Diyarbakır'da faaliyet yürüten İslami STK'lar, Cuma namazı sonrasında Ulu Cami önünde Halep'te yaşanan kuşatmaya dikkat çekmek için kitlesel basın açıklaması düzenledi. Kitlesel basın açıklamasında, gözleri kana bulanmış emperyalistlerin Halep'te direnen halkı abluka altına aldığı belirtilerek, İnsanlık adına hiçbir kural tanımayan bu güçlerin, Suriye'de devam eden insanlık trajedisini daha da ileri taşımak niyetinde olduklarına dikkat çekildi.
Peygamber Sevdalıları, Mustazaflar Cemiyeti, Özgür-Der, Anadolu Gençlik Derneği, Hayat-Der, Dider, İHH Diyarbakır Şubesi, Şafak Der, Memur-Sen Diyarbakır İl Başkanlığı ve bu STK'ların bileşenlerinin destek verdiği kitlesel basın açıklamasını Cemil Cahit Ünsal okudu.
Sık sık tekbirlerin getirildiği basın açıklamasında; Zalimler için yaşasın cehennem, Katil Rusya Suriye'den defol, Kâfir ABD Suriye'den defol, Diyarbakır Halep omuz omuza, Amed'ten Halep'e direnişe bin selam sloganları atıldı.
'Bugün Halep Yanıyor, Yarın zulmedenler yanacak' pankartının açıldığı basın açıklamasında; Susma öfkeni bileyle zalimleri lanetle, Halep Yanıyor dövizleri açıldı.
Basın açıklamasında Suriye şehri Halep'in abluka altına alındığına dikkat çeken Cemil Cahit Ünsal, "Gözleri kana bulanmış emperyalistler ve onların ikiyüzlü işbirlikçileri Suriye direnişinin en büyük kalesini düşürmek için Halep'te direnen halkı ve direnişçileri abluka altına almış durumda. İnsanlık adına hiçbir kural tanımayan bu vahşet güçleri Suriye'de devam eden insanlık trajedisini daha da ileri taşımak niyetindedirler. Sivil halkı muhasara altına alarak Halep'in geçiş koridorlarını kapatan bu insanlık düşmanı zalimler, uluslararası savaş hukukunu hiçe sayarak insani yardımların ulaşmasını engelleyecek kadar acımasız olduklarını bir kez daha gösterdiler." dedi.
Demokrasi ve insan hakları söylemlerinin İslam coğrafyasına politik müdahale aracı olduğunu vurgulayan Ünsal, basın açıklamasına şöyle devam etti:
"Bilfiil şahit olmaktayız ki dünyanın süper kâfirleri ve onların bölgedeki işbirlikçileri bütün güçleriyle altı yıldır Suriye halkı üzerine bomba yağdırmakta ve yüz binlerce insanı katletmektedir. Bütün bu olup bitenler karşısında Birleşmiş Milletler denen kukla kuruluşun büründüğü sessizliği ve zalimlerden yana takındığı tavrı bütün dünya görmüştür. Keza Müslümanlar da artık bilmelidir ki demokrasi ve insan hakları söylemleri söz konusu İslam coğrafyasıysa tam tersine işgal, zulüm ve katliamların bahanesi haline gelerek sömürgecilerin politik müdahale aracı olmaktadır. Bundan dolayı ABD, Rusya ve AB'nin derdinin demokrasi ya da insan hakları olmadığını herkesin bilmesi lazımdır."
Bugün Suriye'de yaşananlara sesiz kalınması durumunda yarın yanacak diğer İslam coğrafyalarına da sessiz kalınacağının uyarısında bulunan Ünsal, "Diğer taraftan bütün baskılara, katliamlara ve zulümlere rağmen özgürlüğü için her şeyini feda eden Suriyeli kardeşlerimiz siyasal olarak takılan bütün maskeleri düşürmüştür. Bu halk Esed'i himaye eden bütün şer güçlerinin maskesini düşürerek adeta dünyaya ders vermiştir. Bugün Suriyeli kardeşlerimiz bütün Müslümanlara hakikati canlarıyla ve ağır bedeller ödeme pahasına da olsa göstermiştir. Biz de buradan bütün Müslümanlara şunu hatırlatmak istiyoruz; her şey bu kadar aşikâr iken politik hesapların arkasına sığınarak zulme sessiz kalırsanız bugün Suriye'yi yakan ateş yarın bütün İslam âlemini yakmaya başlayacak ve size de sessiz kalınacaktır. Bundan dolayı bugün Halep için sesimizi yükseltme zamanı ve kardeşlerimize sahip çıkma günüdür diyoruz."
"Ortadoğu intifadalarında maskesi düşen ABD, Rusya ve AB, İslam toplumlarının kendi iradeleriyle kendilerini yönetmesini hazmetmediğini her seferinde uyguladıkları politikalarla teyit etmektedirler. Bu ikiyüzlü tavırlarını 15 Temmuz darbe girişiminde de net olarak görmekteyiz. Hain darbeye öncülük eden yerli işbirlikçileri için 'Müttefiklerimiz tutuklanıyor ve bu endişeli bir durumdur' diyecek kadar pişkin olan bu ahlaksız müstebitler, insanlık adına utanç verici olan bu tutumlarını artık gizleme gereği bile duymuyorlar. Ve görmekteyiz ki maskeler bir bir düşmekte ve hakikat ortaya çıkmaktadır. Artık batının tutunacak hiçbir dalı yoktur. Sömürge politikaları her geçen gün iflasa doğru gitmekte ve bu durum emperyalist güçleri paniğe sevk etmektedir."
Müslümanların siyasal birlikteliğinin zorunluluğuna da vurgu yapan Ünsal, "Herkes bilmelidir ki bütün bu yaşadıklarımız bizlere bir şeyler anlatmaktadır. Artık İslam'ın yeni şafağında Müslümanlar yeni bir mücadele safhasına girmek üzeredirler. Bu yeni durum için herkes hazır olmalıdır. Sahih ve politik hesaplardan arınmış siyasal bir birlikteliğin oluşması için samimiyetle çalışmak hepimizin üzerine vazifedir." diye belirtti.
Ünsal son olarak, "Bu vesileyle tekrar Suriyeli kardeşlerimizin acılarını paylaştığımızı ve her zaman onlarla olduğumuzu buradan bir kez daha ilan ediyoruz." dedi. (M. Hüseyin Temel-Ramazan Zeren -İLKHA)