneği oluşturmak olduğunu, bu nedenle klasik ilmihallerde geçen 32,54 farz gibi listelerin İslam'ı donuklaştırdığını belirten konuşmacı, kitabın içerisinde yer alan şefaat inancı, cennet, cehennem algısı, kıyamet alametleri, Peygamber'e yaklaşım gibi konuları karşılaştırmalı olarak anlattı
Kur'an ve sünnet eksenli bakış açısının ürünü olan Ahir Zaman İlmihalinin, Çağdaş İslam düşüncesinin son yüzyılda ortaya koyduğu katkı, yorum ve çözüm önerilerinin hülasası olduğunu, doğu-batı, mezhepçilik ayrımı yapmaksızın insanlığın karşı karşıya kaldığı sorunların üstesinden gelebilmek için sağlıklı tüm çözümlerden faydalanıldığını ve kitapta uslup olarak bilgi aktarıcı değil hesaplamacı bir dilin kullanıldığını belirtti.
Konuşmacı seminerini bir yazarın "Bir ilmihal bir ahlak demektir, bir ahlak ise bir varoluş sanatıdır. Varoluşunu dikkate değer bulan kişiler ilmihalini de dikkate değer bulmalıdırlar." sözüyle bitirdi.