Özgür-Der Diyarbakır Şubesi'nin Temmuz ayı Hak İhlalleri Raporu'nun tamamı:
TEMMUZ 2008 HAK İHLALLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU
GİRİŞ
Siyasi ve sosyal aktörleriyle Türkiye toplumu, Ergenekon çetesinin gizemini çözmeye çalışadursun sistem tüm acımasızlığıyla toplumun nerdeyse her kesimini ezmeye ve ortaya devasa boyutta bir insan hakları ihlal bilançosu çıkarmaya devam ediyor.
Kürt illerinde yaşanan çatışmalar tüm hızıyla sürüyor ve her gün birçok asker ve örgüt üyesi hayatını kaybediyor. Her gün yeni bir ocağa ateş düşüyor. Bir yandan devlet Kürt bölgelerindeki ormanları acımasızca yakıyor ve müdahale edilmesine de izin vermiyor. Diğer yandan ise örgüt Kürt gençlerine batı illerindeki ormanları yakma çağrısı yapıyor. İş çığırından çıkarak anlaşılmaz bir nefret zeminine doğru ilerliyor. Tüm bunlara karşın çatışmaların durması yönündeki toplumsal irade de giderek zayıflıyor. Sorunun sivil - siyasi zeminde çözümü konusunda hükümetin hala hiçbir girişimi yok.
İşkence vakalarındaki artış endişe verici boyutlarda. Bunun en önemli nedeni hiç kuşkusuz devletin işkenceci kamu görevlilerini koruyan tavrı. Bu tavır, işkencecilere cesaret veriyor.
Göze çarpan diğer bir sorun da cezaevleri. Cezaevleri adeta devlet içinde özerk diktatörlükler gibi işliyor. Ekstra cezalandırmalar, keyfi uygulamalar, şüpheli ölümler, ölüme sebebiyet verici ihmaller cezaevlerinin rutin uygulamaları haline gelmiş durumda. Sadece mahkum ve tutuklular değil yakınları da bu uygulamalardan nasiplerini alıyor; onur kırıcı aramalara maruz kalıyor, görüşmeleri kesiliyor, hakarete uğruyorlar.
İnanç özgürlüğü konusundaki ihlaller de sessiz ama derin yaralar açarak devam ediyor. Başörtülü olduğu için aşağılanan, hakları gasp edilen yeni vakalar bu ay içinde de yaşandı. Sorunun medyaya yansımayan ve sessiz bir şekilde süren bir özelliği var. Mesela birçok genç kız başörtüsüyle sınava alınmayacağı ya da alınsa bile kazandığında başörtüsüyle okuyamayacağı için hiç sınava girmedi. Birçok bayan memuriyet hakkı olduğu halde ne KPSS sınavına girebiliyor ne de girip kazansa da çalışabiliyor. Kısaca sorun tüm yakıcılığı ile devam ediyor.
ERGENEKON SORUŞTURMASI
Yaşadığımız şu günler Ergenekon çetesi ile ilgili haberler bombardımanına tutulduğumuz günler. Toplum ilk defa derin devlet ve taşeron çeteleri ile ilgili bu denli enformasyona muhatap oluyor. O kadar çok haber – yorum söz konusu ki hangisinin enformasyon hangisinin dezenformasyon olduğu açık değil. Bilgilenme süreci kafa karışıklığı sürecine doğru evriliyor.
Binlerce sayfa tutan Ergenekon iddianamesi ve ekleri kafa karıştırmakla birlikte en azından derin ilişkileri ifşa misyonu yönünden önemli bir fonksiyon görüyor. Darbe teşebbüsleri ve yönlendirilmiş toplumsal refleksler dikkate alındığında çok ciddi bir toplumsal mühendislik projesiyle muhatap olduğumuz daha iyi anlaşılıyor.
Medyanın iddianameden hareketle yansıttığı havaya bakılırsa tüm seksen yıllık günah bir çeteye yüklenmeye çalışılmakta. Darbeler, faili meçhul cinayetler, nerdeyse bütün örgütler, toplumsal çatışmalar ve de karanlık kalmış ne varsa Ergenekon çetesi üzerinden basit cunta çetelerinin işi olarak gösterilerek sistem temize çıkarılıyor.
Kürt illerinde yıllardır süren çatışmalar, savaşı büyüten mantık, halka kan kusturan uygulamalar, toplu katliamlar, gözaltında kayıplar, işkenceler, devasa boyuttaki uyuşturucu pazarı, yakılan köyler ve daha birçok hukuksuzluğun müsebbibi olanlardan hesap sorulmadıkça, tüm bu kirli ilişkiler ağı ortaya çıkarılmadıkça gerçek anlamda militarizm deşifre edilmiş olmayacaktır.
Kaldı ki, Ergenekon soruşturmasının muvazzaf subaylara sıçramadığını da dikkate alarak aslında derin yapılanmanın sadece fazlasıyla kirlenmiş ve deşifre olmuş kısmının tasfiye edilmeye çalışıldığını, derin yapıya özünde dokunulmadığını söylemek mümkün. Kimi kesimlerin Ergenekon çetesinden hareketle militarizmin gerçek aktörlerini temize çıkardıklarını hatta minnettarlık duygusu içinde meşrulaştırdıklarını görüyoruz. Yine bir ölümü göstererek sıtmaya razı edilme durumu ile karşı karşıyayız. Oysaki apoletli militarizme dokunmadan, sahici militer güçlerle hesaplaşmadan vesayet rejiminden kurtulmamız mümkün değil.
DUR İHTARI VE YARGISIZ İNFAZLAR
PVSK'da yapılan değişikliğin ardından "dur ihtarına" uymadığı gerekçesiyle polis tarafından öldürülen veya yaralanan kişi sayısında oldukça artış gözleniyor. Jandarmanın da aynı şekilde öldürdüğü kişilerle birlikte bu sayı endişe verici boyutlara ulaşıyor ve sistemin yargısız infaz dosyası kabarıyor.
