Sunuculuğunu Hayati Beyde’nin yaptığı programda Özgür-Der Van Şubesinin düzenlemiş olduğu meal yarışmasında dereceye girenlere ödülleri takdim edildi. Ödül töreninde Batman ve Diyarbakır Özgür-Der şubelerinden Şefik Sevim ve Serdar Bülent Yılmaz Kur’an’ın anlaşılması ve gençlerin Kur’an’la arasındaki engellerin kaldırılması yönünde yapılabilecek olanlara kısaca değinerek sözü “Modernizm ve Bireyselcilik” konusunu anlatmak için Nurcan Büyük aldı.
Nurcan Büyük konuşmasına Modern kelimesinin etimolojisine ve kavramsal olarak kullanılmaya başladığı tarihi seyir hakkında kısaca bilgi verdikten sonra “Modernizm” kavramı geleneksel olanı yeni olana tabi kılma tavrı ya da geleneksel olanı yaşanılan süreçte yeni çıkan kavramlarla anlatma çabası, yerleşik alışılagelmiş olanı yeniye uydurma çabasıdır. Modernizmi sadece bir düşünce tarzı olarak değil aynı zamanda bir yaşam biçimi ve bir din olarak ifadelendirmek gerektiği üzerinde durarak buna da gündemde olan Taksim Gezi Parkı meselesini örnek vererek kendisini modern dinin üyesi gören insanlar sokaklarda bir gösteri içerisine girdiler ve kendi dinlerinin ritüellerini en güzel şekilde yerine getirme gayreti sarf ediyorlar dedi.
Modernizmin bilgi kaynağı
İnsan düşüncesini etkileyen her türlü akımın bir bilgi kaynağı bulunur. İslamın bilgi kaynağına baktığımızda Kur’an’dır. Modernizmin bilgi kaynağı da Rasyonel akıldır diyerek konu üzerinden örnekler verdi. Modernizmin dualist yapısını ele alan Nurcan Büyük ikili düşünüş temelli bir yapıya sahip olduğunu vurgulayarak madde-mana gibi her şeyi ikili bir düşünüş tarzıyla parçaladığını vurguladı. Bu ikili düşünüş tarzının hayatıda parçaladığını Modern insanın her şeyi içinde yaşadığı an da aldığı hazla ilişkilendirmesine değinerek İslamla karşılaştırma yaparak İslamın dünya-ahiret örneğinde olduğu gibi bütünleyici bir bakış açısı sunduğunu söyledi. Fakat Müslüman akılında Modern akıldan etkilenmeye başladığını söyleyerek geçmişte matematiğiyle fiziğiyle kelamıyla hadisiyle ilgilenen aklın artık sadece matematik sadece fıkıh gibi parçalara ayırmaya gittiği üzerinde durarak konuyu örneklerle açtı.
Nurcan Büyük Modernizmin Hristiyanlık karşıtı bir eylemlilikle aklın kutsallaştırılıp bu dünyada kendi cennetini yaşamasına vurgu yaparak Modern insanın en büyük kutsallarından birinin de beden olduğunu söyleyerek bu konuda erkek ve kadın bedeninin kutsallaştırılmasına örnekler vererek bu durumun Müslüman erkek ve kadın üzerinde etkileri ve endişelere dikkat çekti.
Modernizmin ve sekülerizmin dinle ilişkisi konusunda, dinin insanlar nezdinde önemli bir yerinin bulunduğunu modernizminde bu önemin farkında olduğunu ve ihtiyacı olan din olgusunu ‘dinsel çoğulculuk’ çok dinlilik olarak karşımıza çıkardı dedi. Mevlana yılı gibi etkinliklerin veya siyasilerin “kutlu doğum haftalarında” yaptıkları konuşmalarıda bu bağlamda değerlendiren Nurcan Büyük modernizmin dinble ilişkisi vahiy kaynaklı değil varlık kaynaklı gelenek kaynaklı ve modern maslahata uygun kaynaklardan beslendiğini vurguladı.
Müslümanın eşyayla ilişkisinin nasıl olacağını modern insanla karşılaştırma yaparak açıklayan Büyük ihtiyaç fazlası eşyalardan ziynet eşyaların veya asli ihtiyaçlarımıza kadar her şeyi modernizm değil İslamın düzenlemesi gerektiğini vurgulayarak konuyu tamamladı.