Tufan Caymaz'ın sunumunun özeti:
29/Ankebut 45 - (Ey Muhammed!) Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alıkor. Allah'ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı biliyor.
Bu ayet namazın olumlu tarafını ele alıyor. Bir de Maun suresi var.Bildiğimiz gibi burada da olumsuz bir namaz formu karşımızda.Yani namaza kıyan,onu menfaatlerine alet eden...
Maun suresi meali:
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.
1- Gördün mü o dine yalan diyeni?
2- İşte yetimi itip kakan odur!
3- Yoksulu doyurmaya teşvik etmez.
4- Fakat veyl o namaz kılanlara ki,
5- Namazlarında yanılmaktadırlar.
6- Onlar ki, gösteriş yaparlar.
7- Ve yardımlığı sakınır (zekatı vermezler).
Bu sure din gününü/hesap gününü yalanlayan, miskinleri aşağılayan /doyurmayan ve namazı kendi çıkarı için kılan,kendini müstağni olarak gören bir kimlik karşımıza çıkıyor.
Bunu Enfal 35.ayet doğrultusunda ele aldığımızda daha anlaşılır ve nasıl bir kimlikle karşılaştığımızı anlıyoruz.
Kıymetli dostlar müşriklerin sistem, dizayn ve hayat tarzlarını onaylamayan bir namazı emrediyor Rabbimiz. Bu öyle bir namaz ki fahşadan/fuhuştan alıkoyan, mü'mini koruyan bir namaz.
Onların namazı kötülükten alıkoymaz, fahşadan uzaklaştırmaz. Sadece gösteriş, dünyalık elde etmek için kılanlar...
Namazı huşu içinde kılmak. Bunu/huşuyu nasıl anlamalıyız? Mesela Hz.Ali örneği verilir. Malum hikayeyi biliyorsunuz. Burada kendinden geçme yani sufilik devreye giriyor. Ama Allah bizden nasıl bir namaz istiyor? Huşu bu mudur acaba?
Meditasyon, yoga vb. bir tarz/anlayışa getiriliyor namaz. Söylediklerinin idrakinde olmayan bir namaz. Yıllarca bize hep bunu huşu diye anlattılar. Halen toplumun ekseriyeti böyle biliyor. Buna da takva diyoruz. Halbuki Nisa 43.ayet insan bilincine ve idrakine değiniyor.
4/Nisa-43:" Ey iman edenler! Sarhoş iken ne söylediğinizi bilinceye kadar, bir de -yolcu olmanız durumu müstesna- cünüp iken yıkanıncaya kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hasta olur veya yolculukta bulunursanız, veyahut biriniz abdest bozmaktan gelince ya da eşlerinizle cinsel ilişkide bulunup, su da bulamazsanız o zaman temiz bir toprağa yönelip, (niyet ederek onunla) yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin. Şüphesiz Allah, çok affedicidir, çok bağışlayıcıdır."
Kur'an'da müminler namazlarını korurlar üç yerde geçmektedir.Onlar namazlarını emredilmiş/dosdoğru kılarlar.Namaz kılmak zaten muttakilerin özelliğidir.
Sorumluluğunun bilincini idrak etmiş kimliğe muttaki denir. Yani mü"minlerdir onlar.
Kur'an-ı Kerim'in bağlantılı bütün ayetlerinde namazlarına dikkat edenlerin muttaki olduğunu görüyoruz. Korunan anlamındaki takva ehli kimseler zırhlı korunan değil tabiki. Onlar da hata yapabilir. İmtihan dediğimiz şeyde hata/yanlış yapılabilir. Mesele burada şeytan gibi olmak değil, Adem gibi dik durabilmektir.
Namaz ihya ve inşa eder. Namaz bireysel ve toplumsal ıslahı önceler.
Kıymetli kardeşler, namaz ve infak hep birlikte ele alınmıştır. Burada toplumsal bir eyleme şahit oluyoruz.
Namazın bir tevhid eylemi olduğunu Hz.Şuayb'ın (a.s.) hayatında birebir görüyoruz.
Peygamberlerin ve mü'minlerin hayatında bir motivasyondur namaz. Onlar namazla hayatı bir bütün yapmışlardır.
2013'te Mısır'da darbe olunca Ihvan-ı Müslimin'in o eşsiz sivil kıyamına şahit olduk. Binlerce kardeşimiz namazdayken şehit edildi.
İşte Şuayb'ın (a.s) namazının örneğini Mısır'da, Filistin'de vb. coğrafyalarimizda gördük/görüyoruz. Mesela Şeyh Ahmet Yasin bir sabah namazında tekerlekli sandalyesinde şehit edildi. İşte kafirlar, tağutlar muttakilerin namazından böyle korkuyorlar.
Dostlar, bizim namazımız Nisa 43.ayetteki gibi değildir/olmamalıdır da.
Mü'min Allah'ın ayetlerini anlayarak üzerinde düşünerek namaz kılmalıdır. Namazın her bir rüknü kişiyi ihya ve inşa etmelidir. Namazın her safhasında bir tevhid eylemi vardır. Mümin de bunu böyle bilerek kılar. Çünkü yeryüzünde kıyam, rükü ve secde sadece ve sadece Allah'a yapılır/yapılmalıdır.
İşte namaz bize bu bilinci veriyor.
Namaz, Allah'ı birleme/tevhid bilincini/formunu mü'minin aklına ve beynine zerk eder.
Meryem 59.ayet namazı zayi ettiler. Yani içini boşalttılar. Allah'tan başka birine ibadet ettiler. Eda edeceğin namaz zayi edilmiş alandan ikame edilmiş, ihya ve inşa edilmiş bir alana yöneliş.
Zayi etmek ile terk etmek aynı şeyler değildir. İçi boşaltılmış namaz zayi edilmiştir.
Namaz, müslümanları bir hedefe, amaca odaklandırır. Cem olmak, cemaatle namaz kılmak bir araya gelmekten ziyade aynı hedefte, gayede bir araya gelmek/ buluşmaktır.
Kısacası namaz tevhidi bir bilinçle hayatı ikame etmektir.