Özgür-Der Diyarbakır Şubesi İnsan Hakları Komisyonu tarafından hazırlanan Eylül 2009 İnsan Hakları Raporu; değerlendirme ve bilânço…
ÖZGÜR-DER
EYLÜL 2009 İNSAN HAKLARI RAPORU
"Militarist zihniyetin, bölgede insan hayatına hiç önem vermediğinin, aksine bilerek yaşam hakkına kastettiğinin bir gerçek olduğu; Ceylan Önkol'un vahşice öldürülmesiyle bir kez daha kanıtlanmış oldu."
Giriş
Eylül ayında karşılaştığımız yaşam hakkı ihlali ve hukuksuzluklar bizlere 12 Eylül askeri darbe dönemini hatırlattı. 12 yaşında bir kız çocuğu askeriyeden atılan havan topu mermisiyle katledildi. Soruşturma sürecinde yaşanan skandallar ise cinayetin kendisi kadar kamuoyunun vicdanını yaraladı.
Yıllardır baskı ve işkence iddialarıyla gündemden hiç düşmeyen cezaevleri, bu ay da hem işkence iddialarıyla hem de şüpheli ölümlerle bir kez daha dikkatlerimizi çekmekte. Ayrıca, Ağustos ayı hak ihlalleri raporunda da gündemleştirdiğimiz hasta mahpusların cezaevlerinde ölüme terk edilmesi konusunda devletin ilgili kurumlarının duyarsızlığının devam ettiğini müşahede etmekteyiz. Ergenekon tutuklusu kişilerin hastalık bahanesiyle kolaylıkla tahliye edildiği bir süreçte, ağır ve ölümcül hastalıklarına rağmen birçok mahkûm cezaevlerinde bilinçli olarak ölüme terk ediliyor.
Cezaevlerinin birer ölüm evine çevrildiği ve tüm uyarılara rağmen yetkili kurumların bu ölümlere engel olmadığı bir ortamda, devletin duyarsızlığından cesaret alan kişiler, cezaevlerinde mahkûmlara işkence etmeyi ve kötü muamelede bulunmayı sürdüreceklerdir.
Her ay olduğu gibi bu ay da yurdun değişik yerlerinde ya "kaza" ya da "intihar" denilen birçok şüpheli ölüm olayı meydana geldi. Çoğunlukla askeri kışlalarda ve cezaevlerinde karşımıza çıkan şüpheli ölüm olaylarında bu ay, 3 kişi hayatını kaybetti. Kaygı uyandıran bu ölümlerin sona ermesi için yapılan tüm uyarılara rağmen, askeri kışlalarda ve cezaevlerinde bu tarz şüpheli ölümlerin devam etmesinden endişe duymaktayız.
Kürt Sorununun çözümü için siyasi adımların atılmaya başlandığı bir ortamda, Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ'un Hakkâri gezisi sırasında söyledikleri; sorunun kaynaklarının teşhisi noktasında TSK'nin ne denli lakayt ve duyarsız olduğunun bir beyanı gibiydi. "Siyaset ağalığı" hastalığından bir türlü kurtulamayan ve militarist tahakkümün bekçiliğini yapan Başbuğ, Kürt diline yıllardır uygulanan yasakları ve bu yasaklardan kaynaklanan yığınla zulmü görmezden gelen bir pişkinlikle, anadilin öğrenilmesi konusunda hiçbir engelin bulunmadığını iddia ederek, "Ana babaya, Kürtçe öğretme diyen mi var" sözüyle, anadil eğitiminin sınırlarını ve bu eğitimden ne anladığını ifade etmiş oldu.
Eylül ayında batı illerinde yaşayan Kürtlere yönelik ırkçı saldırılarda gözle görülen bir artış oldu. Ordu'da mevsimlik Kürt işçilerine bıçaklı saldırıda bulunuldu, Balıkesir ve Aydın'da ise Kürtçe müzik nedeniyle Kürtler fiili saldırılara uğradılar. Ankara'nın Polatlı İlçesi'ne çalışmak için giden mevsimlik 2 Kürt işçisi, polis ekibinin yaptığı kimlik kontrolü sırasında polis ekibinin fizikî şiddetine ve polis ekibinin kışkırtması sonucu çevrede bulunanların linç girişimine maruz kaldılar.
