Özgür-Der İzmir şubesi tarafından organize edilen eyleme; İmam Hatip Mezunları Derneği, İnsan-Der, Anadolu Gençlik Derneği, Özgün-Der, Çağrı-Der, Hayat-Der Mazlum-Der, Sıla Vakfı ve bir grup Akhisarlı Müslüman destek verdi.
Yoğun bir katılımın gözlendiği eylemde Gazze şehitleri için gıyabi cenaze namazı kılındı ve dua edildi.
Eylemde konuşma yapan Kemal Songür; Siyonist İsrail'in, ataları firavundan devraldığı zihniyetle halkları birbirine düşürdüğü, yeryüzünü fesada boğarak, bebekleri bile katlettiğini ifade etti.
Songür:" Filistin tarihi, direnişin tarihidir. Nebilerin ve Allah dostlarının vatanı Kudüs'ün, ilk kıblemizin, İsra yurdu Mescid-i Aksa'nın onurunu korumanın adıdır. İşgale, zulme, sömürüye karşı yükseltilen her direniş meşru ve haklıdır. Bizler bugün yüreklerimizi Filistin halkının yüreklerine ekliyor, onların haklı temsilcisi HAMAS' a selam ve dualarımızı gönderiyoruz."şeklinde konuştu.
Özgür-Der yönetim kurulu üyesi Hamza Akdeniz ve İbrahim Gülter in okuduğu anlamlı şiirler, topluluğun Siyonizm'e ve katliamlarına öfkesini yansıttı.
"Hamas a selam direnişe devam", "Hepimiz Gazzeli Hepimiz Filistinliyiz", "Kahrolsun İsrail"," Yaşasın Küresel İntifada", "Filistin'e Kudüs'e Direnişe Bin Selam"," Filistin halkı yalnız değildir"," Kuşatma kaldırılsın, abluka dağıtılsın", "İsrail'le Anlaşma İslam'a İhanettir", "Siyonizm yenilecek İslami direniş kazanacak." sloganları eşliğinde tekbirler getirildi.
Eylemde Gazze'de ve tüm dünyada zulme karşı direnen mücahitler ve şehitler için dua edildi.
Haksöz-Haber
Basın açıklamasının tam metni
Gazze de son 40 yılın en büyük katliamı yaşanıyor. Hergün insanlık dışı cinayetlere bir yenisi daha ekleniyor.
Hamas'ın zaferi ile sonuçlanan seçimlerden sonra Siyonist İsrail tüm öfkesini sivil halka yöneltti. İstediği an hava bombardımanı ile Filistin'e giriyor, kendi ülkesinde mültecileştirdiği insanları kaldığı kamplarda yerle bir ediyor, beşiklerinde uyuyan bebekleri katlediyor, utanç duvarı ile koca bir ülkeyi hapishaneye çevirip, en verimli topraklarını kendi bölgesine katıyor. Enerji akışına bile izin verilmediği için ambulanslar çalışmıyor, fırınlar ekmek üretmiyor, hastaneler hizmet veremiyor, hastalar hatta kuvözdeki bebekler bile tüm dünyanın gözü önünde can veriyor.
Tüm bunlar devam ederken Annapolis ve Paris konferansları gibi sözde barış görüşmeleri ile de işgali uluslar arası boyutta meşru göstermeye uğraşıyor.
Siyonist İsrail, ikiyüzlü tutumunu Annapolis görüşmelerinden hemen sonra Doğu Kudüs'te 300 yeni yerleşim birimi inşa etme kararı alarak göstermiştir. Sözde barış adına yapılan görüşmelerin yansıması mazlum Filistin halkına ambargo ve katliam olarak geri dönmektedir
Biz Filistin halkının toprağı ve kanı üzerinden siyaset yapan ABD ve işbirlikçilerinin, Arap diktatörlerinin, işgalci Siyonist ile masaya oturanların, ayaklarının altına kırmızı halı serip, Parlamentolarında ayakta alkışlayanların yanında olmadığımızı göstermek için buradayız.
Biz Müslümanlar, Siyonist zihniyet ve emperyal güçlerle asla stratejik ortak olmadık ve olmayacağız. Zalimlerle ortaklık yapanlar onların döktüğü masum kanların da ortağıdır. Bu nedenle İsrail ile her türlü askeri, siyasi, ekonomik işbirliğine bir an önce son verilmelidir.
Konya semaları bebek katillerine eğitim sahası olarak kullandırılmamalıdır.
Filistin tarihi, direnişin tarihidir. Nebilerin ve Allah dostlarının vatanı Kudüs'ün, ilk kıblemizin, İsra yurdu Mescid-i Aksa'nın onurunu korumanın adıdır.
İşgale, zulme, sömürüye karşı yükseltilen her direniş meşru ve haklıdır. Bizler bugün yüreklerimizi Filistin halkının yüreklerine ekliyor, onların haklı temsilcisi HAMAS' a selam ve dualarımızı gönderiyoruz.
YAŞASIN FİLİSTİN DİRENİŞİMİZ
HER YER GAZZE HEPİMİZ FİLİSTİNLİYİZ