Temmuz ayı bilânçomuzda da görüleceği üzere bu ay içinde "dur ihtarı"na uyulmadığı gerekçesiyle 4 kişi öldürülmüş ve iki kişi de yaralanmıştır. Buna kolluğun neden olduğu diğer yargısız infaz olayları dâhil değil. Bunlar da eklendiğinde Türkiye'de insan yaşamına değer verilmediği bir kez daha ortaya çıkacaktır.
Ölüm veya yaralanma ile sonuçlanan dur ihtarı vakaları genellikle polisin keyfi silah kullanması ile ilgili bir durum. Polis ancak nefsi müdafaa ve kuvvet kullanmakla savuşturulamayacak hallerde ateşli silah kullanabilir. Polisin hangi hallerde silah kullanabileceği PVSK 16. maddede anlatılıyor. Bilânçomuzda anılan olayların hiç biri bu yasa kapsamında değerlendirilebilecek olaylar değil; öldürülen ve yaralanan kişiler hakkında yakalama emri yok ve hiç biri bir suç mahallinden kaçan kişiler değil. Üstelik araçların plakasından hareketle aracı kullananlar pekâlâ yakalanabilirler. Öte yandan polise açılan bir ateş veya bir mukavemet de yok. Dolayısıyla kolluk son derece keyfi bir şekilde davranıyor ve keyfi davranma cesaretini de PVSK'dan alıyor. 2008 yılı içinde yargısız infaza uğrayan veya kolluğun orantısız güç kullanımı ve açtığı ateş sonucu ölen ve yaralanan insanların sayısı kaygı verici düzeye ulaşmış durumda.
Bu nedenle ilgili yasanın mutlaka değiştirilmesi ve mağduriyetlere yol açan kolluk hakkında caydırıcı cezai işlemler yapılması artık bir zorunluluk haline gelmiştir.
Basından İhlal Haberlerinin Ayrıntıları:
YAŞAM HAKKI
Hakkari'de Askerler 2 Köylüyü Öldürdü
Hakkari merkeze bağlı Marinus (Kavaklı) ve Kutose köyleri arasında koyunlarını otlatan Mehmet Öztünç ve Tekin Ediş adlı köylüler askerler tarafından 'dur' ihtarına uymadıkları gerekçesiyle ateş edilerek öldürüldüler. (ANF- 5 Temmuz )
Van'da "Dur" İhtarı
5 Temmuz'da Van'da Sosyal Konutlarda polis ekiplerinin "dur" ihtarına uymayan çocukların üzerine ateş açması sonucu Alişan Kuşan (13) ağır yaralandı. (Evrensel- 6 Temmuz)
Iğdır'da "Dur" İhtarı
9 Temmuz'da Iğdır'ın Aralık İlçesi'nde askerî birlik bölgesinde, İran sınırından Türkiye'ye geçmek isteyen gruptan İran uyruklu bir kişi, güvenlik güçlerinin "dur" ihtarına uymaması ve üzerine güvenlik güçleri tarafından öldürüldü.(Yeni Şafak- 10 Temmuz)
Askerler Vurduğu Çobanı Sınırda Gömdü!
Ağrı'nın Doğubayazıt İlçesi ile Doğu Kürdistan'ın Mako kenti arasında bulunan sınır noktasında 4 Temmuz günü hayvanlarını otlatan Mirsevdin Hacetmen'nin askerler tarafından taranarak öldürüldükten sonra sınırda gömüldüğü iddia edildi. (ANF- 11 Temmuz )
Antalya'da Yargısız İnfaz
10 Temmuz'da motosikleti parka çekilen Orhan Oflas'ın 11 Temmuz'da Çarşı Mahallesi'ndeki Önleyici Hizmetler Büro Amirliği'ne geldiği ve polis memuru Serkan Aktekin'e bıçakla saldırdığı söylendi. Aytekin'in Oflas'ın elinden bıçağı almaya çalışması üzerine karakoldan çıkan bir polis memurunun ateş açması sonucu Oflas'ın yaralandığı belirtildi. Aytekin'in tekrar ateş etmesi üzerine göğsünden yaralanan Oflas'ın hastaneye götürülürken öldüğü öğrenildi (Evrensel - 12 Temmuz)
Viranşehir'de Faili Meçhul Cinayet
Urfa'nın Viranşehir ilçesinde 41 yaşındaki Mustafa Çetin, kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. (ANF -13 Temmuz )
"Dur İhtarı" Ölümleri Cezasızlıkla El Ele...
Polis 15 Temmuz'da Ankara'da "dur" ihtarına uymadığı gerekçesiyle bir otomobile ateş açtı, sürücü Gürsel Varol yaşamını yitirdi, araçta bulunan diğer iki kişiyi polis "arıyor." TİHV'in rakamlarına göre 2008'de yargısız infaz, dur ihtarı ve rasgele ateş açma sonucu 26 kişi öldü. İstanbul'da öldürülen Aytekin Arnavutoğlu'nu kasten öldürmek suçundan yargılanan polise "tahrik indirimiyle" 4 yıl 2 ay hapis cezası verildi. Oysa görgü tanıkları polisin on el ateş ettiğini söylemişlerdi. İzmir'de 25 Kasım 2007'de "dur ihtarına uymadığı" gerekçesiyle polis kurşunuyla ölen Tursun'un öldürülmesiyle ilgili Ocak'taki davada sanık polis Oral Emre Atar tutuksuz yargılanmak üzere tahliye oldu. Bu davalarda hazırlanan iddianameler genellikle cezasızlığa yönelik hazırlanıyor. (bianet.org - 17 Temmuz)
2008'de Polis "Yargısız İnfazla" 11 Kişi Öldürdü
Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın rakamlarına göre bu yıl "yargısız infaz" olayı sonucu polis kurşunuyla 11 kişi öldü. Ölenlerden biri de Şırnak'ta bir protesto gösterisi sırasında polis panzerinin ezdiği 16 yaşındaki Yahya Menekşe. (bianet.org - 21 Temmuz)
Yüksekova'da "Dur" İhtarı...