Uzun zamandan beridir bölgede birçok insanın ölümüne ve sakatlanmasına neden olan mayın ve patlayıcılar bu ay da dört kişinin ölümüne yol açtı. Kulp, Çukurca, Yüksekova ve Uludure'de; sağa sola döşenen mayın ve patlayıcıların patlaması sonucu dört kişi hayatını kaybetti ve yedi kişi de yaralanarak sakat kaldı. Darbe planları hazırlamak, sivil siyasete her fırsatta müdahalede bulunmakla fazlasıyla meşgul olan TSK; bölgede yaşattığı zulümlerden devşirdiği gücün dokunulmazlığına ve kendisinden hesap sorulmayacağına güvenerek, istediği alana mayın yerleştirmekte istediği alana patlayıcı atabilmektedir.
Ceylan Önkol'u Öldürenler Derhal Yargılanıp Cezalandırılmalıdır!
Militarist zihniyetin, bölgede insan hayatına hiç önem vermediğinin, aksine bilerek yaşam hakkına kastettiğinin bir gerçek olduğu; Ceylan Önkol'un vahşice öldürülmesiyle bir kez daha kanıtlanmış oldu. Diyarbakır'ın Lice İlçesine bağlı Şenlik (Sıpéni) Köyü Xambaz Mezrasında meydana gelen patlamada 14 yaşındaki Ceylan Önkol adlı kız çocuğu feci şekilde parçalanarak hayatını kaybetti.
Görgü tanıklarının ifadeleri, küçük kızın ölüm şekli, patlamanın yeri dikkate alındığında ve olaydan sonra savcılığın ve askeriyenin tavrı hesaba katıldığında; Ceylan Önkol'un, olay yerine yakın olan Tapantepe Karakolundan atılan bir patlayıcıyla öldürüldüğü şüpheleri güçlenmektedir.
Olayın ardından yaşananlar ise en az bu cinayet kadar vahim ve trajiktir. Ceylanın öldüğünü gören köy halkı, muhtarla birlikte ilgili karakola müracaat ederek karakol komutanından olay yerine savcının gelmesini istediklerini ancak savcının "can güvenliği yok" gerekçesiyle olay yerine gelmediğini ifade etmiştir. İddiaya göre bunlarla da yetinmeyen karakol komutanı, kamera ile fotoğraf makinesini muhtara vererek olay yerini görüntülemesini ve cenazeyi karakola getirmesini muhtardan istemiştir.
Küçük kızın ölümünde ihmali olan ve bu cinayeti önemsemeyerek yaşam hakkının kutsallığını hiçe sayan anlayışı lanetliyoruz. Bu cinayeti işleyenlerin ve cinayette rolü olanları korumaya çabalayanların derhal tespit edilerek, toplum önüne çıkarılarak yargılanmaları talebimizi bir kez daha yineliyoruz.
Polise Taş Atmak, Bir Ömre Mal Olmakta!
Raporumuza konu ettiğimiz bir diğer başlık ise çocuk hakları ile ilgili yaşanan ihlaller oldu. Polise taş atmak iddiasıyla gözaltına alınan ve yargılanan birçok çocuk "yasadışı örgüte üye olmamakla birlikte yasadışı örgüt adına eylem yaptığı, yasadışı örgüt propagandası yaptığı" suçlamasıyla yıllarca hapis cezasına çarptırıldı. Sistemin "gücünü" ve "nefretini" çocuklar üzerinden göstermesinden başka anlam taşımayan bu hukuksuz yargılamalar ve cezalandırmalar tüm tepkilere rağmen devam etmekte.
Yüzlerce çocuk özgürlükleri ellerinden alınarak, hem kolluk güçlerinin orantısız güç kullanmasından kaynaklanan fiziksel şiddete maruz kalmakta hem de gencecik yaşta cezaevlerinde çürütülmektedir.
Başörtülü Öğrencilere Kayıt Zulmü!
Bu ay; üniversitelerde 2009-2010 eğitim yılı kayıtlarının başlamasıyla, başörtülü öğrencilerin kayıtlarını yapmak istemeyen, zalim politikalara yardakçılık yapmayı sürdüren üniversite yönetimleri; başörtülü öğrencilerin kayıtlarını engellemekle yetinmeyip başörtülü aileleri de kayıt yerlerine almayarak Allah'ın bu açık emrinden ne denli nefret ettiklerini bir kez daha açıkça göstermiş oldular.
