Okur sunumunda 3 ayrı Meryem algısının olduğunu 1. Hıristiyanların anlattığı Hz. Meryem, 2. Geleneksel anlamda anlatılan Hz. İsa'nın annesi Meryem, 3. Kuran'ın bizlere anlattığı Hz. Meryem.
Hıristiyanların anlattığı ve anladığı Meryem tasavvuru kilesi duvarlarını süsleyen anne Meryem'dir. Hıristiyanların gözünde İsa'dan sonra ikinci şahsiyet olmuştur. Sanatında, edebiyatında ve kültüründe en önemli simalardan biri haline gelmiştir. Adına tarikatlar, manastırlar, teşkilatlar ve ziyaret yerleri oluşturmuşlardır. Hayatını örnek alan kendini ömür boyu adayan bakire yemini eden ve manastıra kapatan rahibe kişilikler meydana gelmiştir. Doğan her çocuğun günahkâr doğduğunu, kilisede rahipler tarafından günahlarından arındırılan bir Hz. Meryem algısı vardır.
Geleneksel anlamda anlatılan Hz. İsa'nın annesi Meryem: Bu algıda Hıristiyanlıktaki Meryem algısından çok farklı değildir. İkisinde de mitolojik ve hayattan kopuk bir Meryem algısı vardır. Bu algıdaki Hz. Meryem örnekliği Kuran'i ve İslami argümanlardan kopuk, örnek alınmaktan çok yüceltilmiş ve mitolojik bir hale büründürülmüştür.
Kuran'ın anlattığı Hz. Meryem: "Allah birde iffetini sapa sağlam koruyan ve bizimde kendisine ruhumuzdan üflediğimiz rabbinin kelimelerini ve kitaplarını doğrulayan, İmran kızı Meryem'i de inananlara örnek gösterdi." Tahrim -12
Meryem iffetli kadın demektir. Erkeklerden sakınan iffetli anlamına gelmektedir. Hz. Meryem, Müslüman kadın için bir iffet abidesidir ve adanmışlığın bir sembolüdür. Kuran'da ismiyle zikredilip, övgüyle bahsedilen başka bir kadın yoktur. Daha küçük yaşlarda yetim kalan Hz. Meryem peygamber ocağında büyümüştür. Zekeriya peygamber ona kol kanat gererek himayesi altına almış ve bu sayede bir peygamber ahlakıyla yetiştirilmiştir. "Rabbi onu güzel bir bitki gibi yetiştirdi. Zekeriya'yı ondan sorumlu kıldı. Zekeriya onun odasına ne zaman girerse anında rızık bulur. Ey Meryem! Bu sana nerden geliyor, diye sorardı. Meryem bu Allah katındandır. Çünkü Allah dilediğine hesapsız rızık verir, dedi." Ali İmran- 47
Hz. Meryem'in gebe kalma sırasında Cebrail'in ona insan suretinde gözükmesi ve bundan dolayı ondan kendini sakınmaya çalışması, Allah'ın bir emri üzerine geldiğini öğrendikten sonra, toplumunun karşı çıkacağı bir davranışa rağmen adanmışlık bilincinin verdiği bir kararlılık ile durumu kabullenmesi sadakatinin bir göstergesidir. Kavminden gelen tepkilere rağmen Hz. Meryem'in bu durum karşısında göstermiş olduğu sabır ve sorumluluğunun bilincinde bir tavır sergilemesi adanmışlığının göstergesidir.
Hz. Meryem ve annesi erkek egemen toplumunda kadınında var olduğunu hem kendi dönemine hem de bugünkü zamana taşımıştır. Hz. Meryem sadece kadınlara değil sergilemiş olduğu tavır ile tüm insanlığa güzel bir örnek kılınmak üzere Allah'ın özel itinasıyla yetiştirilmiş bir örnek kuldur. Sergilediği hareketleri ve davranışlarıyla bu örnekliğin aynısını yaşamına geçirmiştir.