Hakkâri'nin Yüksekova İlçesi'nde 25 Temmuz'da HPG'lilerin düzenlediği saldırının ardından başlatılan operasyon sırasında Yüksekova-Van karayolu Akalın Köyü mevkiinde bir ticari taksiye "dur" ihtarına uymadığı için güvenlik güçleri tarafından ateş açılması sonucu taksi sürücüsü İ.D. yaralandı (Yeni Şafak - 26 Temmuz)
Güngören'de Bombalı Katliam
27 Temmuz'da İstanbul'un Güngören İlçesi'nde saat 21:55 sıralarında önce şiddeti düşük bir bomba 10 dakika sonra ise daha şiddetli bir bomba patladı. Patlama sonucunda 17 kişi öldü; çoğu ağır 153 kişi yaralandı. (cnnturk.com - 28 Temmuz)
İnsanlık Utanır Mı?
Pakistan'dan Yunanistan a gitmek üzere yola çıkan ve bir TIR'ın dorsesinde yolculuk eden 138 kaçak göçmenden 13'ü sıcaktan ve havasızlıktan yaşamını yitirdi. İnsan tacirleri cesetleri boş bir araziye attılar ve kaçtılar. Yaralı ve baygın halde bulunan 10 kaçak da hastaneye kaldırıldı. (Haksozhaber- 30 Temmuz )
MAYIN VE PATLAYICILAR
Van'da Havan Mermisi İki Can Aldı!
Van'ın Çatak ilçesinde Timuçin ailesinden 4 kişi, pancar toplamak için gittikleri tarlada havan mermisinin patlaması sonucu Heybet Timuçin (35) ve Atilla Timuçin (10), yaşamını yitirirken, aynı aileden 2 kişi de ağır yaralandı. (ANF- 3 Temmuz )
Bingöl'de Mayın Bir Can Aldı
Bingöl İli Genç İlçesi Gerçekli Köyü'nden 11 Temmuz 2008 günü katırıyla odun toplamay a giden 1978 doğumlu Mehmet Kavran isimli kişi köyün hemen çıkışında mayına basarak olay yerinde hayatını kaybetti. (Bingölgazetesi - 14 Temmuz 2008)
Eruh'ta Servis Minibüsü Mayına Çarptı
17 Temmuz'da Siirt'in Eruh İlçesi'nde önceden döşenmiş mayının, pikniğe giden öğrencileri taşıyan servis aracının geçtiği sırada patlaması sonucu 2 kişinin yaralandığı bildirildi (Milliyet- 18 Temmuz)
Lice'de Yaşanan Patlamada 2 Çocuk Öldü
Diyarbakır'a bağlı Lice ilçesi Çotuk mezrasında meydan gelen patlamada 10 yaşındaki Ferhat Sönmez ve 12 yaşındaki Suat Orak yaşamını yitirirken, 10 yaşındaki Mahsum Orak ve üç yaşındaki Esma Orak yaralandı. Hürriyet'e göre patlama mayından kaynaklanırken Fırat Haber Ajansı (ANF) çocuklar buldukları el bombasıyla oynarken patlamanın gerçekleştiğini söyledi. (Bianet.com - 24 Temmuz 2008)
Şemdinli'de Patlama
Şemdinli İlçesi'ne bağlı Alan (Helane) Köyü'ne 5 kilometre mesafede bulunan Bestereş yaylası yolunda Isuzu marka kamyonetin geçişi sırasında yola döşenen mayının patlaması sonucu Cemal, Sait ve Sami Keskin isimli vatandaşlar öldüler. (Yüksekovahaber- 27 Temmuz)
Yüksekova'da Patlama
Yüksekova'da Van yolu üzeri Sabancı İlköğretim Okulu karşısındaki Sarı Apartmanı'nın önüne bırakılan bomba büyük bir gürültü ile patladı. Patlama nedeniyle çevrede bulunan birçok ev ve iş yerlerinde maddi hasar meydana gelirken apartmanın alt katında bulunan iş yerlerinde de büyük çapta maddi hasar meydana geldi. (Yüksekovahaber- 30 Temmuz)
ŞÜPHELİ ÖLÜMLER
Karakolda İşkence İle Ölüm Şüphesi Güçleniyor
Zonguldak'ta gözaltında tutulduğu giriş kattaki nezarethanenin penceresinden atlayarak kaçmak isterken fenalaşarak öldüğü iddia edilen 38 yaşındaki Metin Yüksel'in ağabeyi Muzaffer Yüksel, kardeşinin ölümünün şüpheli olduğunu iddia etti. (ANF- 4 Temmuz)
İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELE
Diyarbakır Cezaevinde Çocuklara Kötü Muamele İddiası
İHD Diyarbakır Şubesi, 15 Şubat ve takip eden günlerde Cizre'de yapılan gösterilerde gözaltına alınan ve tutuklanan 12 çocuğa Diyarbakır Cezaevinde kötü muamele ve işkence edildiğini söyledi. Diyarbakır E Tipi Cezaevinde çocuklarla 11 Haziran'da yapılan görüşmede, çocukların gözaltı süresince Cizre Emniyet Müdürlüğünde sözlü ve psikolojik şiddete maruz kaldıkları, yemek verilmediği, tuvalete gitmelerinin engellendiği, çocuklardan birinin cinsel tacize maruz kaldığı, Cizre Cezaevinde gece soyularak soğukta dışarıda bekletildikleri ve nakil sırasında fiziksel şiddet gördükleri raporda yer aldı. (bianet.org - 2 Temmuz)
Polisten Kürt İşçilere Meydan Dayağı
Aydın'ın Didim İlçesi'nde bir tatil köyü inşaatında çalışan Necmettin Elveren, Davut Elveren ve Ekrem Öztaş adlı 3 Kürt işçi, kimliklerinin yanlarında olmadığı gerekçesiyle polisler tarafından sokak ortasında yüz üstü yere yatırılarak elleri kelepçelendikten sonra dövülerek hakaretlere maruz kaldıklarını belirttiler. İşçiler götürüldükleri Altınkum Polis Karakolu'nda da darp edildiklerini iddia ettiler. (ANF- 5 Temmuz )
Polisten Kaba Dayak