İnancımızın ve kimliğimizin vazgeçilmez bir parçası olan başörtüsüne karşı sistemin beslediği nefret, her geçen gün yeni zulümlerin yaşanmasına neden oluyor. Başörtüsüyle çekilen fotoğrafların ÖSYM tarafından kabul edilmemesi ve sınavlara başörtülü öğrencilerin alınmaması ile yeniden gündeme gelen yasaklar, kayıt sıralarında başörtülü öğrencilerin örtülerini çıkarmaları yönünde "ikna çabalarına" ve bu öğrencilerin sanki büyük bir suç işlemişçesine "özel güvenlik" personelleri tarafından uyarılmasına kadar vardırılmıştır.
Çukurova Üniversitesi'ne başörtüsüyle kayıt yaptırmak isteyen öğrenciler, rektörlük tarafından görevlendirilen özel güvenlikçiler tarafından engellenerek, başörtülerini çıkararak kayıt yapmaları yönünde uyarılara ve telkinlere maruz kalmışlardır. Sinop Üniversitesi'nde ise sabah saatlerinde kapıda hazır bekleyen güvenlikçiler, rektörlüğün emriyle başörtülü öğrencileri içeri almamakla yetinmeyip, öğrencilerin başörtülü yakınlarını da kampüse sokmayarak, başörtüsü zulmünün yol açtığı çılgınlığın bir başka örneğini sergilemişlerdir.
Özgür-Der Diyarbakır Şubesi
İnsan Hakları Komisyonu
EYLÜL 2009 İNSAN HAKLARI BİLÂNÇOSU
YAŞAM HAKKI
Şanlıurfa'da Korucu Saldırısı
11 Eylül 2009'da Şanlıurfa'nın Akçakale İlçesi'nde Akçakale Milli Eğitim Müdürlüğü'nün taşımalı eğitim ihalesine katılmak isteyen Müslüm Şahin (53) ve Hacı Kaya iki polis otosunun koruması eşliğinde ihalenin düzenlendiği binadan ayrılırken geçici köy korucularının silahlı saldırısına uğradı. Saldırıda Müslüm Şahin yaşamını yitirirken Hacı Kaya da yaralandı. (ANF- 11 Eylül)
Lice'de Yargısız İnfaz
28 Eylül 2009'da Diyarbakır'ın Lice İlçesi'ne bağlı Birlik Köyü'nde yaşayan Ceylan Önkol'un (14) jandarma karakolundan açılan ateş sonucu öldüğü ileri sürüldü. Ceylan Önkol'un ölümünün meydana gelen bir patlamadan da kaynaklanabileceği iddia edilirken Lice Cumhuriyet Savcısı'nın "can güvenliğinin olmadığı" iddiasıyla olay yerine gitmediği öğrenildi. (Zaman- 28 Eylül)
CEZAEVLERİ
Cezaevlerinde Baskılar
1 Eylül 2009'da, Kandıra (Kocaeli) F Tipi Cezaevi'nde kalan Sami Özbil'e gönderilen Musa Anter'in "Hatıralarım" adlı kitabıyla mizah dergisi Şarlo'nun cezaevi yönetimi tarafından Sami Özbil'e verilmediği öğrenildi. (atilim.org- 1 Eylül)
Cezaevinde İşkence
4 Eylül 2009'da Kemal Kalkan, Denizli D Tipi Cezaevi'nde bulunan oğlu Yunus Kalkan'ın cezaevinde işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını savunarak Adalet Bakanlığı ve Denizli Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. (nvmsnbc.com- 4 Eylül)
Hasta Tutukluları Görmüyor
Cezaevlerinde yaşanan sağlık sorunlarına her geçen gün bir yenisi daha ekleniyor. Birçok siyasi tutuklu ve hükümlü ağır sağlık sorunları yaşarken, tedavi edilmeleri ve tahliye edilmeleri önündeki engeller ise sürüyor. Kırıkkale F Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan müebbet hapis cezası alan Lokman Akbaba, ağır sağlık sorunlarına rağmen tedavi edilmiyor. Akbaba, yaşadığı sağlık sorunlarından dolayı Cumhurbaşkanlığı'na, Adalet Bakanlığı'na başvurdu ancak herhangi bir sonuç alamayınca bu sefer TTB ve İHD Genel Merkezi'nden yardım istedi. (Gündem- 5 Eylül)
Cezaevinde Akşam Yemeğinden Zehirlenme Olayı Gizli Tutuldu
Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nde kalan tutuklu ve hükümlülerin 7 Eylül 2009'da verilen akşam yemeğinden zehirlendiği 10 Eylül 2009'da öğrenildi. Cezaevi yönetiminin olaya geç müdahale etmesi nedeniyle olayı gizli tuttuğunu, görüşme yaptıkları ailelerine aktaran tutuklu ve hükümlüler, yemekten sonra kendilerinde kusma ve halsizlik belirtilerinin baş gösterdiğini, bazılarının ise kan kustuğunu aktardı. (ANF- 10 Eylül)
Cezaevinde Gardiyan Zulmü
25 Eylül 2009'da Kırıklar (İzmir) 1 Nolu F Tipi Cezaevi'nde kalan Rıdvan Demirhan ve Sait Benek'in aileleriyle yaptıkları görüş sonrasında ayakkabılarının aranmak istemesine Rıdvan Demirhan'ın ve Sait Benek'in itiraz etmesi üzerine kameralar önünde gardiyanlar tarafından dövüldükleri öğrenildi. (atilim.org- 26 Eylül)
Cezaevinde Tecavüz İddiası
Tekirdağ Kapalı Cezaevi'nde kalan F.B.'nin (17), yaşları 12 ile 15 arasında değişen 4 çocuğa koğuş tuvaletinde tecavüz ettiği iddiası üzerine cezaevi savcılığının soruşturma başlattığı 27 Eylül 2009'da öğrenildi. (Radikal- 27 Eylül)
ŞÜPHELİ ÖLÜMLER
Kalp Krizi Geçiren Mahkûm Ölüme Terkedildi!
Tarsus Kapalı Cezaevi'nde bulunan Eyüp Kaçar'ın 14 Temmuz 2009'da geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdiği iddia edildi, fakat olayı gören tanık ifadelerine göre ise Eyüp Kaçar'a tıbbi müdahale yapılmaması nedeniyle Eyüp Kaçar'ın öldüğü 3 Eylül 2009'da öğrenildi. (TİHV- 3 Eylül)
Askerî Hastanede Ölüm
İstanbul'da tutuklu bulunduğu Maltepe Askerî Cezaevi'nden Maltepe Askerî Hastanesi'ne kaldırılan Hüsamettin Kasım'ın 18 Eylül 2009'da kendini asarak intihar ettiği iddia edildi. (Gündem- 27 Eylül)
Cezaevinde Ölüm
Cinayet suçundan Güdül Cezaevi'nde bulunan Ümit Acar'ın (27), cezaevinin lavabosundaki su borusuna kendini asarak intihar ettiği 13 Eylül 2009'da öğrenildi. (Zaman- 13 Eylül)
YARGI ve CEZASIZLIK
Cezaevinde İşkence ve Kötü Muameleye Takipsizlik Kararı
Hakkâri'de 22 Mart 2008'de yapılan Newroz kutlamasında kameralar önünde kolu bükülen ve daha sonra tutuklanan C.E.'nin (12) cezaevinde gördüğü işkence ve kötü muameleye ilişkin olarak C.E.'nin avukatlarının cezaevindeki jandarma erleri ve cezaevi doktoru hakkında yapmış olduğu suç duyurusunun 16 ay sonra takipsizlik kararıyla sonuçlandığı 10 Eylül 2009'da öğrenildi. (ANF- 10 Eylül)
Sakarya L Tipi Cezaevinde İşkence İddiası
Sakarya L Tipi Cezaevindeki bir tutukluya işkence ettikleri iddiasıyla 10 aydan beri tutuklu olarak yargılanan 5 infaz koruma memuru, delil yetersizliğinden beraat etti. (Milliyet- 16 Eylül)
Yargısız İnfaz Davasında Cezasızlık
7 Eylül 2005'te çatışmada ölen yakınlarının cenazelerini karşılamak üzere Siirt'te toplanan kalabalığın arasına giren askerî araçtan G.Y. adlı uzman çavuş ateş açmış ve kafasına isabet eden mermiyle yaralanan Abdullah Aydan yaşamını yitirmişti. G.Y. hakkında açılan davada ise Siirt Ağır Ceza Mahkemesi'nin beraat kararı verdi. Kararın temyiz edilmesi için Yargıtay'a gönderilen dosya için Yargıtay Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun hapis cezası talep etmesine rağmen Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin beraat kararını onamasının ardından dosyanın son temyiz incelemesini Yargıtay Ceza Genel Kurulu yaptı. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun Yargıtay Savcısı'nın itirazını reddedip 18 Mart 2009'da beraat kararını onadığı 22 Eylül 2009'da öğrenildi. (ntvmsnbc.com- 22 Eylül)
