Siyonist çete dünya devletlerinin sessizliğinden güç alarak Gazze'deki vahşetini sürdürüyor. Dünya halkları ise Gazze halkı dayanışmayı ilk günkü gibi devam ettiriyor.
Gazze direnişi şeref ve ahlak kavramlarına yeniden anlam kazandırırken direnişin yanında saf tutmak insani bir sorumluluk olarak herkesin önünde duruyor. Gazze Dayanışma Platformu'nun çağrısıyla Levent Barbaros Hayrettin Paşa Camiinde öğle namazına müteakip Gazze halkı ve şehitler için dua edildi.
Muhammed Emin Bektaş'ın Kur'an-ı Kerim tilaveti ardından Necmettin Irmak direnişin ilk günkü gibi devam ettiğini ve iman edenlerin elbet zafere ulaşacağını ifade etti.
Allah vaadinden caymaz. Peygamberlerine vaat ettiklerini onların yolunda gidenlere de nasip edecektir. Gazze'de direnen kardeşlerimizin çoktan zafere ulaştığını düşünüyoruz. Direnenler ve sabredenler uzun soluklu mücadelenin kazananları olacaktır. Esas olan ortada bir zulüm varken tavır ve duruş sahibi olmaktır. Bizler de bu sebeple aylardır Gazze için eylemler ve yürüyüşler düzenliyoruz. Bu yürüyüşlerin mantığı direnişin sesi olmak için elimizden gelen her şeyi yapabilmektir. Ancak tabi ki sorumluluğumuz bununla da bitmez.
Adem Özköse, Gazze halkının tüm insanlığa örnek olacak bir duruş sergilediğini geride kalan herkesin ise İslami, insani ve vicdani hasletlere göre hareket etmesi gerektiğini vurguladı.
Aylardır Gazze'de kardeşlerimiz katlediliyor. Ramazan ayında hastaneler vuruluyor, kardeşlerimiz oruçlarını dahi açamadan katlediliyor. Bugün bizim elimizden gelen her şeyi yapmamız gereken gündür. Geçmişte tek bir Müslümanın canı ve malı için karşısına bütün dünyayı alan İslam ümmeti bugün de kardeşleri için bunu yapmalıdır. Müslümanların yöneticileri ise bu noktada en büyük sorumluluk sahibi olanlardır. Hepimiz Allah'a vereceğimiz hesabı düşünerek hareket etmeliyiz.
Gazzeli kardeşlerimiz nasıl bir imtihan veriyorsa bizler de imtihan veriyoruz. Uzun soluklu mücadele herkesle yapılmaz. Ancak kazanacak olanlar bir mücadeleyi sonuna kadar götürecek güce sahip olanlardır. Bu sebeple bizler de imtihanımızı güzel bir şekilde verebilmek için sabırla mücadeleyi sürdürmeliyiz.
Altı aydır haykırıyoruz ki Gazze'de kardeşlerimiz katledilirken bir insan Siyonistlerle ticarete devam edemez! Siyonist çete ile ticareti sürdürenin hesabı çok çetin olacaktır. Bu utanmazlığa engel olmamak da benzer bir rezalettir!
Muhammed Emin Akpınar, Gazze’deki mücadelenin hak-batıl çatışmasının görünür yüzü haline geldiğini vurgularken Gazze’de yaşananların normalleştirilmesine izin verilmemesi gerektiğini kaydetti.
Allah bizlere Gazze cihadının zafere ulaştığını görmeyi de nasip etsin. Gazze’de devam eden cihad bizim ilk cihadımız değildir son da olmayacaktır. Ancak Gazze cihadı Müslümanlara tekrar düşmanlarını hatırlattı. Siyonist çete ve onun destekçisi beyaz adama karşı cihad bayrağını yükseltmemiz gerekmektedir. Ümidimizi kaybetmeden Rabbimizin desteğiyle zalimlere karşı mücadele etmeye devam edelim. Allah Resulü'nün (sav) örnekliğinde gördüğümüz gibi bizler para ve silah üstünlüğüne değil Rabbimizin üstünlüğüne iman ederek esas zaferi elde edebileceğini düşünen bir ümmetiz. 170 gündür bu sebeple Gazze' nin gerçek muzafferleri mücahitlerdir.
Yeryüzünün birçok coğrafyasında direniş ehline destek olmak için gösteriyor düzenleniyor. Bugün yaşanan onca sıkıntıya rağmen direniş bilinci güçlenmiştir. Kıyamete kadar sürecek olan bu mücadeleye omuz vermek her Müslümanın varoluş sebebidir. Elimizle yapabileceklerimiz kısıtlıysa dilimizle yapabileceklerimizi bunun gibi eylemlerde daha güçlü yapalım. Kalbimizle de buğz etmeyi unutmayalım, kalbimizde zalimlere karşı kinimizi diri tutalım.
Hayrullah Söke ve Selim Özaydın'ın okudukları ezgilerin ardından Talip Güleryüz'ün duasıyla eylem sona erdi.