14 Temmuz'da Aksaray'da Azadiya Welat Gazetesi'ni dağıtırken 3 sivil polis memurunun fizikî saldırısına uğradığını belirten Sefa Görgün (18), polis memurlarının, çantasında bulduğu Apê Musa'nın Küçük Generalleri kitabını görmesi üzerine kendisine "bu kitabı niye okuyorsun?" sorusunu yönelttiklerini, kendisinin de "bu kitap beni anlatıyor" yanıtını vermesi üzerine, polis memurlarının kendisini dövdüğünü savundu (mucadelebirligi.com - 16 Temmuz)
Askerlerden Köylüye İşkence ve Hakaret
Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nde oturan ve çobanlık yapan Nedim Kırhan adlı kişi, 10 ve 17 Temmuz tarihlerinde hayvanlarını otlatmak için gittiği Panav Mezrası'ndan dönerken askerler tarafından durdurularak işkenceye maruz kaldığını savundu. Kırhan, İHD Diyarbakır Şubesi'nden hukukî yardım taleb ettiğini ve kendisine işkence yapan askerlerin bulunması ve haklarında dava açılması için Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduğunu söyledi (gundemonline.net - 21 Temmuz)
Gözaltında İşkence ve Kötü Muamele
Mersin'in yaşayan A.Ş. (13), 26 Temmuz akşamı İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı sivil polis ekiplerince kaçırılarak darp edildiğini savunarak polis memurları hakkında suç duyurusunda bulundu. Vücudunun ön tarafı, arkası, sağ ve sol kısmıyla omuz altlarında ve sağ ayak topuğunda darp izleri oluşan A.Ş, kendisini kaçıran kişilerin iç çamaşırı dışında bütün kıyafetlerini çıkartarak yüzünü de kazağıyla kapattıklarını ve bu şekilde dövdüklerini söyledi. (gundemonline.net – 30 Temmuz)
Ağır Yaralıya Polisten İşkence
27 Temmuz'da Hakkâri Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne düzenlenen saldırıdan sonra ilçe çıkışında "Dur" ihtarına uymadığı gerekçesiyle aracı taranan ve ağır yaralanan İkram Durna'nın kardeşi Hikmet Durna, polis memurları tarafından Yüksekova Devlet Hastanesi önünde darp edildiğini savundu. (gundemonline.net – 30 Temmuz)
KÜRT SORUNU
Kürtçe Konuşmaya 5 Yıl Adli Kontrol Cezası!
22 Temmuz genel seçimlerinde 'Bin Umut' Bağımsız Milletvekili adayı olan Sabahattin Suvacı hakkında seçimden önce yaptığı Kürtçe konuşma nedeniyle 5 yıla kadar adli kontrol cezası verildi. (ANF- 6 Temmuz )
İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ
Üniversitede Türban Avı
Kuruluşunun 35'inci yıldönümünü kutlayan Çukurova Üniversitesinde 2007- 2008 dönemi mezunları üniversite stadında düzenlenen törenle diplomalarını almak için tören geçişine hazırlanırken, Rektör Vekili ile 2 Rektör Yardımcısı binlerce öğrenciyi tek tek kontrol ederek tören alanına türbanlı öğrencilerin girmesine engel oldular. (Hürriyet- 1 Temmuz)
Baro Başörtüsü Avında
İstanbul Barosu, yönetimin aldığı kararla, avukatlardan başörtülü meslektaşlarını ispiyonlamalarını istedi. Adliyelerdeki panolara asılan karar doğrultusunda İstanbul Barosu, başörtülü ve peruklu stajyer avukatları da eğitime almadı.(Haber10- 6 Temmuz)
Cenaze Namazı Devletin İşkence Aracı
ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğuna düzenledikleri saldırı sırasında polisle çatışma neticesinde ölen 3 eylemciden ikisinin cenaze namazlarının kılınmadan toprağa verildikleri iddia edildi. Zaman ve Yeni Şafak gazetelerinde, cumartesi günü yakınları tarafından Adli Tıp'tan alınarak Habibler Yayla Mezarlığına götürülen Bülent Çınar ve Erkan Kargın'ın polis nezaretinde defnedilmeleri esnasında imam bulunmadığı ve cenaze namazlarının kılınmadan defnedildikleri haberleri yer aldı. (Haksözhaber-14 Temmuz )
Başörtülü Diye Kürsüye Çıkartılmadı
Antalya Milli Eğitim Müdürlüğü'nün düzenlediği ödül töreninde tam bir skandal yaşandı. İl genelinde ilk 500'e giren öğrencileri ödüllendirmek amacıyla düzenlenen törende ÖSS Sözel-2 dalında Türkiye 50.'si ve Antalya 3.sü olan Zehra Öztürk adlı öğrenci, başörtülü olduğu gerekçesiyle kürsüye çağrılmadı. (Zaman- 18 Temmuz)
DÜŞÜNCEYİ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ
Yargılanan Yazar
Vakit Gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak hakkında, 13 Şubat 2008'de yayınlanan "Cübbe Sarık" başlıklı yazıda "devletin askerî kuvvetlerini yayın yoluyla aşağıladığı" gerekçesiyle TCK'nin 301. maddesinden dava açıldı. (bianet.org- 1 Temmuz)
Vehbi Vakkasoğlu'na Hakaret