F Tipi'nde İşkenceye Takipsizlik Kararı
Kırıkkale F Tipi Cezaevi'ne 2007 yılında yapılan sevkler sırasında hükümlülerin maruz kaldığı işkence ve kötü muamele nedeniyle 66 memur hakkında yapılan suç duyurusunun doktorun verdiği "yaralama var ama basit tıbbî müdahaleyle giderilebilir" raporu sonucu savcılık tarafından takipsizlik kararıyla sonuçlandığı 23 Eylül 2009'da öğrenildi. Karar itiraz eden hükümlülerin avukatlarının talebi ise Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi.(ANF- 23 Eylül)
Kol Kıran Polise Takipsizlik!
Newroz gösterileri sırasında polisler tarafından bükülen kolunda ödem oluşan 15 yaşındaki C.E'nin 'İşkence ve kötü muamele' gördüğü iddiasıyla, Emniyet, askeri personel ve cezaevi görevlileri hakkında yaptığı suç duyuruları takipsizlikle sonuçlandı. (Evrensel- 25 Eylül)
Kasten Adam Öldüren Polis'e Komik Ceza
6 Ağustos 2008'de İstanbul Bahçelievler'de kendisine "laf attığı" gerekçesiyle Cem İnci'yi (22) vurarak öldüren polis memuru Mustafa Atasoy'un yargılandığı dava 25 Eylül 2009'da sonuçlandı. Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada yaraladığı Cem İnci'nin tıbbî yardım almasını engelleyerek ölmesine neden olan Mustafa Atasoy hakkında, "kasten adam öldürme" suçlamasıyla müebbet hapis cezası istenirken mahkeme heyeti, cinayetin "ağır tahrik" altında işlendiğini iddia ederek Mustafa Aksoy'a 10 yıl hapis cezası verdi. Kararı değerlendiren Cem İnci'nin ailesinin Avukatı Ercan Hasan Başoğlu ise, 14 aydır cezaevinde bulunan polis memuru Mustafa Atasoy'un en fazla dört yıl cezaevinde tutulabileceğini söyledi. (Radikal- 26 Eylül)
İşkenceci Gardiyanlar Beraat Etti
Sakarya L Tipi Cezaevi'nde kalan tutuklu ve hükümlülere "işkence yaptıkları" iddiasıyla haklarında soruşturma başlatılan ve dava açılan 5 infaz koruma memurunun "işkence" suçundan Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davanın 16 Eylül 2009'da görülen duruşmasında 5 infaz koruma memuru delil yetersizliğinden beraat etti. (Zaman, 16 Eylül)
MİLİTARİZM
Çaldıran'da Yargısız İnfaz Girişimi
Van'ın Çaldıran İlçesi'ne bağlı Yukarı Cillê (Çilli) Köyü'nde yaşayan ve İran sınırında mazot kaçakçılığı yaparak geçimini sağlayan köylüler, 5 Eylül 2009'da Onur Tepe Karakolu'nda görevli askerler tarafından yakalanıp gözaltına alındıktan sonra işkence ve kötü muameleye maruz kaldıklarını belirttiler.10 Eylül 2009'da ise işkence ve kötü muamele iddialarının ardından köye gelen askerlerin, köylülere ateş etmesi sonucu 5 köylünün yaralandığı öğrenildi. (islahhaber.com- 11 Eylül)
5 İlde Güvenlik Bölgesi Oluşturuldu
Genelkurmay Başkanlığı, Elazığ, Hakkari, Şırnak, Siirt ve Diyarbakır'ın bazı bölgelerinin ''geçici güvenlik bölgesi'' olarak belirlendiğini duyurdu. (haber7- 17 Eylül)
Başbuğ'dan Sınırda İlginç Mesajlar
» Özellikle bu bölgedeki insanlarımız, vatandaşlarımız, Doğu Anadolu dahil olmak üzere ağalardan çekti. (...) Temel sorunlardan bir tanesi de bu halkımızı siyaset ağalarından, terör ağalarından kurtarılmasıdır.
