Özgür Der binasında gerçekleştirilen ve yoğun bir katılımın olduğu seminere, Konuşmacı olarak Eğitim Uzmanı Alaaddin YURDERİ katıldı. Seminer Bünyamin ATALAY'ın moderatörlüğünde, Kuranı Kerim ve Mealinin okunmasıyla başladı. Daha sonra semineri sunan  Alaaddin YURDERİ, Elektronik çağda okumanın nasıl gerilediğini dile getirerek konuşmasına başladı. 

YURDERİ özetle; Problemin kitap okumaktan ziyade ufuk sorunu olduğunu söyledi. Bal arısı misali batılı ve Doğulu kitaplardan faydalanılabileceğini dile getirdi. 

Kendimizi ferdî planda yetiştirmek için yoğun, planlı, amaçlı ve disiplinli bir okuma alışkanlığı kazanmamız gerektiğini, ama bununla birlikte benzer bir çaba içerisinde olanlarla mutlaka kolektif veya ortak çalışmalarımızın da olması gerektiğinin altını çizdi. Kur'ânî mantalitenin dikkat çektiği anlamda bir okuma ve fıkhı salt birey kalarak edinmenin mümkün olmadığını, öyle bir yönelimin, sahibini çok iyi bir entelektüel yapabileceğini ancak onu asla bir dava adamı yapamayacağını söyledi.

Aşırı ve düzensiz okumanın hafızayı, düşünce mekanizmasını bozabileceğini, hastanın gündelik hayattan kopabileceğini dile gerirdi. Bilgi amele dönüşmelidir dönüşmediği sürece gereksiz olduğunu, Bilinçli ve amaca uygun kitaplar okunması gerektiğini vurguladı.

Okunması gereken ilk kitabın kuran olduğunu ardından siyer, hadis, İslam tarihi kitaplarının okunması gerektiğini dile getirdi. 

Bilgisi insana yakışmalı! diyen Yurderi, bilgisini o alandaki diğer bilgilerle karşılaştıramayan, bilgisini farklı biçimlerde dile getirip, yorumlayamayan, bilgiyle sadece diploma, unvan, için ilişkide olan insana bilgisi yakışmıyordur. Anlamadan ezberleyenin, bilgisinin dayandığı temelleri kavramaktan aciz olanın, hele hele bilgisinin sınırlarını, haddini bilmeyenin, bilgisi ile çirkinleşenin, ahlaksız olanın bilgisi yakışmıyordur.'' dedi.

Amaçlı bir okuma, Teşhide dönük bir okuma, Bütünsel-tevhidî bir okuma ilkelerini okumalarımıza yansıtmamız gerektiğinin altını çizdi. Alaaddin Yurderi, kendimizi ferdî planda yetiştirmek için yoğun, planlı, amaçlı ve disiplinli bir okuma alışkanlığı kazanmamız gerektiğini,  Kur'ânî mantalitenin dikkat çektiği anlamda bir okuma ve fıkhı salt birey kalarak edinmenin mümkün olmadığını, öyle bir yönelimin, sahibini çok iyi bir entelektüel yapabileceğini ancak onu asla bir dava adamı yapamayacağını söyledi. 

Yurderi son olarak Menar ekolüne göre davetçilerde bulunması gereken 11 özelliğe değindi. 

1 Davetçinin çağırdığı şeyi iyi bilmesi

2. Davette bulunulanın durumunun iyi bilinmesi 

3. Genel tarih, 

4. Coğrafya, 

5. Psikoloji, 

6. Ahlak, 

7. Sosyoloji, 

8. Siyaset ilimlerinin iyi bilinmesi, 

9. Tebliğ edilen toplumların dillerinin bilinmesi

10. İlim ve fende öncü olmak

11. Dinler ve mezhepler tarihinden haberdar olmak 

olarak sıraladı. 

Seminer soru-cevap bölümünden sonra sona erdi.