Ali Soylu, 1970'lerdeki lise ve üniversite yıllarında Nurcu ve milliyetçi çevrelerle tanışma süreçlerini; Akıncılar ve MTTB ile olan dirsek temaslarını dinleyicilerle paylaştı.
12 Eylül sonrası Mamak'ta görülen işkencelerin, zorla yaptırılan "Nutuk" ve Askerin El Kitabı dersleri gibi uygulamaların, söylemlerinde bol miktarda İslami izler bulunan ülkücü/milliyetçi hareketin ülkenin asıl sahibi olmadığını kendisinin de anlamasında büyük önem taşıdığını ifade etti. Buna rağmen vatanın seküler bir kavram olduğunun ya da 12 Eylül döneminde milliyetçilere de yapılan işkencelerin, verilen idamların asıl sorumlularının Kemalist sistem ya da elebaşları olduğu gerçeğinin de halen ülkücü camia tarafından bile dillendirilmemesinin sebebinin de devlete/sisteme/nizama yönelik bakış açısı olduğu kaydetti Soylu.
Soylu, milliyetçi değilseniz soyunuzun sopunuzun belli olmadığı algısının neredeyse kanıksandığını; bozkurt tişörtü giyen ile Mustafa Kemal imzalı tişört giyenin milliyetçilik anlayışı ve algısı arasında pek fark kalmadığını söyledi.
İslami ve milliyetçi kesimde sık sık dile getirilen "Batı dünyası çürümüş durumda, yeniden bir doğuş için bizi bekliyorlar" gibi söylemlerin hamaset kaynaklı ve gerçeği yansıtmayan durumlar olduğunu belirten Soylu, AK Parti iktidarının on yedinci yılında dönüp dolaşılıp gelinen yerin yine Atatürk milliyetçiliği olmasının üzücülüğünden yakındı.
Toplumun, neslin, gençliğin giderek dindarlaştığının Kemalist milliyetçi kesim tarafından sürekli işlenen bir konu olmasına rağmen aslında şehir efsanesi olduğunu da Soylu, şu dokuz madde ile özetledi:
1. Dindarlaşma artıyor deniliyor ama camilerin nüfusa oranından satışı yapılan İslami kitaplara kadar pek çok alanda düşüş var
2. Evlilik dışı ilişkiler ve boşanmalar artıyor, doğan çocuk yüzdesi düşüyor
3. Eşcinsellere karşı toplum daha hoşgörülü hale geliyor
4. Halkta doğaüstü görülen konularda çözüm olarak inançların etkisinden yararlanmada azalma var
5. İslami görünürlğe sahip kıyafetler hem kadınlar hem de erkekler için daha az tercih edilir durumda
6. İslam'ın toplumsal prestijinde artış değil azalma var
7. Tartışma kültüründe İslam'ın çıkış noktası olarak alınmasının oranı azalıyor
8. İslam'ın medya dilindeki hakimiyeti ve görünürlüğü de azalıyor
9. Alevilik de Sünnilik de daha baskın bir hale gelmekten ziyade, en azından ikincil konuma düşüyor
Soru-cevap bölümünün ardından yapılan katkılarla program sona erdi.