» "Bölünecek miyiz?" diye tedirginlik oluşuyor (...) Bana, "Komutanım ne oluyor?" diye soruluyor. "Ciddiye almayın. Açık oturumları dinlemeyin. Seyretmeyin şu televizyonları" diyorum.
» Kürtçe eğitim diye bir sorun var mı? Ben olduğu kanaatinde değilim. (...) Ana dil anneden babadan öğrenilir. Ana babaya, 'Kürtçe öğretme' diyen mi var? (islahhaber.com- 21 Eylül)
HABER ALMA ve BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ
Atılım Gazetesinin Yayını Durduruldu
11 Eylül 2009'da İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, haftalık yayınlanan Ezilenlerin Sosyalist Alternatifi Atılım Gazetesi'nin 11 Eylül 2009 tarihli sayısının Terörle Mücadele Yasası'nın (TMY) 7/2. maddesi uyarınca toplatılmasına ve gazetenin yayının 1 ay süreyle durdurulmasına; Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi ise 11 Eylül 2009'da gazetenin 5 Eylül 2009 tarihli sayısının TMY'nin 7/2. maddesi uyarınca toplatılmasına karar verdi. (atilim.org- 11 Eylül)
DİHA Muhabirimiz İsmail Eskin Gözaltında
Kahramanmaraş'ta Yurtsever Demokrat Gençlik'in (YDG) HPG'li Derviş Köşker'in mezarı başında düzenlediği anmanın ardından DİHA(Dicle Haber Ajansı) muhabiri İsmail Eskin'in aralarında bulunduğu 11 kişi jandarma tarafından gözaltına alındı. (Gündem- 6 Eylül)
İstanbul'da 8 Kişi Tutuklandı
Atılım gazetesi muhabirleri Tuncay Mat ve Çağdaş Küçükbattal'ın da aralarında bulunduğu 8 kişi tutuklandı. (Gündem- 12 Eylül)
Hakan Tahmaz'a 3 Yıl Hapis Cezası İstemi
KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan'la Kandil Dağı'nda yaptığı röportajı yayınladığı gerekçesiyle haklarında dava açılan Gazeteci Hakan Tahmaz, Birgün Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İbrahim Çeşmecioğlu ve gazetenin imtiyaz sahibi Bülent Yılmaz hakkında 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası istendi. (Gündem- 17 Eylül)
Milliyet Gazetesine 'PKK Propagandası' Davası
Abdullah Öcalan'ın yol haritasına ilişkin, KCK Yürütme Konseyi Üyesi Duran Kalkan'ın Fırat Haber Ajansı'na (ANF) yaptığı açıklamayı haberleştiren Milliyet gazetesi hakkında 'PKK propagandası' yaptığı gerekçesiyle dava açıldı. (Gündem- 16 Eylül)
Tehdit Edilen ve Gözaltına Alınan Gazete Çalışanı
Adana'nın Ceyhan İlçesi'nde, gazete dağıtımı yapmaması için kolluk güçleri tarafından ölümle tehdit edildiğini savunarak 17 Eylül 2009'da İHD Adana Şubesi'ne başvuran Azadiya Welat Gazetesi çalışanı Mehmet Sait Özbadem 19 Eylül 2009'da gözaltına alındı. (atilim.org- 19 Eylül)
'Sayın' Dediğini Yazdı Yargılandı
İskenderun'da PKK Lideri Abdullah Öcalan için 'sayın' ifadesinin kullanıldığı DTP'nin basın toplantısını haberleştiren Demokrat İskenderun gazetesi sahibi Ersen Korkmaz 'suç ve suçluyu övmek'ten yargılanıyor. (Gündem- 22 Eylül)
Demokratik Açılım Gazetesi'nin Yayını Durduruldu
Günlük Gazetesi'nin 22 Ağustos 2009'da bir ay süreyle kapatılmasının ardından 26 Ağustos 2009'da yayınlanmaya başlayan Demokratik Açılım Gazetesi'nin 22 Eylül 2009'da yayınlanan 29. sayısında yer alan "Cenaze Törenleri Mitinge Döndü" başlıklı haberde "yasadışı örgüt propagandası yapıldığı" iddiasıyla Demokratik Açılım Gazetesi 22 Eylül 2009'da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bir ay süreyle kapatıldı. (Radikal- 23 Eylül)
