İzzet Şahin Serbest Bırakılsın!

İHH İnsani Yardım Vakfı dünyanın 120 ülkesinde faaliyet gösteren, 18 yıldır Türkiye'de ve dünyada yüzlerce projeyi hayata geçiren bir kuruluş olup dünyanın dört bir yanında on binlerce gönüllüsü bulunmaktadır. 

İHH çok yoğun faaliyet yürüttüğü bölgelerde ofisler ve temsilcilikler açarak çalışma yürütmektedir. Filistin, İHH'nın en yoğun çalışma yaptığı yerlerden olup İzzet Şahin Batı Şeria'da hem faaliyetlerin tetkiki hem de temsilcilik çalışmalarını yürütmek üzere 28.11.2009 tarihinde görevli olarak Filistin'e gitmiştir. Bu görev esnasında İbranice Üniversitesine kayıt yaptıran İzzet Şahin burada İbranice eğitimini de sürdürmekteydi ve Haziran ayına kadar vize ve oturma izni de bulunmaktaydı.

İHH İnsani Yardım Vakfı personeli İzzet Şahin, bu çalışmaları yürütmekte iken en son 27.04.2010 tarihinde Beytlahim civarında İsrail kontrol noktasında görülmüş ve kendisinden bir daha haber alınamamıştır. İsrailli güvenlik güçleri tarafından gözaltına alınmış ve daha sonra Askalon'da bir hapishaneye götürülmüştür. 

İzzet Şahin'in İsrail güvenlik güçleri tarafından "İsrail güvenliğini ihlal" ettiği gerekçesiyle tutulmasının duyulmasından itibaren Türkiye'den ve dünyanın birçok ülkesindeki kuruluşlardan tepkiler gelmekte. Bu olay İsrail'in Mayıs ayı ortasında yola çıkacak olan insani yardım filosunu engelleme girişimi olarak değerlendirilmektedir.   

İSRAİL'İN AMACI GEMİ HAREKETİNİ ENGELLEMEK Mİ?

"İsrail zulüm devleti" 1948'den beri Filistin'de uyguladığı korku ve şiddet politikasını öyle anlaşılıyor ki tüm bölgeye ve hatta tüm dünyaya yansıtmaya çalışıyor. İsrail'in izzet Şahin'i tutuklamasının İHH'nin "Rotamız Filistin Yükümüz İnsani Yardım" kampanyasına yönelik bir gözdağı verme amacına matuf bir girişim olduğu açık. İsrail'in hiçbir hareketi İHH'nın Filistin'e ulaşmasını engelleyemeyecektir. İHH Filistin'deki ambargoyu delmeye kararlıdır.

Ancak İsrail tarafından şunun bilinmesini isteriz ki yaptığımız çalışma tamamen hukuki olup; gayri yasal ambargonun ortadan kaldırılmasını hedeflemektedir. Kaldı ki gerek İsrail'in taraf olduğu anlaşmalar, gerekse Dördüncü Cenevre Konvansiyonu ile diğer uluslararası sözleşmeler tüm halklar için insani yardım ambargosunu yasaklamış ve tüm taraflara savaş halinde insani yardım için kolaylaştırıcılık ve koruma sağlamıştır. Bunu yerine getirmek insan hayatına değer veren tüm kişi ve kuruluşların sorumluluğu olup bugün dünya halklarının ortak vicdanı bunu her fırsatta haykırmakta ve devletler ile uluslararası mekanizmaları buna zorlamaktadır.

 İZZET ŞAHİN'İN HAYATINDAN ENDİŞE EDİYORUZ   

Uluslararası ve İsrail içinde görev yapan insan hakları kuruluşlarının da verilerine baktığımızda İsrail'in insan haklarını ihlal eden uygulamaların en başında, yaşam hakkı ve kişinin güvenliği gelmektedir. Özellikle askeri yargıda gözaltı süresinin uzunluğu, tutuklu ve mahkûmlara uygulanan işkence iddiaları, yakalama sorgulama esnasında kötü muamele, uzun süreli hapsetmeler vb sebeplerle, İzzet Şahin'in gözaltında işkence ve kötü muameleye maruz kalmasından ve hayatından endişe edilmektedir. İsrail'in bir Türkiye vatandaşı olan İzzet Şahin'i askeri istihbarat birimlerince sorgulaması ve askeri mahkemede yargılaması bu endişeleri kat kat artırmaktadır. İzzet Şahin 13 gündür sorgudadır. İzzet Şahin'in gözaltına alınmasından sonra ikamet ettiği ev de İsrail güvenlik görevlilerince basılmış ve çeşitli eşyaları alınmıştır. İsrail mahkemelerinde "adil yargılanma hakkının" yasalarla dahi ihlal edildiği İsrail'de İzzet Şahin için adil bir yargılama ortamından da endişe duyulmaktadır.

İsrail kendi halkına yönelik çocuk yaştan itibaren yürüttüğü sürekli güvenlik ve savaş psikolojisi ile yapmış olduğu zulmü ve Filistinlilere uyguladığı hukuk tanımazlığı tüm dünyaya dayatmak istemektedir.  Bu asla kabul edilebilir bir şey değildir.   

ŞAHİN DERHAL SERBEST BIRAKILMALI

Hukuksuzca gözaltına alınan Türkiye Cumhuriyeti Devletinin konuyla yakından ilgilenerek İsrail'e sert bir tepki vermesi gerektiğini  hükümet yetkililerine hatırlatıyoruz. Tüm STK'ları da bu konuya duyarlı olmaya davet ediyoruz.

İzzet Şahin bir insani yardım görevlisidir. İnsani yardım görevlileri her tür ortamda öncelikli koruma ve destek sağlanılacaklar arasındadır. Yukarıda izah edilen sebeplerle İHH görevlisi İzzet Şahin'in;

- Öncelikle ve ivedilikle derhal serbest bırakılarak, sağlıklı bir şekilde Türkiye'ye ulaşmasının sağlanmasını,

- Adil bir yargılama ortamının sağlanmasını ve bunun için gerekli olan her türlü kolaylığın gösterilmesini,

- Gerek yapılacak duruşmalara katılım, gerekse ziyaret, görüşme ve hukuki prosedür için çalışmalar ve temaslar için ailenin Türkiye barosuna kayıtlı avukatlarına da vize dahil ivedilikle tüm imkan ve kolaylıkların sağlanmasını

- Tüm yetkili, ilgili kişi ve kuruluşlardan İzzet Şahin için duyarlılık ve destek talep ediyoruz.