Mahmut Batuk’un sunuculuğunu yaptığı program, Tarık Sevim’in Kur’an tilaveti ile başladı. Kur’an tilavetinin akabinde sözü Hamza Türkmen aldı.

Türkmen konuşmasına öncelikle Ürdün, Lübnan, Suriye, Filistin bölgelerinin adının Bilad-ı Şam olduğunu, günümüzdeki sınırların bizim tarafımızdan çizilmediğini ve bu bölgelerde birinci dünya savaşından beri devam eden bir direniş olduğunu hatırlatarak başladı.

Konuşmasının devamında Türkmen; “bu bölgelerde direniş çizgisinde en önemli adımı Afgani’den ders almış ve Menar dergisini çıkarmış Suriye’de ıslah hareketini başlatmış olan Muhammed Reşit Rıza atmıştır. Bir diğer önemli adımsa yine onun arkadaşı olan İzzettin El Kassam tarafından gerçekleştirilmiştir. İzzettin El Kassam hem Suriye’de ki hem Filistinde’ki var olma ve direniş gruplarının öncüsüdür. Bugün ayakta duran tüm İslami hareketlerin temel çerçevesi aynıdır ittihadı İslam çizgisidir.” dedi.

Türkmen Gazze’de ve Halep’te gerçekleşen hareketlerin bazı açılardan değerlendirilmesi gerektiğini belirtip şu 10 madde üzerinden anlamlandırmaya çalışabileceğimizi ifade etti;

1. Gazze’de gerçekleşen harekete de İdlip’ten başlayan harekete de terör sıfatı yapıştırılıp itibarsızlaştırılmaya çalışıldı. Türkiye’de kendini merkez kabul eden İslam düşmanı batılı hayatı satın almış ciddi bir kesim bu direnişleri küçümsüyor ve terörize etmeye çalışıyor.
2. Gazze ve Halep olaylarının ikiside komplo olarak yorumlanıp bu minvalde akla hayale sığmayacak teoremler ortaya atıldı.
3. Madde: Bilad-ı Şam intifadalarını arkasında bunları tetikleyen ve olgunlaşmasına neden olan nedenler ve tarihi gerçekler var bunlar göz ardı edilerek şu anki olaylar yorumlanamaz.
4. Direnişi yaygınlaştırmada İlke ve Sünnetullahın gerçekleştirilmesi 2 cephede de uygulanıyor mu?
5. Mücadele sürecinde şefkat ve merhamet konusu.
6. İki cephenin de sosyal ilişkiler ve direnişlerinde kadının yeri konusunda değerlendirilmesi gerekiyor.
7. Basım ve tanıtım birimi hem Gazze hem Suriye konusunda değerlendirilmeli.
8. Siyasi hedef olarak iki tarafın pratik ve beyanlarının değerlendirilmesi gerekiyor.
9. Bu direniş süreçlerinde komşu ülkelerin neler yaptığını ve nelerden yana tavır sergilediğini gözlemlememiz gerekiyor.

10.İki direnişinde küresel vicdancı etkisini değerlendirmeli ve göz ardı etmemeliyiz.

Konuşma soru cevap faslından sonra sona erdi.