HAKSÖZ HABER
Fikri Sağlar, Halk TV'de katıldığı bir programda uydurma bir kavram olan 'türban' hakkında, "Sorun başörtüsü değil, sorun türbandır” diyerek "Türban irticai faaliyetlerin, şeriat isteyenlerin üniformasıdır. Başörtüsü yüzyıllar boyunca Anadolu'da bir geleneksel giysidir. Arada fark var. Ben kendimden söylüyorum, yargılandığım zaman türbanlı bir hâkimin karşısına gittiğimde, benim haklarımı koruyacağına, adaleti yerine getirebileceği doğrultusunda kuşkum var. Nitekim de başıma geldi…" iddialarında bulunmuş ve tepki çekmişti. Fikri Sağlar hakkında soruşturma da açılmıştı.
Bugün de Hakder’in hazırladığı basın bildirisi İstanbul Anadolu Adliyesi’nde bir grup avukatın katılımıyla basına sunuldu. Fikri Sağlar ve seküler yaşamın arzulayıcılarının daha çok başörtülü avukat ve hakimi görecekleri beyan edildi.
Basın açıklamasının tam metni,
Bizler HAKDER olarak ve başörtüsü için yıllarca mücadele veren arkadaşlar olarak, kendini bilmez bir siyasetçiye ve sözde devlet adamına haddini bildirmek ve suç duyurusunda bulunmak için bugün buradayız. CHP eski milletvekili Fikri Sağlar; 30 ARALIK 2020 tarihinde katıldığı bir televizyon programında, ‘‘Türbanlı hakim karşısına gittiğimde adaleti savunacağı konusunda kuşkum var. Bazıları militanca ve ideolojik takılıyor, bununla mücadele edilmeli. Türban irticai faaliyetlerin üniformasıdır.’’ şeklinde sözler sarf ederek başörtüsüne dil uzatmış, sadece başörtülü kadın hakimleri değil, milyonlarca Başörtülü Müslüman kadını töhmet altında bırakarak tezyif ve tahkir etmiştir. Bu zihniyet, Türkiye Müslümanlarına 28 Şubat’ı yaşatan mazisi kirli ve kan kokan bir zihniyettir. İnsanların hayatlarını karartan, intiharlara sebebiyet veren, post modern darbe kokan bir zihniyet, 2021 yılında bile nasıl dinamik ve kindar olduğunu bizlere göstermiştir. Sağlara, Sağların zihniyetinde olan kim varsa mesajımız çok nettir: Bu ülkede her türlü kamusal alanda başörtülü Müslüman kadınlar göreceksiniz. Kodları seküler ve batı menşeli olarak çizilen, zemini kaygan bir sistemde İslam ahlakını yaşamaya ve yaşatmaya çalışan hakim, avukat doktor, öğretmen ve daha nice meslek ve konumda Müslüman kadınları göreceksiniz. Evet, mücadele edilmesi gereken bir alan elbette var. Bu tip ayrıştırıcı, dışlayıcı ve yozlaştırıcı zihniyete karşı mücadelemiz ilelebet devam edecek. Kültürsüz eski Bakan Fikri Sağlar’ın toplum vicdanında yer edinmeyen bu cümlelerini tarih yazmıştır. Ama unutulmamalıdır ki tarih zulme sessiz kalan Müslümanları da yazacaktır. O sebepledir ki bütün başörtülü Müslüman kadınları, Başörtümüze dil uzatan her türlü şer odaklarına karşı teyakkuz halinde olmaya davet ediyoruz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.