Yürüyüş Dergisi Toplatıldı
Yürüyüş'ün 20 Eylül 2009 tarihli 194. sayısında yer alan haberlerde "yasadışı örgüt propagandası yapıldığı" ve "suçun ve suçlunun övüldüğü" iddialarıyla 20 Eylül 2009'da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından derginin 194. sayısının yayının bir ay süreyle durdurulduğu ve derginin 194. sayısı hakkında toplatma kararı alındığı 23 Eylül 2009'da açıklandı. (yuruyuş.com- 23 Eylül)
İstanbul'da 2 DİHA Muhabiri Gözaltına Alındı
Dicle Haber Ajansı (DİHA) İstanbul muhabirlerinden Safiye Alagaş ve Uygar Gültekin, haber takibi sırasında gözaltına alındı. (Gündem- 28 Eylül)
İŞKENCE ve KÖTÜ MUAMELE
Adıyaman'da Polis Dayağı
6 Eylül 2009'da Adıyaman'da, sivil polis memuru K.A.'nın, Adıyaman Emniyet Müdürlüğü'ne ait otomobille Adıyaman Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi'ne girmesini "park etmenin yasak olduğu" gerekçesiyle engelleyen üniversitenin özel güvenlik görevlisi Bedir Targün (27) ile polis memuru K.A. arasında çıkan kavgada K.A.'nin Bedir Targün'ü darp ettiği öğrenildi. Olayı doğrulayan Adıyaman Emniyet Müdürü Mehmet Bilici, polis memuru K.A. hakkında soruşturma başlatıldığını bildirdi. (ntvmsnbc.com- 6 Eylül)
Batman'da Korucu Saldırısı
12 Eylül 2009'da Batman'da geçici köy korucularıyla Akça Köyü'nde yaşayan M.Ş. ile R.Ş. arasında çıkan tartışmanın kavgaya dönüşmesi sonucu R.Ş. ve M.Ş.'nin saklandığı akaryakıt istasyonuna rastgele ateş eden geçici köy korucuları, 5 kişiyi darp ederek ve silahla vurarak yaraladı. (Radikal- 13 Eylül)
Tuğluk ve Sadak Tartaklandı
Abdullah Öcalan'ın yol haritasının açıklanması talebiyle önceki akşam Siirt'te yapılmak istenen meşaleli yürüyüşe polis müdahale etti. Polis DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk ve Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak'ı da tartakladı. (Evrensel- 14 Eylül)
Adana'da Gözaltında İşkence
Adana'nın Seyhan İlçesi'nde 13 Eylül 2009'da bir markete molotofkokteyli attıkları iddiasıyla gözaltına alınan 7 kişiden K.B. (18), götürüldükleri Şakirpaşa Karakolu'nda polis memurlarının yapılan suçlamaları kabul etmeleri için gözaltına alınan 7 kişiye işkence ve kötü muamele yaptıklarını belirterek 17 Eylül 2009'da İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi'ne başvurdu. (yeniozgurpolitika.com- 18 Eylül)
Ankara'da 'Ajanlık' Teklifini Reddeden İşçiye Polis Tehdidi
18 Eylül 2009'da İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi'nde bir basın toplantısı düzenleyen Sincan İşçi Derneği üyesi Çağrı Gedik, sivil polis otosuna zorla bindirildiğini ve ajanlık yapmasını kabul etmediği takdirde kendisine ve ailesine her şeyin olabileceği yönünde tehdit edildiğini savundu. (atilim.org- 18 Eylül)
Muş'ta Kavgaya Karışan Yurttaş, Jandarma Tarafından Sopayla Dövüldü
26 Eylül 2009'da Muş'un Malazgirt İlçesi'nin Konakkuran Beldesi'ne bağlı Bahçe Köyü'nde iki aile arasında çıkan kavgaya jandarma ekiplerinin müdahalesi sırasında bir uzman çavuşun, Ali Öztürk'ü sopayla dövdüğü öğrenildi. Kafasına aldığı darbelerle yaralanan Ali Öztürk'ün Muş Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı belirtildi. (Evrensel- 28 Eylül)
