Fransa Konsolosluğunda Mali Protestosu

Mali’ye yönelik Fransa'nın başlattığı müdahale Özgür-Der ve İHH tarafından Fransız Konsolosluğu önünde protesto edildi.

Fransa’nın Mali’ye saldırısı bugün İstanbul da Özgür-Der ve İHH tarafından protesto edildi.

İstiklal Caddesi üzerinde bulunan Fransa Konsolosluğu önünde düzenlenen ve hem Türkçe, hem Fransızca döviz ve pankartların taşındığı eyleme katılanlar sloganlarla Fransa’yı lanetlediler.

Fransa’nın Mali ye yönelik saldırısını protesto etmek amacıyla toplandıklarını ifade eden Özgür-Der üyesi Murat Ayar, Fransa’nın tarihinin katliamlar ve sömürü tarihi olduğunu belirterek “Fransa dün Cezayir ve Ruanda’da bugün ise Mali’de kirli siciline yeni karanlık sayfalar eklemektedir.” açıklamasında bulundu. Ayar, açıklamasının ardından sözü Rıdvan Kaya’ya verdi.

Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya, sömürgeci güçlerin İslami hareketlere karşı çok rahat bir şekilde bir araya gelebildiklerini belirterek, işbirlikçi yönetimleri koruma uğruna emperyalistlerin Müslüman halklara karşı işgal ve katliam politikası yürüttüklerini söyledi. “Afganistan’da işbirlikçi Karzai yönetimini ayakta tutmak için ABD’nin, Suriye’de katil Beşşar diktasını korumak için Rusya’nın yaptığı neyse, Fransa’nın Mali’de yapmaya çalıştığı şey de odur.” diyen Rıdvan Kaya, emperyalist güçlerin isimleri, bayrakları değişse de İslami hareketlere düşmanlık potasında buluştuklarını vurguladı. Son olarak emperyalist saldırganlık karşısında her yerde İslami direniş güçlerinin yanında durmalarının kardeşlik ve imani sorumlulukları olduğunu ifade eden Kaya, Fransa’nın Mali’de yenilgiye uğramasının kaçınılmaz olduğunu vurguladı ve “Kardeşlerimizin yanındayız ve onların zaferi için duacıyız.” sözleri ile konuşmasını bitirdi.

Daha sonra konuşan İHH Genel Başkan Yardımcısı Osman Atalay, Fransa’nın Mali’de gerçekleştirdiği saldırının kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, eninde sonunda kaybedenin Fransa olacağını ifade etti. Fransa’nın kolonyal geçmişinden bahseden Atalay, Fransa’nın bu saldırı ile bu kirli geçmişini sürdürdüğünü ifade etti. Atalay, Batı’nın 11 Eylül sonrası ürettiği İslamofobia’dan sonra şimdi de özellikle Afrika ülkelerin “Kaidefobia” üretimiyle bütün İslami hareketleri el-Kaide irtibatı üzerinden vurmaya çalıştığını belirtti.

“Dün Cezayir Ruanda Bugün Mali, Fransa Katlediyor!”, “Fransa’nın Müdahalesi Terörizimdir!”, “L’intervantion Française Est Le Terreurisme!”, “A bas L’imperialisme Français!”, “Kahrolsun Fransız Emperyalizmi”, “La France Imperaliste Degage!” “Emperyalist Fransa Mali’den Defol!” pankart ve dövizlerinin taşındığı eylemde “Emperyalizm Yenilecek İslami Direniş Kazanacak!”, “Katil Fransa Mali’den Defol!”, “Mali Halkı Yalnız Değildir!”, “Yaşasın İslami Mücadelemiz!”, “Tevhid Adalet Özgürlük!” şeklinde sloganlar atıldı.

Eylem Özgür–Der Yönetim Kurulu Üyesi Hülya Şekerci tarafından okunan basın açıklamasında Mali’de ülkeyi kimin yöneteceğine karar verme hakkının sadece Mali halkına ait olduğunun altını çizildi ve Mali İslami hareketi ile dayanışma içinde olunduğu ifade edildi. Basın açıklamasının tam metni aşağıdadır.

Eylem tekbir ve sloganlarla sona erdi.

FOTO: Emine Nur Çakır / Haksöz-Haber

Basın Açıklamasının Tam Metni:

FRANSA’NIN MALİ’YE MÜDAHALESİNİ KINIYORUZ!

16 Ocak 2013

Afrika halklarının tarihinde en vahşi işgal, sömürü ve katliamlara imza atmış bir güç olan Fransa, Mali saldırısıyla sömürgecilik çağını yeniden canlandırma çabası sergiliyor. Fransız ordusunun 11 Ocak tarihinde hava bombardımanı ile başlayan saldırısı kara operasyonlarıyla artarak sürerken, şimdiden pek çok Malili sivilin hayatını kaybettiğini öğreniyoruz.

