Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin yeni çevre yoluna “Şeyh Said Bulvarı” ismini vermesinden sonra başlayan tartışmalar Türkiye’nin kronik sorunlarını gün yüzüne çıkarttı.
Hiçbir meseleyi sağlıklı bir şekilde konuşamayacağınız laik, milliyetçi ve ırkçı çevreler Şeyh Said hakkında üretilen dezenformasyonları çoğaltarak algı oluşturma derdine düştüler. Şehide yönelik sayısız hakaretle birlikte yapılan bu algı operasyonu zikredilen çevrelerin cehaletinden güç alıyor.
Bunlardan birisi de İstanbul Üniversitesi çevresinde tarihi yapılardan birisine Şeyh Said hakkında “PKK” ithamında bulunan TGB’ydi. Şeyh Said için “PKK’nın atası” iftirasını dile getiren TGB’ye cevap Özgür-Der Üniversitesi Gençliği’nden geldi.
29 Haziran 1925'te Şark İstiklal Mahkemeleri tarafından doğru düzgün bir yargılama dahi yapılmadan idam edilen Şeyh Said’i bugün PKK vb. zulüm odaklarıyla ilişkilendirme çabası ahlaksızlıktan başka bir şey değildir.
Şeyh Said rejime karşı İslam düşmanı politikaları sebebiyle kıyam etmişti. İslam düşmanlığı söz konusu olduğunda PKK ile Kemalist rejim arasında hiçbir fark kalmamaktadır. PKK’nın Kürt halkı üzerindeki tasallutu Kürtleri İslam’dan uzaklaştırma projesinden başka bir şey değildir. Vaziyet böyleyken PKK ile Şeyh Said arasında kurulmaya çalışılan ilişki saçmalıktan ibarettir!
Özgür-Der Üniversite Gençliği bu sebeple Beyazıt’tan Şeyh Said’i ve onun mücadelesini Şeyh Said’in şehadetinden hemen önce tarihe geçen şu sözleriyle selamladı:
"Benim bu değersiz dallarda asılmama pervam yoktur. Muhakkak ki mücadelem Allah ve dini içindir!”