Yazar Vehbi Vakkasoğlu hafta sonu 250 kişilik bir grupla gittiği Çanakkale Milli Parkı'nda 12 kişi ve üzeri grupların kılavuz alması zorunluluğu kuralına aykırı olarak beraberindeki heyete bilgi verdiği gerekçesi ile Çanakkale Milli Parkı görevlilerinin hakaretine uğradığını ve bir de 126 YTL para cezasına çarptırıldığını belirtti. (Haber7 - 3 Temmuz)
Öğretmene Hrant Dink Sürgünü
Derste öğrencilerine Hrant Dink cinayeti için "Kimsenin düşüncelerinden dolayı öldürülmesi doğru değil" diyen 25 yıllık edebiyat öğretmeni Aysel Kılıç, bir velinin şikâyeti üzerine, Dink'in katillerinin memleketi Trabzon'a tayin edildi. ( Sabah- 9 Temmuz)
Türkiye'de 47 kitaba ceza
Türkiye Yayıncılar Birliği 2008 yılı Yayınlama Özgürlüğü Raporu kamuoyuna açıklandı. Rapora göre 2008'in ilk altı ayında 22 yayınevinden çıkan 38 yazarın 47 kitabı hakkında soruşturma ve dava açıldı. (ANF- 11 Temmuz )
Yüksek Mahkeme Eleştirisine 14,5 Yıl Hapis
Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu Anayasa Mahkemesi'nin başörtüsü düzenlemesini iptal eden kararını eleştiren 'Söz Bitti, Sözleşme Bozuldu' başlıklı bir yazısından dolayı 'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama', 'Heyet halinde kamu görevlisine hakaret', 'Suç işlemeye tahrik' suçlarından hakkında 14,5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. (Haksozhaber-18 Temmuz )
Belediye Başkanı Başbakanı Eleştiriyor Diye Belgeseli Sansürledi
Yönetmen Aydın Kudu ve eşi Rüya Arzu Köksal, üç yıl boyunca otoyolun yapımını izleyerek oluşturdukları belgeseli 15 Temmuz'dan bu yana Karadeniz bölgesindeki birçok kasabada izleyicilerle paylaştı. 22 Temmuz'da İnebolu'da belediyenin de desteğiyle yapılan gösterimin yedinci dakikasında Başbakan R. Tayyip Erdoğan'ın yolun açılışında yaptığı konuşmanın gösterilmesinin ardından Belediye Başkanı İdris Güleç filmi durdurdu. Güleç, yönetmen Kudu'ya hakaret ederek "Defolun gidin buradan!" dedi. Ertesi gün Abana'da da gerekçe gösterilmeden filmin gösterimi engellendi. (bianet.org - 24 Temmuz)
Zana'ya 5 Yıl Hapis İstemi
Kapatılan eski milletvekili Leyla Zana'nın, İngiltere Parlamentosundaki konuşmasında, terör örgütü PKK'nın propagandasını yaptığı gerekçesiyle 5 yıla kadar hapsi istendi.( Haber10- 30 Temmuz)
TOPLANTI, GÖSTERİ VE ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ
Greve Müdahale
30 Haziran'da Kocaeli'de, 183 gündür grevde olan Kocaeli Üniversitesi'nin Otel, Lokanta, Eğlence Yerleri İşçileri Sendikası - üyesi çalışanlarından 15'i, üniversite yönetiminin jandarma ekiplerine izin vermesi üzerine darp edilerek gözaltına alındı (Birgün- 1 Temmuz)
Berxbir Festivali'ne Asker Baskını
Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi Laleş Yaylası'nda düzenlenen Berxbir Festivali, kamera çekimi yapan askerlerin engellenmesi üzerine 200 asker tarafından basıldı. DTP'liler ile askeri yetkililer arasında süren görüşmelerin ardından gerginlik sona erse de, festival asker ablukası altında devam etti. (ANF- 12 Temmuz )
Deniz Gezmiş'i Ananlara Dava
Mersin'de, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını anma programında basın açıklaması yapan Mersin 78'liler Dayanışma ve Araştırma Derneği ile 68'liler Derneği'nin eski ve yeni yöneticileri hakkında "suçu ve suçluyu övmekten" 2 yıla kadar hapis ve kamu haklarından kısıtlanma istemiyle dava açıldı. (Yenişafak- 12 Temmuz)
Polisten İşçiye Biber Gazı
Toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine grev kararı alan ve bir günlük iş bırakan TÜRK-İŞ'e bağlı Tüm Belediyeler ve Genel Hizmetler İşçileri Sendikası üyesi işçiler yürüyüş yapmak isteyince polis tazyikli su ve biber gazıyla müdahale etti. (Haksözhaber-18 Temmuz )
Ege Temel Haklar ve Özgürlükler Derneğinin Faaliyetleri Durduruldu
Ege Temel Haklar ve Özgürlükler Derneği hakkında İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan kapatma davası gerekçesiyle, derneğin faaliyetleri kapatma davasının görüleceği 29 Temmuz'a kadar İzmir 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından durduruldu. 18 Temmuz'da derneği basan polis ekipleri, evraklara el koydu ve 19 Temmuz'da derneği mühürledi (atilim.org - 19 Temmuz)
2 Sendikacıya Sürgün
Hakkari Valiliği, 15 Şubat olayları ile ilgili Hakkâri merkezde ortak yapılan ve 26 sivil toplum örgütünün desteklediği basın açıklamasına ilişkin açılan soruşturma nedeniyle 2 sendikacıyı Hakkâri'den sürme kararı aldı. (Yüksekovahaber- 29 Temmuz)
HABER ALMA VE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ
Genelkurmay'dan Taraf'a Baskın Tehdidi
