Başörtülü öğrencilerin AÖF'e kayıtlarının engellenmesinin Türkiye'de bürokratik oligarşinin hukuk tanımazlıktaki ısrarını gösterdiğini belirten Özgür-Der Genel Sekreteri Musa Üzer, AÖF'te yaşanan zorbalığa ve saçmalığa bir an önce son verilmesini ve başörtülü öğrencilerin yeni mağduriyetler yaşamasına engel olunması gerektiğini söyledi.
Özgür-Der Genel Merkezi'nden yapılan açıklama:
Açık Öğretim Fakültesindeki Hukuksuzluğa YÖK Seyirci Kalmamalıdır!
24 Kasım 2010
YÖK'ün ÖSYM'nin düzenlediği sınavlara ve üniversitelere başörtülü öğrencilerin girmelerini engelleyen yasağı kaldırmasına rağmen başörtülü öğrencilerin Açık Öğretim Fakültesi'ne kayıtlarının engellenmesi Türkiye'de bürokratik oligarşinin hukuk tanımazlıktaki ısrarını göstermektedir. AÖF büroları önünde saatlerce sıra bekleyen başörtülü öğrenciler, buradaki yetkililerin "YÖK'ten kendilerine bir yazı gelmediği" şeklinde şablonik ve gayrı insani cevaplarıyla kayıt yaptıramadan geri dönmek durumunda kalıyorlar.
Yükseköğretimde başörtüsü yasağının siyasette, medyada hatta askeriyedeki sıkı takipçilerinin dahi bugün yasağı savunamadığı bir vasatta kimi işgüzar memurların yasakta ısrar etmesi Türkiye'de hak ve özgürlükler alanındaki olumlu gelişmelerin hızını göstermesi açısından ibretliktir. İnsanı, hak ve özgürlükleri hiçe sayan bürokratik zihniyetin tipik bir yansıması olan bu uygulamalar karşısında sorumluluk makamındaki kurumlar sessiz kalmamalıdırlar. Sadece yasakları ortadan kaldıran genelgeler, yönetmelikler yetmez. Yasakçı bürokratik zihniyetin tasfiyesi de gereklidir. Bürokratik Cumhuriyet'in hak ve özgürlükleri hiçe sayan, insanları canlarından bezdiren uygulamalarının kazandırdığı alışkanlıkla kimi zaman en alt derecedeki memurlar dahi Türkiye'de kendilerini dev aynasında görebilmekte. Yaptığı ya da yerine getirdiği şeyin mantıklı olup olmadığına bakmadan kurulmuş bir robot gibi tasarrufta bulunmalarının kendilerini ne kadar komik ve de acınacak durumlara düşürdükleri ise sanki hiç umurlarında değil.
Açık Öğretim Fakültesi kayıtlarında icra edilen yasakçılık bu hastalıklı ruh halinin tipik bir tezahürünü oluşturuyor. Başörtüsü yasağı her yerde sona ererken, uzaktan eğitim veren AÖF kayıtlarında bu zulmün devam etmesi birilerinin hala mevzi mantığıyla yasakçılık savunması yapmaya çalıştıklarını mı göstermektedir? Bilinmeli ki, bugüne kadar icra edilen saçmalık ve zorbalıklardan ötürü özür dilemeleri gerekenlerin, yok başı açık resim şartmış, yok yazı gelmemiş türünden bahanelerle hala bu alçakça uygulamaya devam etmeleri asla kabul edilemez.
Üniversitelerde ve ÖSYM'nin yaptığı sınavlarda başörtüsü yasağını kaldırarak büyük bir ayıba son veren YÖK, AÖF'te yaşanan saçmalığa da son vermek için harekete geçmelidir. Başörtüsü sorununu ortadan kaldırdıklarını söyleyen YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan açıklamalarıyla çelişen görüntülere seyirci kalmamalıdır. AÖF'te yaşanan zorbalığa ve saçmalığa bir an önce son verilerek başörtülü öğrencilerin yeni mağduriyetler yaşamasına engel olunmalıdır.
ÖZGÜR-DER