Rıdvan Kaya, konuşmasında özetle şunları vurguladı:
-Ahlaklı toplum oluşturmanın yolu, ahlaklı olmaktan geçer.
-İyiyi ve kötüyü vahiy belirler.
-Affedicilik zordur, Rabbin rızasını kazanmak için bunu yapmalıyız.
-Araç olarak kullandıklarımız amaca dönüşürse, değerlerimize sahip çıkamayız.
-Hayatımıza, inandığımız kitap yön vermeli.
-Koşabilenin durma, hatta ağır yürüme hakkı ve lüksü yoktur. Direngenlik devamlı olmalı.
-En temelde hayatımızı yönlendiren şeyin ne olduğuna bakmalıyız… Bizim kim olduğumuzu belirleyen asıl şey, Rabbimize olan kulluğumuzu yerine getirip getirmediğimizdir. Yoksa meslek, cinsiyet, etnik kimlik; bunlar hep ikincil hatta üçüncül plandadır.
-İslam'ı ve İslam'a göre yaşamayı temel amaç olmaktan çıkarıp, siyaseti ya da çıkarları mutlaklaştırırsanız; Fethullah Gülen hareketi, IŞİD, Hizbullah gibi haktan sapmış durumlara savrulursunuz. Kendinizi öncelersiniz, mezhep ve hilafet adına katliam yaparsınız, halkını öldüren Esed gibi canileri savunur konuma düşersiniz.
-Bazı şeyleri ahirete bırakmayı becerebilmeliyiz. Her iyiyi ve güzeli dünyada kazanmak zorunda değiliz.
-Sahabe, kendini uyarana teşekkür eder, bu durum için de Allah'a hamd ederdi.
-Unutmayalım ki; eleştiri aşı gibidir. Aşı olmazsanız, beden çok çabuk yıkıma uğrar.