Yaptığı haberlerle askerlerin tepkisini çeken Taraf gazetesine Genelkurmay askeri savcısı tarafından gönderilen yazıda, Dağlıca baskınıyla ilgili belgelerin 7 Temmuz tarihine kadar Genelkurmay'a teslim edilmesi istendi, aksi takdirde bu tür belgelere el konulacağı bildirildi. (ANF- 4 Temmuz )
Haftaya Bakış'ın Yazı İşleri Müdürüne 2 Yıl 6 Ay Hapis Cezası
Haftaya Bakış Gazetesi Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali Turgay, gazetenin 19-25 Ocak tarihli nüshasında yer alan haber ve fotoğraflardan dolayı iki ayrı ceza aldı. Turgay, "Örgüt propagandasını basın yolu ile gerçekleştirmek" suçlaması ile 1 yıl 6 ay, "Örgüt bildirileri ve açıklamalarını basmak" suçlaması ile de 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı. (ANF- 10 Temmuz )
Taraf'a 'Ergenekon' Darbesi
Ergenekon soruşturması kapsamında, soruşturmanın gizliliğini ihlal ettiği gerekçesiyle gözaltına alınan ve tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan, Taraf gazetesi Ankara muhabiri Soner Arıkanoğlu "iftira", "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" ve "gizliliğin ihlali" suçlarından hakkında 13.5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. ( Haber10- 15 Temmuz)
Hayat TV'ye Karartma
Kısa bir süre önce yayın hayatına başlayan Hayat Televizyonu'nun yayını "Bölücü içerikli yayın yaptığı" iddiası ile durduruldu. Ancak, herhangi bir mahkeme kararına dayanmayan ve somut bir gerekçe içermeyen bu kararda, iddia edilen suça dair hiçbir bilgi ya da kanıt gösterilmedi. (DİHA- 16 Temmuz)
Yasağın Süresi Belirsiz
Ergenekon operasyonu ile ilgili yayın yasağının delinmesi ve basına sık sık bilgi sızması üzerine gazetecilere yasak geldi. Sarı basın kartı bulunan gazeteciler bile adliye koridorlarında dolaşamayacak. (Samanyoluhaber- 18 Temmuz)
Yayını Durdurulan Gazete
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Gelecek Gazetesi'nin 30 Haziran tarihli sayısında yer alan haber başlıklarını ve içeriğinde "yasadışı örgüt propagandası yapıldığını" iddia ederek gazeteye bir ay kapatma cezası verdi (Gündem- 30 Haziran)
SORUŞTURMA VE GÖZALTILAR
Haber Sızdıran Askere Soruşturma!
Dağlıca Tabur Komutanlığı'na yapılan terörist saldırıya ilişkin Taraf gazetesinde yayımlanan istihbarat raporunu sızdırdığı ileri sürülen Tabip Asteğmen askeri mahkemede yargılanacak. (Haber10 - 1 Temmuz)
Newroz Gözaltıları Sürüyor
2008 yılı Newroz olaylarına karıştıkları gerekçesiyle gözaltına alınanların ve tutuklanan kişilerin sayıları artıyor. Yüksekova'da bir kişi daha gözaltına alındı. Newroz olaylarına karıştığı gerekçesiyle bir kişi daha gözaltına alındı.(Yüksekovahaber- 14 Temmuz)
Yüksekova'da Tutuklama
Yüksekova Yeni Köprü Mevki'nde biri Türk vatandaşı diğeri Fransız vatandaşı iki kişi El Kaide örgütüne üye oldukları iddiasıyla gözaltına alındı. Yüksekova Savcılığına çıkarılan iki kişi tutuklanarak Hakkâri Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (Yüksekovahaber- 30 Temmuz)
CEZAEVLERİ
Cezaevlerinde Baskılar
Ankara'da Sincan 1 Nolu F Tipi Cezaevi'nde 15 aydır tutuklu bulunan İnsan Hakları Derneği Ankara Şube Yöneticisi İsmet Aras'ın, sağlık sorunları nedeniyle Ankara Numune Hastanesi'ne sevki sırasında işkence ve kötü muamele gördüğü bildirildi. (Evrensel- 2 Temmuz)
Tutuklu Oğluyla Yaptığı Kürtçe Telefon Görüşmesi Kesildi
Karaman Ermenek M Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Gündem Gazetesi Mersin Temsilcisi Bayram Parlak ile Kürtçe konuştuğu için telefonun kapatıldığını belirten baba Sabahattin Parlak, oğlunun hayatından endişe ettiğini ifade etti. (ANF- 7 Temmuz )
Sessiz Sedasız Ölümü Bekliyorlar...
Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Kuddusi Okkır'ın cezaevinde kanser olup yaşamını yitirmesi gazetelerin manşetlerine taşınırken, cezaevlerinde kanserle mücadele eden çok sayıda siyasi mahkum sessiz sedasız ölümü bekliyor. 20 ameliyat geçiren mesane kanseri
Odak Dergisi Yazı İşleri Müdürü Erol Zavar, 14 yıldır cezaevinde olan bağırsak kanseri Aynur Epli, Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan 77 yaşındaki yatalak Ali Çekin, 13 yıldır cezaevinde olan felçli İnayet Mete sadece birkaçı. (ANF- 9 Temmuz)
Cezaevinde Onur Kırıcı Arama
