HAKSÖZ-HABER
| EYLEM HABERLERİ |
Mısır’daki katliam bugün Türkiye’nin birçok şehrinde protesto ediliyor. İstanbul’daki protestoya binlerce kişi katıldı.
Saat 12.00’de Fatih Camii’nde toplanan çok sayıda kişi öğle namazına kadar sloganlarla Mısır’daki darbeci yönetimi ve darbeye destek veren ülkeleri lanetledi. Sık sık tekbir getiren topluluk Adeviyye ve Mısır’ın diğer meydanlarında darbeye direnen milyonların verdiği mücadeleyi selamladı.
Murat Ayar'ın sunumunu yaptığı eylemde "Ulusal Çıkarlar Adına Darbeyi Destekleyen İslam Düşmanları, Utanın!...", "Katil Sisi, Adeviyye'de Döktüğün Şehitlerin Kanında Boğulacaksın!", "Zorbalık ve Hukuksuzluk Yenilecek! İslami Direniş Kazanacak!", "Mısır'da Darbenin Karşısında, Müslüman Kardeşlerimizin Yanındayız!", "We Support the Resistance of Our Muslim Brothers in Egypt!", "Türkiye'den Mısır'daki Müslüman Kardeşlerimize Bin Selam!" yazılı pankartlar açılırken "İslami Yönetime Evet! Laik Azgınlığa Hayır!", "Darbeciler Yenilecek! İslami Hareket Kazanacak!", "İslami Hareket Engellenemez!", "Zorbalığa Hayır! Mursi'ye Evet!" yazılı dövizler taşındı.
Katliamı telin eden çok sayıda pankartın açıldığı eylemde Mursi posteri, Mısır, Özgür Suriye ve kelime-i tevhid bayrakları taşındı. Pankartlarda katil Sisi’nin Adeviyye’de döktüğü kanda boğulacağı ve Mısır’da yaşanan katliamlardan darbeye ses çıkarmayan tüm uluslararası güçlerin sorumlu olduğu vurgulandı. Ayrıca darbecilere maddi yardımda bulunan ülkelere hitaben “Utanın” denildi.
Cami avlusunda topluluğa hitaben konuşan İHH Başkanı Bülent Yıldırım, “Mısır'da insanlar evlatlarını peygamber ocağı olarak bildikleri orduya neden gönderiyor? Kendi topraklarını, mallarını, namuslarını, dışarıdan gelen tehlikeye karşı kendi bulundukları yerleri savunmak için... Ama bunlar camilerde ibadet eden kadın ve çocukların üzerine ABD ve İsrail'in ateş yağdırmak için kurduğu ocakları gibi çalışıyor. ABD'ye, İsrail'e, Avrupa'ya kızarız ama bir yere daha kızmadan köleliğe devam ederiz, burası neresidir biliyor musunuz? Sömürgecilere hizmet eden içimizdeki zihniyetlere kızmadığımız müddetçe özgürlüğün tadına varamayız.” diye konuştu.
“Demokrasi”nin sadece Batılılar için söz konusu olduğunu belirten Yıldırım, çıkarlarına aykırılık teşkil ettiğinde yaptıkları demokrasi putunu yemekten çekinmeyeceklerini bir kez daha gördüklerini söyledi.
Yıldırım, şöyle devam etti: "Amerika senden korkmuyoruz, İsrail senden korkmuyoruz, Avrupa senden korkmuyoruz. Biz Allah'tan korkuyoruz. Biz kurşun yedikten sonra yere düşen ve gözüne bir damla yaş akıtan mazlum çocukların bedduasından korkuyoruz. Evladını paramparça kucağına alan, hiçbir hastaneye götürecek durumu olmayan, hiçbir ilaca ulaşamayan annenin feryadından korkuyoruz. 'Kimse yok mu bize yardım edecek' diye haykıran, gözyaşı döken babaların feryatlarından korkuyoruz. Biz de korkuyoruz ama bu korkumuz Allah için. Mısır'da kadınların kafasına keskin nişancılar ateş ettiğinde, baltacılar kadınları doğradığında neden sessiz kalıyorsunuz? Neden sadece ‘Hacca ve umreye gitme hakkımız elimizden alınmasın’ diye Suudi Arabistan'ın Sisi'ye gönderdiği paralara karşı çıkmıyorsunuz?”
