Kenan Alpay, “Ortadoğu İntifadaları”nı Anlattı
Özgür-Der Sivas Temsilciliğinin aylık konferanslarının altıncısı Belediye Konservatuarında gerçekleştirildi.
Özgür-Der Sivas Temsilciliği’nin aylık konferanslarının altıncısı 17 Mart Pazar günü saat 13’te Belediye Konservatuarında gerçekleştirildi.
Özgür-Der Genel Bşk. Yrd. Kenan Alpay’ın konuşmacı olarak katıldığı konferansın konusu “Bir Muhasebe Alanı Olarak Ortadoğu İntifadaları” idi. Konuşmaya Müslümanın toplumsal amellerdeki görevlerine vurgu yaparak "yeryüzünden fitne kalkıp din Allah’ın oluncaya kadar mücadele et"me görevinin gereğinden bahsederek sözlerine başlayan Kenan Alpay, Hüsnü Mübarek’in, Burgiba’nın, Bin Ali’nin yönetimindeki despotik iktidarların işbirlikçi ve laik taraflarından dolayı öteden beri İsrail ve Batı için istikrarı ve güveni temsil ettiğini söyleyen Alpay, Tunus’ta başlayan süreci kimsenin öngöremediği bir dalga olduğunu belirtti.
Kendi yaşadığı ülkenin laik, demokratik kimliğini, yaşanan çetrefilli dönemleri, Müslümanların dönem dönem geçirdiği pasif süreçleri görmeyip, başkalarına masa başında akıl vermeye çalışan yazarları eleştiren Alpay, Tunus’u, Libya’yı ve Mısır’ı kendi iç dinamikleri ve süreçleriyle birlikte değerlendirmek gerektiğini vurguladı.
Arap ülkelerinde başlayan uyanışın daha yükselmesi gerekirken bazı “İran merkezli İslamcılık” anlayışının süreci sekteye uğratmaya çalıştığının altı çizildi.
Tüm yönleriyle Fransa başta olmak üzere sömürgeciliğin iliklerine kadar işlediği Tunus’un yaşadığı deneyimleri kendi gözlemlerinden hareketle aktaran Kenan Alpay, orada yaşananların halkın tabiriyle “Tunus devrimi değil, İslam’ın devrimidir!” dediklerini anlattı.
Libya’daki devrim sürecini anlatan yazar sonrasında Ortadoğu coğrafyasında yaşanan uyanış hareketlerini “Facebook” ve “Twitter” devrimler olarak lanse edilmesinin Müslüman Kardeşler’i, Hasan El-Benna’yı, Seyyid Kutub’u yok saymak anlamına geleceğini, zindanlarda yatan Zeyneb Gazali’yi anlamamak olacağını söyleyerek yıllardan beri bedel ödeyen halkların zaferlerini küçümsememek gerektiğini ifade etti.
Konuşmasının devamında Suriye’de yaşanan sürece değinen Kenan Alpay, barışçıl gösterileri kana bulayan, çoluk çocuğu göz altılarda öldüren Suriye’nin kanlı iktidarının halkı iki yıldan beri değil onlarca yıldır öldürdüğünün bilinmesini istedi. Suriye direnişinin tüm imkansızlıklara rağmen devam ettiğini belirten Alpay, oradaki Müslümanların acınmayı değil imrenilmeyi ve örnek alınmayı hak ettiklerini vurgulayarak “Suriye'de ölen oradaki insanlar değil ölen Biziz” dedi. "Amerika'nın zulmünü görmek kolay, İsrail’in zulmünü görmek kolay, asıl mesele müslümanların zulmünü görmekte" diyerek sözlerine devam eden Kenan Alpay, “Suriye’ye bakarken İran'dan bakmak yanlıştır, Amerika’dan bakmak yanlıştır Batının gözüyle bakmak yanlıştır, Suriye’ye “Lebbeyk ya Allah” nidalarıyla can veren Suriye halkının gözünden bakmak gerekir” diyerek sözlerini tamamladı. Program soru cevap bölümüyle sona erdi.