Reyhan Gürtuna...

Medya Türkiye’de giderek derinleşen başörtüsü yasağını görmezden gelmeye ve bu akıl almaz zulüm uygulamasına çarpık bakmaya kararlı.

Medya Türkiye'de giderek derinleşen başörtüsü yasağını görmezden gelmeye ve bu akıl almaz zulüm uygulamasına çarpık bakmaya kararlı. Bu amaçla gerçekleri ters yüz etmekten kaçınmayanlar bir yandan da konuyu magazin malzemesi haline getirerek çirkinliği, hukuksuzluğu, faşizan tutumu örtme derdinde. Bugünlerde Reyhan Gürtuna üzerinden gündemleştirilen "başörtüsü" haberlerinde de aynı pespayeliği görmekteyiz.

Önce şapkasıyla ve şimdi de fönlü saçlarıyla medyada kendisine yer bulan Reyhan Gürtuna üzerinden birileri başörtüsünü tahfif etmeye çalışıyor. Bu haberlerde "Reyhan Gürtuna kimdir? Bugüne kadar hangi yetenekleri, çalışmaları, fikirleri ile toplum önünde olmuştur?" sorularının cevabı yok. Medyanın başörtülü genç kızlara ve bayanlara model oluşturma çabalarının odağında yer almasının kendine şu aşamada ne kazandırdığı da bilinmiyor. Bilinen tek şey, büyük ihtiraslarla giriştiği siyasi macerasını ağır hezimetlerle kapatan bir siyaset eskisinin gündemde kalma çabalarına malzeme teşkil etmesi o kadar. Elbette başörtüsünün bu kadar ağır baskılara, saldırılara, linç girişimlerine uğradığı bir vasatta başörtüsü onurunu taşıyabilecek bir yüreklilik ve şahsiyete sahip olmayan politikacı eskilerine medya maymunu rolü tevdi edilmesi çok garip değil. Garip olan kamuoyu önüne bunca süre belli bir kimlikle çıkmış insanların bu kadar basit ve ucuz hesaplarla kimliklerini, kişiliklerini ayaklar altına alması. Ve daha acısı da bu tarz "operasyonlarda" rol alarak milyonlarca insanı rencide etmekten çekinmemeleri.

Reyhan Gürtuna'ya ve eşine acil şifalar diliyoruz. Muhtemelen ailecek yaşadıkları "politik depresyon" neticesinde içine girdikleri bu acınılası durumdan çıkabilmeleri kolay olmayacaktır. Öte yandan medyaya da Sayın Ali Müfit Gürtuna'nın ileride yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri için aday gösterilmesi için bir kampanya başlatmalarını öneriyoruz. Böylece hem Çankaya'ya "türbansız eş" takıntılarını karşılayacak ölçüde bir isim bulmuş; hem de topluma model olarak sunmaya çalıştıkları başörtüsüzlüğün halk arasında ne kadar itibar ve destek gördüğünü böylece test etmiş olurlar!

Özgür-Der Genel Merkezi

Basın Açıklamaları Haberleri

Ey Sisi, Gazze halkının açlık ve susuzluktan ölümünü daha ne kadar seyredeceksin?
Türkiye ve Suriyeli STK'lardan Suriyelilere yönelik saldırılara karşı ortak basın açıklaması
Özgür-Der: Kemalist öğütüm sistemini tartışmadan atılacak hiçbir adım yeni olmayacaktır!
Soykırımcı Çin BM’nin kararına uy, Uygurları serbest bırak
Yurtdışı Filistinliler Halk Kongresi’nden ‘Gazze’deki Soykırımı Durdurun!’ çağrısı