Seminerde kısaca şu konulara değinildi:
"Kul hakkı evrensel bir haktır. İnsanın sosyal yönünü vurgular. Bir anlamda toplumsal yaşamın kuralıdır. Neredeyse hayatımızın her alanında dikkat edilmesi gereken toplumsal ödevlerden biridir. Bunu kategorik olarak bir zamana ve mekana hasredemeyiz. Çünkü dün de kul hakkı vardı, bugün de var, yarın da olacak. Toplumsal değişimin ürettiği yeni ilişki biçimleri ya da hayatımıza giren araç gereçlerin kullanımıyla ilgili bir takım yeni durumlarla karşılaşınca sosyal davranışa dair hassasiyetlerimizin tekrardan gözden geçirilmesi zorunludur. Bizim mefkuremiz insanin ölçülü bir yaşam pratiği içerisinde olmayı önerir. Medeni olmak sadece maddi gelişimi ifade etmez. Bilakis insan davranışlarının toplumsal düzene uygunluğu ve ölçülülüğü üzerine kuruludur. İslam şahsiyet inşa ederken şehirleri de inşa eder, kültür de inşa eder , devleti de inşa eder. Bütün bunlar ince bir çizgiye dayanır. O çizgi de insan hakkıdır. İslam bencillikten arınmış bir kültür inşa eder. Bu kültürde digergamlik , merhamet, incelik, nezaket, hoşgörü ve estetikle bezenmiş davranış biçimleri öne çıkar. Kabalık , yobazlik , bencillik yoktur. Eminlik, dürüstlük, ahlaklılık , adillik vardır. Yeni zamanlarda ve yeni mimari formlarla apartman kültürü, site kültürü gibi yerleşim biçimleri ortaya çıktı. Bu mimari formlar buralarda sergileyecegimiz davranışları da belirliyor. Kul hakkı ihlali buradaki özensizligimizden ötürü ortaya çıkabilir. Örneğin gürültü, asansörün meşgul edilmesi, balkondan çöp atılması, bina demirbaşlarinin kötü kullanımı, otoparkın keyfince kullanımı vs... Trafik dediğimiz alan da kul hakkının çoğunlukla ihlal edildiği bir mecradir. İş alanlarında kul hakkının çoğunlukla ihlal edildiğine şahit oluruz. Emek sömürüsü burada söz konusudur. Eğitim alanları da yine kul hakkının ihlaline sebebiyet verebilecek bir alandır. Egitimcinin işinin hakkını vermemesi öğrencilerin sağlıklı bir eğitim almasına engel olacağı için kul hakkı ihlali ortaya çıkar. Sağlık alanı aynı şekildedir. Doktorların işini doğru dürüst yapmaması insan hayatını tehlikeye atacağı için kul hakkı ihlali ortaya çıkar. Kamu maliyesi iyi yönetilmedigi vakit oradan ortaya çıkan suiistimaller kul hakkına neden olur. Siyaset alanında da aynı şekilde kul hakkı ihlali yapılabilir. Son dönemdeki hukuk ihlalleri bir çok mağduriyet ortaya çıkarmıştır. Mülakat gibi garabetler de bir çok insanın hakkının ihlal edilmesini neden olmuştur. Görsel ve yazılı medya günümüzde kul hakkının hiçe sayıldığı alanlardır. Özellikle sosyal medya denilen mecra tam bir iftira, dedikodu ve manipülasyon alanıdır. Buralarda çok rahatlıkla itibar suikastleri tedavüle sokulmakta ve yalanlarla insan hakkı ihlali yapılmaktadır. Ayrıca siber suçlar dediğimiz mahrem bilgilerin ve banka hesaplarına ulaşma gibi şeyler de hırsızlık ve kul hakkı ihlali kapsamına girer....Bütün bu değerlendirmeler neticesinde kul hakkı dediğimiz şeye daha fazla dikkat etmemiz gerektiğini unutmamak lazım zira müslümanların bu hususta daha hassas davranması hem bireysel hem de toplumsal bir zorunluluktur."
Seminer soru- cevap faslının ardından sona erdi.