Özgür-Der Selahattin Eyyubi Konferans Salonunda gerçekleştirilen konferanslar dizisinin beşincisinde Şefik Sevim, "Sorumluluklarımız ve Zaafiyetlerimiz" konulu bir sunum yaptı.
Nurullah Canpolat'ın okuduğu Kur'an'ı Kerimle başlayan program, Eta Pektaş'ın konuşmacının hayatı hakkında verdiği kısa bilginin ardından konferansa geçildi.
Konferansta genel olarak, dağların kabul etmeye yanaşmadığı insanın kabul ettiği sorumluluk, bu sorumluğu yerine getirmeye engel bireysel ve yapısal zaaflarımız ve sorumluluklarımız üzerinde duruldu.
Dağların yüklenemediği sorumluluğu insan yüklendi
Göklerin, yerin ve dağların yüklenmekten çekindiği ve insanın yüklendiği sorumluluğun ne olduğu sorusuna cevap arayarak konuşmasına başlayan Şefik Sevim, kendi durumunu değiştirmedikçe Allah'ın bir toplumun durumunu değiştirmeyeceğini, peygamberlerin unutulan sorumlulukları insanlara hatırlatmak üzere gönderildiklerini, yakınımızdaki insanlardan sorumlu ve kötülüğü düzeltmekle yükümlü olduğumuzu hatırlattı.
Sorumluluğumuzun gereği olarak Allah, insan ve toplumla ilişkilerimizi iyi tutmanın yolunda engel olan zaaflarımıza geçmeden önce, bu zaaflarımızı görebilmenin yolu üzerinde duran Sevim, bunları; istişare, uyarı ve eleştiriye açık olma olarak özetledi.
Bireysel ve yapısal zaaflarımız:
Gedikleri kapatılmayan kalelerin düşmesinin Müslümanların bireysel ve yapısal hüsranını beraberinde getireceği uyarısında bulunan Sevim, bu gedikleri şu şekilde özetledi:
- Birikimlerimizin tekebbüre dönüşmesi…
- Tebliğ geleneğinizin zayıflaması…
- Bireyselliği tetikleyen keyfilikler…
- Disiplin adına duygusal olabilme inceliğini yitirmemiz…
- Sanal âlem girdabımız…
- İtidal ve istikamet sorunu…
- Güven bulanımı…
- Mazeret üretme hastalığımız…
- Dünyevileşme sarsıcı kuşatıcılığı ve bu paralel olarak ahiret ve ölüm duygusunun zayıflaması…
- Ehlileşme ve sıradanlaşma…
- Cezp edicilik ve iticilik…
- Pragmatizm…
- İnşa etmede merhamet sorunu…
- İlişkilerin mekanik, resmi ve bürokratik alanlara hapsedilmesi…
- Yanlış itaat algısı; bireylerin ya iradesizleştirilmesi ya da kabadayılaşması…
- Sorumluluklardan kaçma…
- Yanlış usul ve yöntemler…
- Ümitsizlik ve moralsizlik…
Bireysel ve yapısal sorumluluklarımız:
Sorumluluk duygusunu cenaze namazına benzeten Sevim, yerine getirilmemesi durumunda artacağını ifade ettiği sorumluluklarımızla ilgili olarak ise şu tespitlerde bulundu:
- İnsan olmak sorumlu olmaktır.
- İsabetsiz sonuçlar doğursa bile istişareyi diri tutma…
- Hikmet zemininde birbirimizi uyarma…
- Eleştiriye açık olmak…
- Rabbimizin verdiği imkân ve dinamikleri işlevselleştirme…
- İfsat edici küresel güçlerin kurumsal işleyişlerine aynı tonda direnme…
- Hesabını veremeyeceğimiz söylem ve mantıklardan beri olmak…
- Verimlilik ve ehliyeti esas almak…
- Belli alanlarda ihtisaslaşma…
- Endişe duyma…
- Sade ve mütevazı bir yaşam…
- Merhametin müminler arasında bir hukuka dönüşmesi…
- El emin sıfatını çağımıza taşıma…
- Tecrübeyi sermayeye dönüştürme…
- Ailede mektebi bir gelenek oluşturma…
- İmanda ve ahlakta sebat etme…
- İnancımızı yalanlayacak kurnazlıklardan kaçınma…