İslam'da insanın mahiyeti

Özgür-Der Diyarbakır Şubesinin aylık konferanslar serisinin bu ayki konuğu Prof. Dr. Halis Aydemir idi.

Prof. Dr. Halis Aydemir Diyarbakır Özgür-Der Şubesinde "İslam'da İnsanın Mahiyeti" başlıklı bir sunum yaptı.

Selam ve dua ile konuşmasına başlayan Aydemir, insanoğlunu ciddi anlamda ihtiraslı bir varlık olduğunu ifade etti.

Aydemir insanın yaratılışında zayıflık, kaygı, endişe, ben merkezli korkular, kibir, ihtiras gibi umdeler olduğunu ifade ederek, Kur’an’da insanın “kenut” yani nankör kavramı ile ön plana çıktığını anlattı.

Aydemir "Bizler yaratılışımızda var olan bu kırılganlıkları biliyoruz. Rabbimiz bunları bize tek tek bildiriyor. Bilim de insanı bu yönleriyle tanımlıyor. Ancak bilim, insan bu vasıflarla hareket etmek zorundaymış gibi tanımlarken büyük bir yanılgıya düşüyor. Hatta bilim daha da ileri giderek insanın bu kırılgan yönlerini genetiğe bağlayarak insanı edilgen bir varlık olarak tanımlıyor.” ifadelerini kullandı.

İslam insanı irade sahibi bir varlık olarak tanımlar

Bilimin insanı edilgen bir varlık olarak tanımlanmasının aksine İslam’ın insanı irade sahibi bir varlık olarak tanımladığını ifade eden Aydemir, insanın yazılım ürünü bir varlık olmadığının altını çizdi.

İnsan davranışının genetiğin bir ürünü olmadığını belirten Aydemir, bilimin insanın ruhsal bir varlık oluşunu inkar ettiği için bu denli saçma ve bir o kadar tuhaf bir tanımlama yaptığını belirtti.

Aydemir şöyle devam etti: “Bilim bundan önce de insanı yetiştiği ortamın terbiyesiyle doğrudan şekillenen bir varlık olarak kabul ediyordu. Burada da yine insanı edilgen bir varlık olarak kabul eden bir anlayış söz konusu idi. Bu bakış açısı da yine insanı yanlış konumlandıran bir anlayıştan ileri gelmekte.”

İslam’ın insanı edilgen bir varlık olarak kabul etmediğini, aksine tüm kırılganlıklarına rağmen irade sahibi bir varlık olarak tanımladığını ifade eden Aydemir, insanın zayıf yaratıldığını ancak hırs, ihtiras, öfke, nankörlük, şehvet gibi tüm kırılganlıklarını yönetebilen bir varlık olduğunu ifade etti.

Aydemir konuşmasının devamında insanın tüm kırılganlıkları yönetebilen bir varlık olduğunu lakin buna muvaffak olabilmek için Allah ile sağlıklı bir ilişki kurması gerektiğini altını çizdi.

Aydemir, "Allah’ın kolaylaştırmadığı hiçbir şeyin kolay olmayacağını bilmek zorundayız. Yaratılışımızdan gelen ve bizde kabaran zayıflıkları, Allah'ın desteğiyle kolaylıkla aşabiliriz. Bizler irademizi doğru ve yanlışlar düzleminde yaşıyoruz. Hata yaparak, yanlışlar yaparak, yanlış yönlerimizi görerek ancak son kertede Rabbimize yönelerek, tövbe ederek bu zaafımızı aşabiliriz. Hayat zaten böyle bir şey.” dedi.

Allah’ın ömür tanımını yaptığını ve ömrü “bir insanın öğüt alabileceği kadar yeterli bir adil süre” olduğunu belirten Aydemir, sahip olunan imkan ve nimetlerle iradeyi kullanarak Allah’ın rızasını hedeflemenin gerektiğini vurguladı.

İslam’ın insanı temyiz sahibi bir varlık olarak berirlediğini anlatan Aydemir “İnsan hakikatin perdesini aralayacak imkanlara sahiptir. Sahabelerden Selman-i Farisi’nin uzak diyarlardan Medine’ye gelerek hakikate ulaşması ciddi bir örnektir. İnsanların çoğu hakka ulaşma konusundaki potansiyelini bir tarafa iterek, toplumun dogmalarına göre edilgen bir varlık olmayı tercih eder. İnsanları kahir ekseriyetinin edilgenliği tercih etmesi sebebiyle, bilim de insanı çevresel faktörlerin etkisinde iradesiz bir varlık olarak tanımlamakta ve büyük bir hataya düşmektedir.” dedi.

Allahın herkesi esenlik yurduna çağırdığını ve muhakkak her insana esenlik yurduna yönelme fırsatı verdiğini belirten Aydemir, insanın Cenabı Hak ile canlı irtibatının devam ettiğini, anlama süreçlerinin de yaratanın bizzat Allah olduğunu ve yaratılıştan gelen zayıflıklara rağmen Allah’a doğru bir yol alınması gerektiğini, ne olmak istendiğine nasıl bir yol alınacağına insanların karar verdiğini vurguladı.

Aydemir: “Sonuç olarak bizlerin ne bilimin ifade ettiği gibi genlerimizin ne de çevremizin esiriyiz, bizler kazandıklarımızın esiri irade sahibi varlıklarız.” dedi.

Etkinlikler Haberleri

Gazze’nin çocukları ümmetin itibarını koruyor!
Diyarbakır Özgür-Der Gençlik Çalışmaları başladı
Diyarbakır Özgür-Der’in Aylık Seminerleri "Yükselen Milliyetçilik ve Irkçı Zehirlenme" konusuyla başladı
Diyarbakır Özgür-Der yaz programı sona erdi
ÖZCOŞAR: Hamas siyonizmin ezberini bozdu