İzmir Tire B Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki yakınlarını ziyaret eden kadınların çırılçıplak soyularak arandıkları ve cinsel organlarına bakıldığı iddia edildi. TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu, Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı ve Adalet Bakanlığı'na bildirilen iddia ile ilgili aramaya muhatap olan hükümlü Mehmet Desde'nin kızı Derya Desde de suç duyurusunda bulundu. (Haksozhaber - 10 Temmuz )
M Tipinde Şüpheli Ölüm
Ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Bülent Gülbay (40) adlı kişinin, tutulduğu Karaman Ermenek M Tipi Kapalı Cezaevi'nde 12 Temmuz'da koğuşundaki odada kendini iple asarak intihar ettiği iddia edildi. (Vatan - 13 Temmuz)
Cezaevinde "İnce Arama"
İstanbul'da Bayrampaşa Cezaevi'nden Silivri L Tipi Cezaevi'ne sevk edilen Tarkan Durgun'un eşi Dide Durgun, cezaevi girişinde "ince arama"ya maruz kaldığını açıkladı. Durgun, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Önce X-ray cihazından geçirdiler. Giriş çıkışlarda kullanılan gözbiyometresi (göz bebeği taraması) uygulandı. Bu aşamaları geçtikten sonra kadın gardiyanlar iç çamaşırlarımıza kadar baktılar. Bir yandan ararken diğer yandan gözlerimizin içine bakıyorlardı. Sanki bu aşağılık arama işinden sadistçe zevk aldıklarını hissettirmeye çalışıyorlardı." (Birgün - 17 Temmuz)
Alanya L Tipinde Şüpheli Ölüm
Antalya'nın Manavgat İlçesi'nde Gökçek Yıldız (34) adlı kişiyi öldüren Mehmet Ölçüm'ün (44), 20 Temmuz'da Alanya L Tipi Cezaevi'nde çamaşır ipiyle banyodaki demire kendini astığı iddia edildi. (Hürriyet - 21 Temmuz)
Cezaevinde Tekmil İşkencesi
Ankara'da Sincan Kadın Kapalı Cezaevi'nde, kadın tutuklulardan telefon görüşmesi öncesinde tekmil vermeleri istendiği ve bu uygulamayı reddeden kadın tutukluların haftalık telefon görüşmesi haklarının ellerinden alındığı iddia edildi. Cezaevi'ndeki bir tutuklunun İzmir Cezaevi İnisiyatifi'ne gönderdiği bir mektuba göre, 18 Haziran'da Deniz Tepeli ve Sema Gül, 25 Haziran'da Resmiye Vatansever ve Münevver Şeker, 1 Temmuz'da Fadime Özkan ve Zeliha Bulut'un telefon görüşmeleri "tekmil vermedikleri" için kapatılarak engellendi. (ANF – 22 Temmuz)
Ziyaretçilere Kaba Dayak
Medine Ekinci, Mardin Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan ve engelli olan oğlu Abdullah Ekinci'nin, cezaevine girdikten sonra 2 gardiyan tarafından kaba dayağa maruz kaldığını, sırtı ve gözünün darp edilmesi nedeniyle morardığını, ağzından köpük aktığını ve konuşma zorluğu çektiğini belirterek İnsan Hakları Derneği'nden (İHD) yardım talebinde bulundu. (Gündem - 24 Temmuz)
Cezaevinde Ölüm
Muğla'nın Milas İlçesi'nde işlediği bir suçtan dolayı tutuklanan Aytekin Gümüşbaş, Muğla E Tipi Kapalı Cezaevi'nde geçirdiği rahatsızlık sonucu 24 Temmuz'da öldü. 23 Temmuz'da cezaevinde rahatsızlanan Gümüşbaş'ın, tedavisinin ardından tekrar cezaevine getirildiği; 24 Temmuz sabahı yine rahatsızlanınca hastaneye sevk edildiği fakat kurtarılamadığı ifade edildi. Gümüşbaş'ın 12 Nisan'da Milas'ta kaldığı cezaevindeki mahkûmlar tarafından darp edildiği öğrenildi. (Yeni Şafak - 25 Temmuz)
Cezaevinde Şüpheli Ölüm
Alaattin Balamaz (64) adlı kişinin, Adana Kürkçüler Cezaevi'nde kesinleşmiş 5 ay hapis cezasını çekerken, öldüğü öğrenildi. Balamaz'ın merdivenlerden kayıp düştüğü iddia edildi. (Vatan - 25 Temmuz)
Cezaevinde Yayın Yasağı
İHD Diyarbakır Şubesi tarafından bastırılan ve 2006-2008 faaliyetlerinin yer aldığı faaliyet raporunun, Ankara Sincan F Tipi Cezaevi'ne "kamu güvenliğini tehlikeye soktuğu" gerekçesiyle alınmadığı öğrenildi. (ANF - 29 Temmuz)
Ali Çekin 77 Yaşındaydı, Kanserdi, Tahliye Edilmedi, Siirt Cezaevi'nde Öldü
İHD'nin daha önce sağlık sorunları nedeniyle tahliye edilmesi gerektiğini söylediği Ali Çekin Siirt Cezaevi'nde öldü. Çekin 77 yaşındaydı ve karaciğer kanseriydi. Kanser hastası Erol Zavar da bunca ölüme rağmen hâlâ tahliye edilmedi. (bianet.org – 31 Temmuz)
YARGI VE CEZASIZLIK
Baran Tursun Davası
25 Kasım 2007'de İzmir'de "dur" ihtarına uymadığı gerekçesiyle açtığı ateş sonucu Baran Tursun'un ölümüne neden olmakla suçlanan polis memuru Oral Emre Atar için tutuklanma talebi 30 Haziran'da Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada reddedildi. Tursun ailesinin avukatı Bahattin Özdemir, sanık polis memurunun delilleri kararttığı hususunda ciddi şüpheler bulunduğu, bazı tanıkların sanığın tutuksuz olması nedeniyle tanıklık yapmaktan çekindiği gerekçesiyle "sanığın tutuklanmasını" talep etmişti. (ntvmsnbc.com- 1 Temmuz)
Pamukova Tren Kazasının Sorumluları Yargılanmadı!
