Kurban Yaradana Doğru Atılan Bir Adımdır
Batman Özgür-Der de bu hafta “Kurban İbadeti” işlendi. Haftalık devam eden seminerin bu haftaki konusu olan Kurban İbadetini Göksal Onat sundu.
Göksal Onat’ın slayt eşliğinde sunduğu seminerde özetle şu konulara değindi.
Kurban, “yaklaşmak, yakın olmak, Allah’a yakınlaşmaya vesile olan şey” anlamlarına gelir.
Kelime, “Kuran, Furkan, sultan” ile aynı vezinden gelir. Bir mübalağa kipi olan fu’lan mastarının ait olduğu vezin, hem sürekliliği hem de ‘kök manasının tüm olumlu çağrışımlarıyla ağzına kadar dolu olmayı’ ifade eder. Lugavi olarak “yaklaşma” nın tüm olumlu manalarını kapsar. Yakınlığın nihai noktası “huzurda” olmaktır. Kurban, “sürekli huzurlu olmak” denmektir. Huzurlu olmak içinde yakınlaşmak gerekir. Yakınlaşmak içinde adamak gerekir. Mü’min yaptığı tüm işlerini, ibadetini, Salih amellerini Allah’a adaması gerekir. Çünkü Allah’ın rızanı kazanmak için yakınlaşmak gerekir. Yapılan tüm ibadetlerde yakınlaşmak için yapılır. Maide Suresi 35 te Allah Şöyle buyuruyor. “ Ey iman edenler, Allah’tan korkup sakının ve (sizi) O’na (yaklaştıracak) vesile arayın; O’nun yolunda cihad edin, umulur ki kurtuluşa eresiniz.” Kurbanımızda bizi Allah’a yaklaştırmaya vesile olacak bir ibadettir.
Kuranda bu kavram “Kurbullah:” Allah’ın yaklaşması şeklinde değil de; “et-takarrub ilallah:” Allah’a yaklaşmak şeklinde geçer. Mesele kulun Allah’a yakın olup olmaması meselesidir. Kurban, tüm ibadetler gibi kulu önce kendi öz benliğine, sonra Allah’a yaklaştırır.
Mâide Suresi 27. ayetinde “Onlara Adem'in iki oğlunun gerçek olan haberini oku: onlar (Allah'a) yaklaştıracak birer kurban sunmuşlardı. Birininki kabul edilmiş, diğerininki kabul edilmemişti. (kurbanı kabul edilmeyen) demişti ki: 'seni mutlaka öldüreceğim.' (öbürü de:) 'Allah, ancak korkup-sakınanlardan kabul eder.”
Kur’an-ı Kerimde Kurban kavramının anlam sahasına giren unsurlardan söz edilebilir. Mesela Allah Resulü’ne daha vahiy sürecinin başlangıcında emredilen adama tarzı olan “tebtil” geçmektedir. “Rabbini an ve bütün varlığını O’na ada.” (Müzemmil 8)
Diğer birçok ibadet gibi, Kurban da yeni ortaya çıkmış bir ibadet değildir. Kurandan anlıyoruz ki, önceki ümmetlerde de kurban ibadeti teşri kılınmıştı: “Biz her ümmet için kurban kesmeyi bir ibadet kıldık” (Hac 34)
Hz. Ademin iki oğlunun kurbanla imtihanı ibret vericidir. “Onlara Adem'in iki oğlunun gerçek olan haberini oku: Onlar (Allah'a) yaklaştıracak birer kurban sunmuşlardı. Onlardan birininki kabul edilmiş, diğerininki kabul edilmemişti. (Kurbanı kabul edilmeyen) Demişti ki: "Seni mutlaka öldüreceğim." (Öbürü de:) "Allah, ancak korkup sakınanlardan kabul eder." (Maide 27) bu kıssayla insanlık tarihi iki kurban algısını yansıtır. 1- Habilin Kurbanı 2- Kabilin Kurbanı
Kurban: Dünyevileşmeye karşı ilahi bir uyarıdır. Kurbanın maldan sunulması anlamlıdır. Verdiği mesaj açıktır: Allah’ın insana behşettiği dünyalıkların insan ile Rabbi arasına girmesine mani olmak. Kurban, Rabbin bahşettiği dünyevi nimetleri O’ndan uzaklaşmak için değil O’na yaklaşmak için kullanma temrinidir.
Kuranda Kurban ibadeti hep Hacc ibadeti bağlamında dile gelir.”Bakara 196, Maide 2, 95, 97, Hac 28, 34, Fetih 25) Kevser Suresinde geçen “Şu halde Rabbin için namaz kıl ve kurban kes.” Ayetinde kurban kesmeyi değil, kılınan her tür namazı ve kesilen her tür kurbanı “Allah için” yapmayı emreder.
Hz. İbrahim kıssasında İbrahim’in ve İsmail’in kurban etme ve edilme karşısındaki teslimiyetlerini görmekteyiz. Kurban teslimiyettir. En değerli olanın, yaratıcıya adanmasıdır. Çünkü O, adanılmaya en layık olandır. Mümin kendi ismailini kurban edendir. Hz. İbrahim gözünü kırpmadan İsmailini adamaya hazır olduğunu ıspatladı. Ve böylece Allahın en sevgili kulu oldu. Onu kendine dost edindi.
Kurban, bizimle Allah arasına giren tüm engellerin (mal, mülk, zevk, evlat, makam, mevki, rahatlık… yani İsmaillerin) ortadan kaldırılması maksadıyla yapılan İbrahimi bir ibadettir.
Kurban bir Tevhid eylemidir. Kurban tüm nesne ve hayvanların kutsanmaya değer bir varlık olmadıklarını tüm varlığın yüce yaratıcının bir amaç için var ettiği ve insanların hizmetine sunduğu bir unsur olduğunu hatırlatan bir tevhid eylemidir. Kurban varlığın asıl sahibini yani Allah’ı yüceltmek ve O’nu tüm eksikliklerden tenzih etmek demektir. Kurban, eğer Allah bize varlıkları boyun eğdirmeseydi, bizim onlara boyun eğdiremeyeceğimizin dolayısıyla Allah’a her yönü ile bağlı olduğumuz bilincini oluşturan bir ibadettir. Kurban Allah’a şükretmenin ne anlama geldiğini bize öğreten bir ibadettir.
Sonuç :Kurban Bir Şiardır
-Kurban Kulun Allah’a Tekarrubudur.
-Kurban Teslimiyettir.
-Kurban Adanmışlıktır.
-Kurban Eşyayı Anlamlandırmadır.
-Kurban Şirkin Panzehiridir.
-Kurban İnsanın Varlık Karşısında Haddini Bilmesidir.
-Kurban İnsanın Allah Karşısında Gayesini Bilmesidir.
-Kurban Varlığın Asıl Sahibine Doğru Atılan Bir Adımdır.
-Kurban Hayatın Her Anını İbadet Ve Şükür İle Sürdürmenin Sembolüdür
- Ve O’nun Dışındaki Her Şeyi Kurban Etmenin Adıdır.