Zulme sessiz kalma! Her Firavunu devirecek bir Musa vardır. Pankartının  taşındığı, 9 gencin kefenler giyerek idam edilen gençlerin posterlerini taşıdığı basın açıklamasında sık sık Zalimler için yaşasın cehennem, Üzülme gevşeme Allah bizimle, idam sehpaları yıldıramaz ihvan-ı... gibi sloganlar atıldı. Basın açıklamasını Tatvan Özgür-Der Şubesinden Bünyamin Atalay okudu.

Basın açıklamasının tam metni:

Bismillâhirrahmânirrahîm

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adı ile,

Değerli basın mensupları ve kardeşlerim,

3 Temmuz 2013 yılında genelkurmay başkanı batı kuklası zamanın fıravunu Abdulfettah Es-Sisi, Mısır'ın seçilmiş meşru hükümetine darbe yaptı. Binlerce insan  şehit edilirken Mısır'ın seçilmiş meşru Cumhurbaşkanı Muhammed MURSİ ve arkadaşları  hapsedildi.

Darbe karşıtlarını Rabiatül Adeviye meydanında dünyanın gözleri önünde katleden  Sisi cuntası, binlerce kişinin öldürüldüğü bu katliamlardan sağ kurtulanları da   3 Temmuz askeri darbesinin ardından kurdukları düzmece mahkemelerde idam kararları ile cezalandırıyor.Kana susamış bu diktatör rejim kendinden önceki yöneticiler gibi Hasan El Bennaları ve  Seyit Kutupları  şehit etmeye  devam ediyor .Bütün dünya üç maymunu oynuyor ve sisiyle görüşmeye devam ediyor. Karar ve uygulamalar bu devlet terörüne karşı çıkanlara bundan sonrası için adeta gözdağı veriyor.Özellikle Batılı devletler ve bazı Arap devletlerin tutumları Sisi cuntasını cesaretlendiriyor.

Uluslararası hukuka aykırı olarak darbeci Sisi yönetimine teslim edilen bir ihvan mensubunun şoku üstümüzden daha atılamamışken, gayrimeşru Mısır yönetimince, herhangi bir  suç eylemine bulaşmamış olan 9 masum genç, sırf İhvan-ı Müslime olan mensubiyetinden dolayı makul şüpheli olarak görülüp, işkenceler sonucu imzalatılan evraklar baz alınarak birkaç gün  önce idam edildi.  Sisi, Firavun'un Hz. Musa'nın kavmine yaptıklarının bir benzerini binlerce yıl sonra Mısır'da masum Müslüman kitlelere yapmaktadır.Gayrimeşru zalim Sisi yönetimini ve idam kararı veren mahkemeleri şiddetle ve nefretle lanetliyoruz. Ayrıca İslam dünyasını bu idamların durdurulması için harekete geçmeye davet ediyoruz.

Mısır zindanlarında her an idam edilmeyi bekleyen 529 kişi var. Üstelik ağır işkenceler eşliğinde ve de çelik kafesler içinde savunma hakkı verilmeksizin yapılan yargılamalar ve kurulan yargı tiyatrosunda yeni idam kararları veriliyor. Sisi cuntası, arkasına aldığı emperyalist ülkelerin doğrudan, insanlığın sessizliğinin dolaylı desteği ile her gün yeni idamlar gerçekleştiriyor, yeni barbarlıklara imza atıyor. İdam edilenlerin 'ah'ları arşıalaya ulaşırken, ailelerinin gözyaşları insanlığımızı boğuyor.

Bizler onlara bu zulümleri ve katliamları reva görenlere ve bu zulümlere sessiz kalıp Sisi cuntasını destekleyen ve cesaretlendirenlere sesleniyor ve diyoruz ki; gelecek yakındır. Bir gün sizin de sonunuz gelecek halklarınız uyanacak arkanızdan rahmet yerine lanet okuyacaklar. Ey zalimler; Biliniz ki yaptıklarınız yanınıza kar kalmayacak. Er geç bu zulümlerinizin hesabını vereceksiniz. İmzaladığınız idam fermanları ahirette de sizlerin idam fermanı olacaktır.

Çoğu genç siyasi mahkum olan bu kişilerin idam cezalarının infaz edilmesini önlemek herkesin sorumluluğudur. Türkiyeli STK lar olarak sesimizin ulaştığı herkesi sadece muhalif oldukları , şiddete bulaşmamış sivil, barışçı aktivist, alim ya da gazeteciler olduğu bilinen bu kişiler hakkında hukuksuz bir şekilde verilen idam cezası kararlarının infazını durdurmaya ve Mısırdaki insan hakları ihlallerinin son  bulması için göreve davet ediyoruz.Ayrıca İslam işbirliği teşkilatı ve diğer Uluslararası bağımsız insan hakları Teşkilatlarının Mısıra insan Hakları Heyetleri göndermelerini bu idamların infazını durdurmak için derhal açıklamalar yaparak etkili diplomatik temaslar kurmalarını talep ediyoruz.Başta ABD ve İsrail olmak üzere Sisi rejimini  destekleyenleri de tüm idamlar ve insan hakları ihlallerinden hukuk önünde hesap vermek üzere sorumlu tuttuğumuzu beyan ediyor ve derhal bu desteği kesmeleri için çağrıda bulunuyoruz.

Bu vesileyle Müslüman Kardeşlere karşı gerçekleştirilen bu haksız, hukuksuz ve alçakça uygulamaları, bir komediden farksız olan idam kararlarını, cuntanın baskı ve despotizmini şiddetle kınıyor ve lanetliyoruz. Cinayet şebekesi cuntacıların kararlarıyla darağaçlarında  şehid edilen kardeşlerimizin şehadetlerinin kabul edilmesini yüce Rabbimizden bir kez daha nıyaz ediyoruz.

Duruşma salonlarında bembeyaz kefenleriyle darbe karanlığına başkaldıran, şehadeti esarete tercih eden ve asla zillete boyun eğmeyeceklerini haykıran Muhammed Mursi'yi, El-Biltaci'yi  ve  diğer kardeşlerimizi selamlıyoruz.

Zulme ve zillete boyun eğmeyenlere ve şehitlere selam olsun!

Mısır zindanlarından daraçlarına yürüyen cesur,  zamanın Musalarına, Yusuflarına selam olsun.

Seyyid Kutuplara, el bennalara ve ihvana selam olsun…

Zalimler için yaşasın cehennem.