Basın açıklamasının tam metni:

Ensar ve Muhacir Kardeşliğini Hedef Alan Reyhanlı Saldırısının Failleri Hak Ettikleri Cezayı Gecikmeksizin Almalıdırlar!

11 Mayıs 2013 tarihinde Baas diktatörlüğünün taşeronluğunu yapan THKP-C Acilciler çetesi, Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde 53 kardeşimizi bombalı saldırı ile hunharca katletmiştir.

Birinci yılını geride bıraktığımız Reyhanlı katliamından bugüne kadar;  5’i çocuk 53 kişiyi öldürmek, 130 kişiyi öldürmeye teşebbüs etmek ve 2’si ağır 25 kişiyi de yaralamakla suçlanan Baas Diktatörlüğü’nün kuklası ve taşeronu olan, Mihraç Ural ve ekibinden saldırıyı düzenleyen Nasır Eskiocak ile birlikte 15'i tutuklu, 11'i tutuksuz, 7'si firari 33 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması 10 Şubat 2014'te Adana 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada yargılananlardan bazıları hakkında 53’er kez ağırlaştırılmış ömür boyu ve 3.795’er yıla kadar hapis cezası istendi. Ayrıca eylemden haberi olmadan yardım ve yataklık yaptıkları illeri sürülen 16 sanık hakkında da 10 yıl ile 15 yıl arasında hapis cezasının istendiği duruşmanın ikinci celsesinin 13 Mayıs 2014 tarihinde Adana’da yapılmasına karar verildi. Ancak ÖYM'lerin kapatılmasının ardından dava dosyası Hatay'a gönderildi.

Ne var ki, Adana'dan Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen bombalı saldırıyla ilgili dosyayı, Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi yetkisizlik kararıyla 30 Nisan'da res'en duruşma yaparak tekrar Adana'ya gönderdi.

Eylemin failleri, niteliği ve amacı gün gibi ortadayken, katliamın yapıldığı günden bugüne Baas diktatörlüğünün sözcülüğünü ve taşeronluğunu yapan Baas lobisi ve onların işbirlikçileri; karalama kampanyalarına girişerek süreci sekteye uğratmaya çalışmışlardır. Ortada her şeyiyle açığa çıkmış bir dava dosyası mevcuttur. Saldırının failleri suçlarını itiraf etmiş ve dava dosyası tamamlanmış olmasına ve aradan tam 1 yıl geçmesine rağmen yargılama süreci uzatılmaya ya da yargılama yeri değiştirilmeye çalışılıyor. Bunu anlamıyoruz ve endişe içerisinde izliyoruz.

Ülke tarihinin en kanlı terör eylemi olarak kayda geçen Reyhanlı katliamı hakkında ciddi ve hızlı bir dava seyrinin görülmemesi, neyin hedeflendiği sorusunu akla getiriyor. Davayı etkilemek ve seyrini değiştirmek için her türlü kirli bilgi ve belge ile gündemi saptırmaya ve kamuoyunu etkilemeye çalışan Baas lobisi, bu davanın neresindedir açıkçası merak ediyoruz?

4. yılını geride bıraktığımız Suriye intifadasını karalamak, Ümmetin onurlu direnişçilerini zan altında bırakarak olduğundan farklı gösterme çabası taşıyan Türkiye’deki Baas lobisi ve işbirlikçi unsurlar bu süreci etkileyerek, sabote etmek için ellerinden geleni yapmaya çalışmaktadırlar. Halkını vahşice katleden; uçaklarla, tanklarla ve kimyasal gazlarla şehirleri ve kasabaları bombalayan bu dikta rejimini savunan ve işlediği suçları “kendini savunma” refleksi ile sunmaya çalışanların, bu saldırının faillerinin bırakılmaları için çaba sarf edeceklerini biliyoruz.

Bizler bu zulmü, katliamları işleyen Baas lobisinin, katliamın doğrudan sorumlularının ve bu saldırıda suç ortağı olan herkesin bir an önce yargılanmasını ve en kısa sürede davanın en ağır cezalarla sonuçlandırılmasını istiyor ve bekliyoruz! Bu ülkede failleri belli olmasına rağmen zaman aşımına uğrayan birçok olaya şahitlik ettiğimiz için bu davanın seyri hakkında endişeleniyoruz. Bu yüzden gerekli tüm birimleri görevlerini gerektiği şekilde icra etmeye davet ediyoruz. 

Hakan Yalınız

Özgür-Der Adana Temsilcisi