Mali’ye müdahalenin hiçbir haklı sebebi yoktur. Fransa’nın Mali’ye müdahalesinin temelinde insani gerekçeler değil, siyasi ve ekonomik çıkarlar yatmaktadır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) ve Batı Afrika Ülkeleri Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (ECOWAS) ile paralel hareket eden Fransa kokuşmuş bir rejimi zorla ayakta tutmayı ve Mali’de İslamcı güçlerin iktidarını engellemeyi hedeflemektedir.

Mali’de Mart 2012’de gerçekleşen darbe sonrasında kurulan geçici hükümet ülkede yükselen muhalefete karşı sırtını bütünüyle uluslar arası güçlere dayamıştır. Ocak 2012’de askerler, ülkenin kuzeyinde hükümetin kontrolü kaybetmeye başlamasını gerekçe göstererek darbe yapmış fakat darbe, merkezi hükümetin daha da zayıflamasına yol açmıştır. Sonrasında kurulan geçici hükümet de İslami muhalefetin yükselişi karşısında başarısız kalınca iktidarını koruma telaşıyla uluslar arası güçleri ülkeye davet etmiştir.

Mali’de özellikle ülkenin kuzeyinde güçlü olan İslami muhalefet sadece Mali yönetimini değil, bir bütün olarak Batı dünyasını ve pek çok Batı Afrika ülkesini korkuya sevketmiştir. Kuzeyden başkent Bamako’ya doğru ilerleyişini sürdüren İslami muhalefete karşı egemen güçler bir yandan siyasi-askeri operasyonlar yürütürken, bir yandan da karalama kampanyasını tam gaz sürdürmektedirler. Tam bir yıldır uluslararası kamuoyuna yönelik olarak İslamcı muhalefet ısrarlı bir propaganda kampanyasıyla canavar ruhlu, korkunç yaratıklardan oluşan bir topluluk olarak sunulmaktadır. Adeta “Mali’yi bekleyen korkunç tehlike”ye karşı tüm dünya harekete geçmeye çağrılmaktadır!

Gerek Fransa gerekse de bölgeye yönelik hesaplar peşindeki tüm Batılı ülkeler hiç utanmadan “Mali’de İslamcı bir devletin inşasına izin verilemeyeceği”ni tekrarlamaktadırlar. Emperyalistler Mali hükümetini kendi halkına karşı koruma kapsamına almaya ve halkın iradesini hiçe sayarak kokuşmuş Bamako rejimini sürdürmeye çalışmaktadırlar. Bu çerçevede 20 Aralık 2012 tarihinde BMGK’nın da onayıyla “uluslar arası Mali destek gücü” adı altında Afrika ülkelerinin askerlerinden 3.500 kişilik bir güç oluşturulmasına karar verilmiştir. Ne var ki, 8 Ocak’ta Kona kentinin direnişçilerin eline geçmesi üzerine Fransa kendi başına saldırıya geçmiş ve Mali’yi işgal hareketini başlatmıştır.

İslam topraklarının sömürgecilerce işgali söz konusu olduğunda ABD’siyle, Rusya’sıyla, İngiltere’si, Fransa’sı, Çin’iyle emperyalist güçlerin aralarındaki rekabeti bir kenara bırakıp ittifak ettikleri bir kere ortaya çıkmıştır. “İslamcıların iktidarına izin vermeme” anlayışı adeta tüm sömürgeci güçlerin ortak paydasıdır. Ve bu güçler yanlarına bazı bölge devletlerini de alarak Mali’de İslami harekete karşı bir savaş başlatmışlardır.

Bu savaşının akıbetinin ne olacağını öğrenmek isteyenler Afganistan’a ve Somali’ye bakabilirler. Ne Fransa, ne de müttefiklerinin Mali halkını temsil eden İslami direnişi yok etmesi mümkün değildir. Ne var ki, emperyalist güçlerin müdahalelerin tüm İslam coğrafyasında olduğu gibi Mali’de de büyük yıkımlara, katliamlara yol açması kaçınılmazdır. Sömürgecilik geçmişini yeniden diriltmeye yönelik bu saldırgan tutumunun Fransa hükümetine ağır bir bedel olarak döneceğine kuşku yoktur.

Mali’de ülkeyi kimin yöneteceğine karar verme hakkının sadece Mali halkına ait olduğunun altını çiziyor, Mali İslami hareketi ile dayanışma içinde olduğumuzu duyuruyoruz. Ve başta Fransız halkı olmak üzere, tüm dünya halklarını Fransız hükümetinin bu ahlaksız, gayrı meşru, emperyalist saldırısına karşı Mali halkının bağımsızlığından yana tavır almaya çağırıyoruz.

İHH ● Özgür-Der

 

Eylemler Haberleri

Gazze nöbeti Saraçhane’de: Direniş sürüyor, dayanışma da sürecek!
Gazze dayanışması sürüyor: İşbirlikçi Almanya hesap verecek!
Gazze Dayanışma Platformu ABD konsolosluğu önünde eylem gerçekleştirdi: Katil İsrail, katil ABD!
Gazze Dayanışma Platformu Siyonist konsolosluk önünde haykırdı: Cebaliye'de Siyonist soykırımı durdurun!
Fatih'ten şehidlerin komutanına bin selam: Şehit Sinvar yolun yolumuz!