Operatörlüğünü Hüseyin Yıldırım'ın yaptığı panel Tatvan The Crater Otel Ersin Sönmezler konferans salonunda yapıldı.
Panel Enes Ece'nin okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ve mealiyle başladı.
Panelde ilk konuşmacı Metin Demir özetle şunları söyledi:
Aksa tufanı ile 7 ekimde başlayan süreç 45 gündür devam ediyor. Hamas tarafından yapılan operasyona, işgalci İsrail arkasına başta ABD olmak üzere Avrupa ülkelerinin desteğiyle Gazze’de soykırım yapmaya başladı. Dünyanın gözü önünde çoluk çocuk, kadın, yaşlı herkesi vahşice öldüren siyonist İsrail katliamlarına devam ediyor. Dünya tiyatro izler gibi vahşi İsrail’in katliamlarını izliyor.
Öte taraftan Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el kassam tugayları işgale karşı çok ciddi direniş veriyor. Binlerce şehid vermesine rağmen Hamas mücadelesine devam ediyor. Dünya ülkeleri ve liderleri bu vahşet karşısında cılız sesler çıkardılar. Öte taraftan İsrail zulmüne karşı dünyanın bir çok yerinde büyük protestolar oldu. Vicdan sahibi olan herkes bu zulme karşı olmak zorundadır.
Özellikle Siyonizm’in insanlık için büyük bir tehlike olduğunu Aksa tufanıyla bir kez daha dünya gördü.
Diğer açıdan yıllarca her türlü kuşatmaya ve işgale karşı mücadele eden Gazze halkı gönülleri fethetti.
Bizler Allah’a iman eden kullar olarak şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki Allah için yapılan her eylem ve amel değerlidir ve makbuldür.
Yıllarca açık hava hapishanesine çevrilen Gazze’de halk ölüme adete meydan okuyor.
Gösterdikleri teslimiyet ve sabırla tüm müslümanlara direniş ruhu verdiler.
Her gün yüzlerce kardeşimizin katledildiği Gazze’de insanların mücadelesi ve ahlakı bizlere örnek oldu. Gazze bizim için bir mektep oldu. Hepimizin kendi imtihanını verdiği dünyada Filistinli kardeşlerimizin imtihanı çok daha ağırdır.
Rabbine teslim olmuş bir halkın onurlu direnişi hepimize çok güzel dersler veriyor.
Bizler Filistinli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu belirtiyoruz. Onlar için elimizden gelen her şeyi yapmak zorundayız. Dualarımızla, mallarımızla ve canlarımızla bu onurlu direnişe destek vermeliyiz.
Bu hem İslami hem de insani görevimizdir.
Panele konuşmacı olarak katılan Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya konuşmasında özetle şunları söyledi:
7 ekimde başlayan kıyam ve direniş dünyanın en sıcak gündemi oldu.
İşgalci Siyonist İsrail’e karşı yapılan Aksa tufanı ve sonrasındaki direniş İsrail’in maskesini tekrar düşürdü. Tüm dünya İsrail’in vahşi ve korkak yüzünü bir kez daha tanıdı.
Dünyanın her yerinde vicdan sahibi her insan bu zulme karşı sokaklara çıktı. Hamas’ın haklı direnişi dünya halklarının gönlünü fethederken zalimlerin öfkesini artırdı.
Her gün binlerce insanın bombalandığı Gazze’de halk direnişe destek veriyor ve sabır ediyor.
Dünya emperyalizmi soykırıma destek veriyor.
Özellikle ABD ve Avrupa her türlü desteğini İsrail’den esirgemiyor. Söz konusu müslümanlar olunca bu zalimler yek vücut oluyorlar.
İnsan hakları havarisi olan batı Gazze’de yapılan soykırıma üç maymunu oynuyor.
Allah’a hamd olsun Filistinli kardeşlerimizin direnişi bizlere umut oldu.
7 Ekimden sonra Aksa Tufanına karşı yapılan dezenformasyonlar çok oldu.
Özellikle Siyonist işgalci İsrail dünya medyası üzerinden kardeşlerimizin direnişini deforme etmeye çalıştı.
Allah’a hamd olsun yaptıkları yalan ve iftira haberlere dünya halkları itibar etmedi.
Buna karşı hepimiz uyanık olmak zorundayız.
Gazze’deki kardeşlerimizin haklı direnişini her platformda canlı tutmalıyız.
Bu mücadele ruhunu nesillerimize aktarmak zorundayız.
Kendimizi ve nesillerimizi tüm kuşatmalara karşı vahiyle eğitmeli ve diri tutmalıyız.
İmtihan dünyasında bize düşen İslami ve insani duruşumuzu korumalıyız.
Zulme karşı mazlumlardan yana olmalıyız.
Adil şahidler olarak alanlardan sesimizi dünyadaki vicdan sahibi insanlara ulaştırmaya devam etmeliyiz.
Aksa tufanı ve Gazze’deki direniş ruhunu tüm insanlığa doğru anlatmak ve taşımak bizlere düşen bir görevdir.
Program soru ve cevaplarla sona erdi.