"Öncelikle seminere katılım gösterdiğiniz için siz değerli kardeşlerime teşekkür ediyorum. Allah sizden razı olsun ve bizleri hayırlı amellerde yarışan kullarından eylesin. Bizleri seminerimiz de üzerinde duracağımız gibi "ibadetini hayatın merkezine taşıyan kullarından eylesin."
Duasıyla sunumuna başlayan BAŞARAN, Kuran-ı Kerim'de ibadet kavramını işleyen ayetleri okudu ve akabinde "insani bir duygu olarak ibadet" başlığı altında ibadetin dini düşünce tarihinin en eski kavramı olduğunu ve gerek batıl gerekse de hak dinlerde önemli bir yer tuttuğunu belirtti.
Sunumuna daha sonra "ibadet" kavramının kelime anlamını ve Kuran'daki anlamlarını açıklayarak devam eden BAŞARAN, itaat ve kulluk kavramlarına değinerek itaatin bilinçli ya da bilinçsiz olabileceğini ancak kulluğun daha bilinçli bir hal olduğunu ve olması gerekenin de şuurlu bir şekilde Allah'a yönelen bir kulluk olması gerektiğini belirtti.
Daha sonra "Herhangi Bir Eylem Nasıl İbadet Olur" başlığı altında sunumuna devam eden BAŞARAN, İnanç, meşrûiyet, usûl ve niyet bakımından İslam'ın kabul ettiği bir eylemin ibadet kategorisinde olduğunu belirtti ve bu durumu çeşitli ayetlerle açıklamaya çalıştı.
"İbadeti Hayatın Merkezine Almak" başlığı altında sunumuna devam eden BAŞARAN, ibadet kavramının, namaz, oruç, zekat gibi sembol ibadetlerle sınırlı olmadığını ve bu ibadetlerin "Ey Muhammed! De ki; Şüphesiz benim namazım, ibadetlerim, yaşamım ve ölümüm Alemlerin Rabbi olan Allah içindir." (En'am, 6/162) ayetindeki duruma ulaşabilmek için enerji depolanan duraklar olduğunu belirtti.
Sunumunu, Mevdudi'nini "İBADETİ YANLIŞ ANLADILAR" başlıklı makalesini okuyarak bitiren BAŞARAN, seminer sonrası gelen soruları da cevaplamaya çalıştı ve ardından dua ile sunumunu noktaladı.
Haksözhaber/ Adnan YEŞİLDAĞ