Makina Mühendisleri Odası ve Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası, dört yıl önce 41 kişinin öldüğü Pamukova'daki tren kazasının sorumlularının hala yargılanmadığını, suçun çalışanlara yüklendiğini belirtti. (bianet.org - 22 Temmuz)
Ölümünden 28 Yıl Sonra Kemal Türkler'in Failleri Hâlâ Cezasız
Bundan 28 yıl önce öldürülen DİSK kurucusu Türkler'in davasında geçen yıldan bu yana ilerleme yok. Sanıklardan Osmanağaoğlu'nun beraati kararı hâlâ Yargıtay'da. Türkler cinayeti davasında ilerleme olup olmadığını sorduğumuz avukat Rasim Öz, Türkler'i öldüren kişilerden biri olan Ünal Osmanağaoğlu hakkında verilen beraat kararının ardından, davanın hâlâ Yargıtay'da olduğunu söyledi. (bianet.org - 22 Temmuz)
Hem Felç Edildi, Hem De 15 Yıl Hapsi İsteniyor
İstanbul'da Yürüyüş dergisi dağıtırken sırtından polis kurşunu ile vurularak tekerlekli sandalyeye mahkum olan 17 yaşındaki Ferhat Gerçek, 15 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılması istemiyle yargılanacak. Gerçek'i sırtından vuran polisler için ise 9 yıl hapis istendi.(ANF -24 Temmuz )
İŞ GÜVENLİĞİ
"Altı Ayda Madenlerde 16 İşçi Öldü"
9 Temmuzda Zonguldak'taki kömür madeninde gerçekleşen göçükte 31 yaşındaki Hasan Çiren öldü; aynı yaştaki Recep Arıcı ve Satışmış Türkoğlu yaralandı. Aydın'daki kömür madeninde gerçekleşen göçükte de Halil Saka öldü; bir işçi de yaralandı. DEV.MADEN-SEN son altı ayda madenlerde 20 kaza olduğunu, 16 işçinin öldüğünü, 16'sının da yaralandığını, Tuzla benzeri çalışmaların madenler için de yapılması gerektiğini açıkladı. (bianet.org - 10 Temmuz)
Aliağa'da Bir Günde 3 İş Kazası, 2 Ölü, Bir Ağır Yaralı İşçi
32 yaşındaki Hikmet Ekici'yi fabrikada tır ezdi; 36 yaşındaki Hüseyin Onan'ın bodrumda tahliye etmeye çalıştığı suya elektrik lambası düştü; ikisi de hayatını kaybetti. 24 yaşındaki Mustafa Tutuş'un pompa miline kaptırdığı ayağı kopma noktasına geldi. (bianet.org - 17 Temmuz)
Tersane İşçisi Çelik Öldü, Kazalarda Ölen İşçi Sayısı 101
GEMSAN tersanesinde 29 Temmuz'da kompresör dairesinde bakım yaparken meydana gelen patlamayla yaralanan işçi İbrahim Çelik, hastaneye götürülürken yolda öldü. Bu yıl Tuzla'da 15 işçi öldü. Şimdiye kadar kazalarda ölen tersane işçisi sayısı 101. (bianet.org - 30 Temmuz)
MİLİTARİZM
Ergenekon'un 3. Darbe Planı: Eldiven!
Org. Şener Eruygur'un, başarısız Sarıkız ve Ayışığı darbe planlarından sonra Eldiven adlı üçüncü bir darbe planı ortaya çıktı. Plana göre ordunun komuta kademesi ikna edilecek, YAŞ'ta uygun terfiler yapılacak ve eski Cumhurbaşkanı Sezer'in etkinliğinden istifade edilecek. (Haksozhaber -7 Temmuz)
DİSK'ten Ergenekon'a Destek...
Ergenekon operasyonuyla hukukun siyasallaştırıldığını iddia eden DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Ergenekon operasyonu çeteye yönelik değil, iktidar savaşıdır." diyerek, gözaltıların AKP muhaliflerini tasfiyeye yönelik olduğunu söyledi. (haksozhaber.net- 4 Temmuz 08)
Askerden 'Köyü Yakarız, Yıkarız' Tehdidi
Diyarbakır'ın Lice İlçesinde operasyona çıkan askeri birlikler Bamitnê Köyü'ne bağlı Reşan Mezrası'nda çobanlarla büyük baş hayvanları uzun namlulu silahlarla taradılar. Olayda 2 büyük baş hayvan telef olurken, askerler köylüleri "Derhal köyü terkedin, yoksa Atatürk zamanını uygularız" diyerek Şeyh Sait döneminde uygulanan katliamı uygulayacakları tehdidinde bulundular. (ANF- 8 Temmuz )
Maraş'ta Alevi Köylerine Koruculuk Dayatması
Türk ordusunun Maraş'ın Pazarcık ilçesine bağlı Alevi köylere zorla koruculuk dayatmasında bulunduğu bildirildi. (ANF- 9 Temmuz )
Silvan'da Askerlerin Çıkardığı Yangın Büyüyor
Diyarbakır'ın Silvan, Lice ve Kulp üçgeninde operasyon düzenleyen asker ve korucuların bir mezrayı ateşe vermeleri ardından oluşan yangın güneye doğru ilerliyor. Köylüler 6 bin dönümlük arazinin yandığını söylediler. (ANF- 9 Temmuz )
İşte JİTEM'in Ağına Düşen 14 Yaşındaki Kızın Hikâyesi
14 yaşındaki Şehnaz Tonğ Karakol komutanları ve JİTEM elemanlarının, annesi ve iki kız kardeşine günlerce uyuşturucu verip, tecavüz ettilerini daha sonra ajanlaştırıp PKK yöneticilerine suikast yapmaları için dağa gönderdiklerini iddia etti. (ANF- 9 Temmuz )
Hrant Dink Cinayetinde Emniyet ve Jandarma Kusurlu Bulundu
TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu bünyesinde Hrant Dink cinayetini araştırmak üzere oluşturulan Alt Komisyon, aylardır sürdürdüğü çalışma sonucunda hazırladığı 180 sayfalık raporunu açıkladı. Alt Komisyon Başkanı ve Ak Parti Bursa Milletvekili Mehmet Ocaktan, raporda, "Hem emniyet teşkilatı hem de jandarma açısından bir ihmalin, kusurun, koordinasyonsuzluğun olduğu sonucuna vardıklarını" söyledi. (ANF -23 Temmuz )
Dersim, Elazığ ve Bingöl'de Askerler Ormanları Ateşe Verdi
Dersim'in Mazgirt, Elazığ'ın Karakoçan ile Bingöl'ün Yayladere, Yedisu ve Kığı ilçeleri kırsalında yer alan ormanlık alanın. askerler tarafından ateşe verildiği iddia edildi. Köylere giriş ve çıkışların da yasaklandığı bölgede, köylülerin yangını söndürmelerine de askerler izin vermiyor. Bölgedeki yangın tüm hızıyla sürüyor. (ANF -29 Temmuz )
Özgür-Der Diyarbakır Şubesi
İnsan Hakları Komisyonu