Basın açıklamasının metni:
DAĞLICA VE AKTÜTÜN'ÜN HESABINI VERMEYENLERİN, REHİN ALINAN ASKERLERİ CEZALANDIRMAYA HAKKI YOKTUR!
26.12.2009-Diyarbakır
Hakkâri'nin Yüksekova ilçesi Dağlıca (Oramar) bölgesindeki tabur komutanlığına 21 Ekim 2007'de PKK üyelerince düzenlenen, 12 askerin öldüğü, 17 askerin de yaralandığı saldırıdan sonra, PKK tarafından rehin alınan ve Kandil'deki PKK üstlerine götürülen 8 asker, 10 Kasım 2007'de Van Askeri Mahkemesince tutuklanmışlar ve 2 Şubat 2008'de Van Askeri Mahkemesindeki ilk duruşmada tahliye edilmişlerdi. Yaklaşık 2 yıldır yargılanmaları devam eden askerler hakkında açılan dava 25 Aralık 2009 günü sonuçlandı ve 8 askere de hapis cezası verildi.
O dönemde, Taraf Gazetesi'nde yayınlanan, Jandarma İstihbaratı tarafından Genelkurmaya ve yetkili birimlere "ivedi" damgasıyla gönderilen raporda; Dağlıca (Oramar) baskınının 9 gün öncesinden bilindiği, baskının nereden, ne zaman ve nasıl yapılacağının ayrıntılı olarak anlatıldığı açıkça görülmektedir. Baskının önceden bilinmesine rağmen, neden önlenmediği halen izah edilmemiştir. 12 askerin bilerek ölüme gönderildiği iddiası gündemdeyken ve belgelenen bu iddiaların bugüne kadar gereği yapılmamışken, PKK tarafından rehin alınan askerlerin ihanetle suçlanıp yargılanması ve hapis cezasına çarptırılması asla kabul edilemez.
Darbe amacıyla düzenledikleri planların altına bizzat imzalarını atanların, iktidara gelmek için kafes planları yapıp çocukları bombalarla katletmeyi göze alanların yargılanmadığı, sözde ceza vermek amacıyla eline bomba tutuşturduğu erle birlikte 4 askerin ölümüne neden olan teğmenin komik bir cezayla kurtulduğu, Ceylan Önkol'u öldürüp üstüne ailesini terörist ilan edenlerin savcılar tarafından kollandığı bu ülkede; "ölmedikleri için" ihanetle yaftalanan 8 asker için verilen hapis cezaları, hukuk sisteminin adaletten nasibini almadığının ilanından başka anlama gelmemektedir.
Genelkurmay başkanının her fırsatta siyasi açıklamalar yapmasının, TSK ile aynı düşüncede olmayan herkesi tehdit etmesinin oluşturduğu militarist iklimde, dönemin "adalet" bakanının "teslim olmasalardı, keşke ölselerdi" dediği ve askeri bir mantığın egemen olduğu siyasi ortamda, kanla beslenenlerin, kan üzerinden politik hesaplar devşirip milliyetçi hamaseti beslediği bir süreçte, rehin alınan askerlere hapis cezası verilmesi şaşırtıcı değildir.
Bizler Özgür-Der olarak, hayatlarını militarizme kurban vermedikleri için türlü suçlamalar ile siyasi ve medyatik linçe maruz kalan askerlere verilen bu cezaları kınıyoruz. Asıl yargılanması gerekenlerin, Dağlıca ve Aktütün baskınlarını önceden bilip de bunun önüne geçmeyerek, askerleri ölüme yollayıp üstelik bunun hesabını soranlardan hesap sormaya kalkan yüzsüzler olduğunun altını çiziyoruz.
Av. Serdar Bülent Yılmaz
Özgür-Der Diyarbakır Şubesi