Siyonist zulme karşı yaklaşık bir yıldır çetin bir direniş gösteren Gazze halkı mücadelesini sürdürüyor. İşgal rejimi katliamlarla Gazzeli Müslümanlara boyun eğdirmek isterken Türkiye ve dünyada Gazze ile dayanışma gösterileri sürüyor. Bu mücadele Siyonistlerin ve onların işbirlikçilerinin sonları gelene kadarda sürecektir.

Program Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Daha sonra kısa bir sinevizyon gösterimi oldu. Ardından konuşmacı olarak Mahmut Varhan bir sunum gerçekleştirdi.

Varhan konuşmasında şunları kaydetti:

Siyonistlerin bugün Gazze’de uyguladıkları bu cürüm, zulüm ve işkenceler onların daha önce de insanlık için bir tehdit olduğunu ve bundan sonra da aynı zihniyetle bir tehdit olup devam edeceğini Allah kuranı kerimde bize hatırlatmıştır. İsrail oğullarının geçmişte Allah’a ve resullerine nasıl bir ihanet içerisinde hareket ettiklerini bize bildirmiş olan Allah, onlara karşı diri bir bilinç ve şuurla hareket etmemizi bize hatırlatır. Peygamber (as) efendimize dahi birçok suikast yapmışlardır ve onu öldürmek için zaman kullanmışlardır. İnsanlığı kendi menfaatları için yok etmeye adım atmış bir zihniyete sahiptirler siyonistler.

 Müslümanlar Allah’a ve Kur’an’a sımsıkı sarılmalıdırlar. Bu yolda azimli olarak hareket edip, doğruyu bulmaya odaklanmalıdırlar. Fedakarlık göstererek kardeşlerine sahip çıkarlarsa, inşaallah Allah’ta onlara yardımcı olacaktır. Bunun sonunda zalim Siyonistlerde yok olup gideceklerdir. Aksa tufanı ile biz şunu gördük ki müminler canla, başla ve her şeylerini ortaya koyarak şehadet şerbeti içmek için Allah yolunda şehit oluyorlar. Gazze deki Müslümanlar her şeyiyle Allah’a teslimiyet göstererek mücadele ediyorlar. Ama bizler neredeyiz, tüm dünya Müslümanları nerede bizlerde bu imtihandan geçecek miyiz diyerek bir sorgulama yapıyor muyuz. Bizim bunu da aklımızdan çıkarmamız gerekiyor. Yaklaşık olarak İslam alemi 200 yıldır yönünü batıya çevirmiş durumda. Batı hayranı bir zihniyetle kendi inancına, kültürüne ve geleneğine ters düştü. Bizim bu hayranlıktan kurtulup kendi özümüze dönmemiz gerekiyor. Batı dediğimiz emperyalist ülkeler sadece kendi çıkarlarını düşünen bir menfi zihne sahiptir. Globalleşen dünyada bunu daha net görebiliyoruz. NATO, BM ve benzeri yapılar sadece onları korumak için vardır.  Gazze’deki bir yıllık savaş bize bunu daha net olarak gösterdi. Aynı zamanda İslam toplumlarının başındaki işbirlikçiler de onların destekçisi ve dostlardır. Bugün Gazze de görmeye tahammül edemeyeceğimiz katliamlarda bu zalimlerin parmakları olduğu da kesindir. Dolayısıyla bizim isteğimiz ve duamız bugün İslam toplumlarının bir uyanışa geçmesi ve birlik olmaya yönelmesidir. Bütün İslam alemi bugün demokratik bir yapıyla yönetilmektedir. Kuran ve sünnetten uzaklaştırılmaya çalıştırmaktalar.

 Onun için uhrevi bir dönüşüme girmemiz gerekiyor. Bizim için önemli olan dünyevileşme değil, ahirete yönelme olmalıdır. Hastalığımızı tespit edip, ilacımızın kurandan ve sünnetten almamız gerekiyor. İçimizde yeni bir sahabe gençlik çıkarmalıyız. Bizler zalimlerin dünyaya olan sevgilerinin kat be kat fazlasıyla ahiret sevgisiyle yoğrulup Allah’a bağlanmalıyız. Daha fazla çalışmalı daha çok mücadele azmi ile hareket etmeliyiz. Müslümanlar içerisine girdikleri bu dünyevileşme olgusundan kurtulmalıdır. Çünkü düşmanımız durmadan savaşıyor, öldürüyor ve öldürmeye devam ediyor. Bunun için bizim de buna karşı olarak rabbimize sığınarak mücadele azmimizi artırarak kuran ve sünnet ekseninde bir şuurla bilinçlenmeli ve hareket etmeliyiz.