Bilindiği üzere Vakit Gazetesi'nin 20 Kasım 2008 günkü nüshasında Genelkurmay 2. Başkanı Org. Hasan Iğsız'ın aile efradıyla birlikte Kobra tipi askeri bir helikopterle Artvin Karagöl'de gezintiye çıktığına ilişkin görüntüler yayınlanmıştı. Halka izahının yapılmasını isteyen Vakit'e Genelkurmay İletişim Daire Başkanlığı tarafından "Bize, amacı belli olan yayın organlarının yayınlarına dayalı soru sormayın!" şeklinde cevap gelmesi hakkında bir açıklama yapan Özgür-Der, Genelkurmay'ın yaftalamaktan vazgeçip usulsüzlük iddialarına açıklık getirilmesini istedi. Genelkurmay'ın cevap veremediği iddialara ilişkin medyanın tavrına da değinen Özgür-Der, halkın hakkını savunma iddiasındaki diğer basın yayın organlarının konuyu görmezden gelmesini eleştirdi.
Özgür-Der Genel Merkezi'nden yapılan açıklamanın tam metni:
GENELKURMAY YAFTALAMAKTAN VAZGEÇMELİ;
USULSÜZLÜK İDDİALARINA AÇIKLIK GETİRMELİDİR!
22 Kasım 2008
Vakit Gazetesi'nin gündeme getirdiği "askeri helikopterle piknik" haberine ilişkin olarak Genelkurmay'ın ortaya koyduğu tavır Türkiye'de askeri bürokrasinin halka değer vermeyen, kamuoyunu takmayan, hukuk dışı icraatlarının hesabını vermeye yanaşmayan tutumunun somut bir göstergesi olmuştur.
Bilindiği üzere Vakit Gazetesi'nin 20 Kasım 2008 günkü nüshasında Genelkurmay 2. Başkanı Org. Hasan Iğsız'ın aile efradıyla birlikte Kobra tipi askeri bir helikopterle Artvin Karagöl'de gezintiye çıktığına ilişkin görüntüler yayınlanmıştı. Vakit söz konusu haberinde Genelkurmay'a çağrıda bulunmuş ve daha önce Aktütün karakol baskını ile ilgili düzenlediği basın toplantısında ödenek yokluğundan şikayet etmesiyle gündeme gelen Hasan Iğsız'ın kamuya ait çok masraflı bir araçla bu şekilde seyahat etmesinin halka izahının yapılması gerektiğini açıklamıştı.
Benzeri pek çok konuda olduğu üzere Genelkurmay yine soruları cevapsız bırakmayı tercih etti ve konuyla ilgili hiçbir açıklama yapmadı. Üstelik de bununla kalmayıp iddiaları gündeme taşıyan Vakit'i karalamaya kalktı. Genelkurmay İletişim Daire Başkanı Tuğgeneral Metin Gürak dün düzenlenen basın toplantısında konuyu gündeme getiren Olay TV muhabirini paylamayı tercih etti.
Tuğgeneral Gürak, Vakit Gazetesi'ni kast ederek "Bize, amacı belli olan yayın organlarının yayınlarına dayalı soru sormayın!" buyuruyor. Şüphesiz, tuğgeneralin bu cevabı kamuoyunu bilgilendirme sorumluluğunun, iddialara açıklık getirme görevinin ihlalidir. Bu bir cevap değil, gerçekleri örtme tavrıdır. Üstelik de örtme ile yetinilmeyip konunun saptırılması çabasına da yeltenilmiştir. Hâlbuki ortada fotoğraflarla ispatlanmış bir iddia vardır. Genelkurmay 2. Başkanı olmak kimseye kamu malını keyfince kullanma hakkı vermez. Aynı şekilde Genelkurmay İletişim Daire Başkanı sıfatı taşımak da kimseye yargısız infazda bulunma hakkı vermez.
Vakit Gazetesi kamunun hakkını korumaya ve kamu kaynaklarını istismara yeltenenleri teşhir etmeye yönelik haklı ve takdir edilmesi gereken bir yayıncılık yapmıştır. Bundan dolayı "amacı belli yayın organları" gibi muğlak, müphem bir sıfatla karalanmaya kalkışılması sadece karalayanları karaltır; iddiaları ortadan kaldırmaz, bilakis cevap beklenen isim ve kurumları daha fazla töhmet altında bırakır.
Öte yandan Vakit'in gündeme getirdiği ve Genelkurmay'ın cevap veremediği iddialara ilişkin medyanın tavrı da çok dikkat çekicidir. "Vatani hizmet"lerini bir türlü tamamlayıp, terhis olmayı başaramamış militarist kafalı malum medya organlarını bir kenara bırakıyoruz ama halkın hakkını savunma iddiasındaki diğer basın yayın organlarının konuyu görmezden gelmesinin mantığı nedir? Vakit'in haberinin bazı internet siteleri dışında gündemleşmemesinin ve genel olarak medya organlarınca görmezden gelinmiş olmasının da hiçbir şekilde izah edilebilir bir yanının olmadığının altını çiziyoruz.
Özgür-Der