Yıldırım, son olarak herkesi duyarlı olmaya ve yapılacak etkinliklere aktif bir şekilde katılmaya davet etti.
Bülent Yıldırım’dan sonra söz alan gazeteci-yazar Abdurrahman Dilipak, bir insana yapılan haksızlığın, bütün bir topluma yöneltilmiş tehdit olduğuna dikkati çekerek, “Mısır'da yaşananlar sadece Mısır halkını telaşlandıran felaket değil, aynı zamanda bütün İslam ümmetine yöneltilmiş bir tehdittir. Bu nedenle burada Mısır için değil, kendi geleceğimiz için toplandık.” ifadelerini kullandı.
Dilipak, uluslararası istikbar Türkiye, Mısır ve Suriye’de Müslümanların dertleriyle meşgul olacak yönetimler istemediğini ve bu ülkelerde yaşanan katliamlara, vandallıklara, darbelere bu nedenle destek verdiğini açıkladı. Dilipak da kardeşlerimizi yalnız bırakmama çağrısında bulundu.
Binler Saraçhane’ye Yürüdü
Konuşmaların ardından öğle namazı kılındı. Namazdan sonra uzun bir kortej yapan topluluk sloganlar ve tekbirlerle Saraçhane Parkı’na yürüdü. Yürüyüş sonunda Grup Yürüyüş, “Ahi Ente Hurrun” adlı sözlerinin bir kısmını Seyyid Kutub’un yazdığı meşhur marşı seslendirdi.
Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya, burada topluluğa hitaben bir konuşma yaptı. Mısır’da Müslüman kardeşlerimizin askerî darbeye karşı canları pahasına direnerek büyük bir örneklik ortaya koyduklarını belirten Kaya, bir ay boyunca yüz binleri, milyonları Mısır sıcağında her gün meydanlarda tutmanın büyük bir özveri gerektirdiğini söyledi. Darbecilerin engellemelerine ve katliam politikalarına rağmen bu özveriyi gösteren Mısırlı kardeşlerimizin ümmetin onuru olmayı hak ettiklerini ifade etti.
Rıdvan Kaya, Mursi’nin Hamas’a yardım ve Hamas adına casusluk gibi suçlamalara maruz kaldığını hatırlattı ve darbeci yönetim ve darbeye destek verenler için büyük bir utanç olduğunun altını çizdi. “Mursi, yolsuzluk yaptığı, hak ve özgürlükleri engellediği, ülkenin kaynaklarını emperyalistlere ve Siyonistlere peşkeş çektiği için değil; kuşatma altına alınmış mazlum bir İslami direniş hareketine yardım ettiği için yargılanıyor. Bu, Müslümanlar için onur, darbeciler için zillettir.” diyen Kaya, Suriye’de onca zamandır yaşanan vahşete seyirci kalanların aynı şekilde Mısır’daki askeri darbeyi desteklediklerine dikkat çekti. Kaya, konuşmasını Suriyeli Müslümanların ümmete armağan ettiği ve bugün Mısırlıların da attığı sloganla bitirdi: “Ya Allah Menna Ğayrak Ya Allah!”
Kaya’nın konuşmasının ardından Grup Yürüyüş bir şarkı daha seslendirdi. “Yalla İrhal Ya Beşşar” şarkısını Sisi için uyarlayarak söyleyen Grup Yürüyüş’e binlerce kişi hep eşlik etti: “Yalla İrhal Ya Sisi!”
Eylemde “Defol Sisi, Seninleyiz Mursi!”, “Paşaların Tankı, Susturamaz Halkı!”, “Ya Allah Menne Ğayrek Ya Allah!” sloganları atılırken sık sık tekbir getirildi.
Etkinliğin sunumunu yapan Murat Ayar, devam edecek etkinlikler için teyakkuzda olma çağrısında bulundu. Kardeşlik adına bu akşam Saraçhane Parkında verilecek iftar ve teravih namazından sonra yapılacak etkinliğe katılım çağrısında bulundu.