YÖK'ün başörtülü öğrencilerin ALES'e girebilmelerini düzenleyen kararının Danıştay tarafından durdurulması üzerine Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya bir basın açıklaması yaptı. Kaya, Danıştay'ın başörtüsü yasağı konusunda ileri vites yaptığını belirterek, yürütmeyi durdurma kararını başörtülülere kamusal hayatı bütünüyle yasaklamayı hedefleyen zorba bir zihniyetin dışavurumu olarak yorumladı.
Yasakçılara ve destekçilerine, halkın inancına, kimliğine savaş açanların bu savaşı asla kazanamayacaklarını hatırlatan Kaya, baskıcıların son demlerini yaşadıklarını ve tükeneceklerini ifade etti.
Özgür-Der Genel Merkezi'nden yapılan açıklama:
DANIŞTAY BAŞÖRTÜSÜNE KARŞI SÜRDÜRDÜĞÜ SAVAŞI ASLA KAZANAMAZ!
19 Ocak 2011
Danıştay "şan"ına yakışır bir karara daha imza attı ve başörtüsü yasağı inadını sürdürdü. Üstelik bu kez yasağı kaldıran bir düzenlemeyi iptal etmek tarzında da değil, doğrudan yasak koyma şeklinde bir dayatma ile bunu yaptı. Daha önceki çeşitli karalarında "Başörtü ile olmaz" türünden kararlar veren Danıştay bu kez "Başörtüsü yasağı olmadan olmaz" fetvasıyla yasakçılıkta bir ileri vitese geçmiş oldu.
Akademik Personel ve Lisans Üstü Eğitim Giriş Sınavı (ALES) kılavuzunda yer alan ve adayların sınava başı açık şekilde girmemeleri durumunda sınavlarının iptal edileceği hükmünün kılavuzdan çıkarılmasını eksik düzenleme gerekçesiyle oybirliğiyle bozan Danıştay 8. Dairesi'nin bu kararı Kemalist bürokrasinin başörtüsü düşmanlığında sınır tanımadığının bir kez daha ilanı oldu. Danıştay 8. Dairesi'nin yürütmeyi durdurma kararına dayanak olarak adayların teşhisinde sorun yaşanabileceğini iddia etmesi ise tam bir komedidir.
Aslında bu gerekçe başörtülülere kamusal hayatı bütünüyle yasaklamayı hedefleyen, arzulayan zorba bir zihniyetin dışavurumudur. Başörtülüleri hayatın her alanından, mümkünse her zerresinden sürmeye niyetli zalimler yasakçı tutumlarını gerekçelendirmek için bugüne dek pek çok iddia, bahane ileri sürmüşlerdi. Şimdi bunlara "tanınmakta zorluk çıkması ihtimali"ni de ekleyerek saçmalık katsayısını tepeye çıkarmış oluyorlar. Demek ki, malum zihniyet fırsatını bulsa, "tanınması zor" iddiasıyla başörtüsüne pasaportta da, ehliyette de, nüfus kağıdında da yasak getirecek, başörtülülerin herhangi bir kamu kuruluşundan içeri adım atmalarını, belki de sokakta dolaşmalarını dahi engelleyecek!
Bu kararı hukuki açıdan tartışmanın alemi yok, çünkü kararın hukukla alakası yok! Bu karar İslam'a düşmanlıkta sınır tanımayan, Müslümanlara hayatı dar etmeye, Müslümanlara eziyet etmeye, zulmetmeye kodlanmış ceberut bir zihniyetin tezahürüdür!
Yasakçılara ve destekçilerine sadece, halkın inancına, kimliğine savaş açanların bu savaşı asla kazanamayacaklarını hatırlatmakla yetiniyoruz! Siz de biliyorsunuz ki, 28 Şubat sürecinde zirveye çıkardığınız baskıcı hukuk dışı zorbalık düzeninin son demlerini yaşıyorsunuz! Zulmetmek sizde bir tür bağımlılığa dönüşmüş durumda. Giderayak elinizden geldiğince mağdur etmeye, acı ve sıkıntı yaşatmaya çalışıyorsunuz. Elinizden geleni ardınıza koymayın! Ama bilin ki, yakında yapabileceğiniz hiçbir şey kalmayacak, tükeneceksiniz!
Özgür-Der