Malatya'da Karakolda İşkence ve Kötü Muamele
28 Eylül 2009'da Malatya'da Yürüyüş Dergisi'nin satışını yapan Malik Özkoca ve Sevda Kurban gözaltına alındı. Dergi hakkında toplatma kararı olduğu gerekçesiyle gözaltına alınan 2 kişinin tutuldukları Sümer Karakolu'nda işkence ve kötü muameleye maruz kaldığı ve Malatya Devlet Hastanesi'ne kaldırıldıkları ileri sürüldü. (halkinsesi.tv- 28 Eylül)
SORUŞTURMA, GÖZALTI ve TUTUKLAMALAR
Antalya'da Barış Günü Yürüyüşüne Müdahale
Antalya'da 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde meşaleli yürüyüş yapmak isteyen gruba polis ekiplerinin biber gazı ve basınçlı suyla müdahale etmesi sonucu 20 kişi gözaltına alındı. (Zaman- 2 Eylül)
Gösteri ve Yürüyüş Yasasına Muhalefete 15 Ay Hapis Cezası
2008 yılının Ekim ayında Batman'da düzenlenen bir gösteriye katıldığı gerekçesiyle 29 Haziran 2009'dan beridir tutuklu bulunan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Batman Şubesi üyesi Süleyman Şimşek, "2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet ettiği" iddiasıyla 4 Eylül 2009'da Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 15 ay hapis cezasına çarptırıldı. (batmanpostasigazetesi.com- 6 Eylül)
Cenaze Törenine Katıldıkları Gerekçesiyle 32 Kişi Göz Altına Alındı
Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, 8 Eylül 2009'da sabaha karşı 5:30'da, Atılım Gazetesi ve Bilim Eğitim Estetik Kültür Sanat Araştırmaları Vakfı çalışanlarıyla Ezilenlerin Sosyalist Platformu ve Sosyalist Gençlik Derneği üyelerinin İstanbul, İzmir, Ankara, Diyarbakır, Bursa, Malatya, Çanakkale, Tunceli'de bulunan evlerine ve bu kurumların bürolarına baskın düzenledi. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin, 16 Temmuz 2009'da yaşamını yitiren Yazar Kutsiye Bozoklar'ın (Işık Kutlu) 19 Temmuz 2009'da Karşıyaka Mezarlığı'nda düzenlenen cenaze törenine katılanlar hakkında aldığı baskın kararı sonucu 32 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. (ozgurradyo.com- 8 Eylül)
ESP'ye Operasyon: 30 Gözaltı
Ezilenlerin Sosyalist Platformu'na 8 ilde operasyon düzenlendi, 30 kişi gözaltına alındı. Operasyonun gerekçesinin Atılım Gazetesi Yazarı Işık Kutlu'nun cenazesine katılmak olduğu iddia edildi. (Evrensel- 9 Eylül)
Yüksekova'da Ev Baskını: 9 Gözaltı
Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde bir eve yapılan baskında Yüksekova Belediye Meclis Üyesi Abdulhalik Özdel ile 8 yakını gözaltına alındı. (Gündem- 12 Eylül)
Diyarbakır'da 19 DTP'li Gözaltına Alındı
Diyarbakır'da DTP Kadın Meclisi'nin partilerine yönelik başlatılan operasyonları protesto etmek için düzenlediği yürüyüşün ardından aralarında DTP ilçe yöneticilerinin de bulunduğu 19 kişi gözaltına alındı. (Gündem- 17 Eylül)
Yazar Devrim Sevimay'a ve Hülya Avşar'a Soruşturma Açıldı
Milliyet Gazetesi Yazarı Devrim Sevimay'ın sanatçı Hülya Avşar'la "demokratik açılım" sürecine ilişkin yaptığı ve 24–25 Ağustos 2009'da Milliyet Gazetesi'nde yayınlanan röportajla ilgili olarak Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı 22 Eylül 2009'da Hülya Avşar ve Devrim Sevimay hakkında "halkı kin, nefret ve düşmanlığa tahrik ettikleri" gerekçesiyle TCK'nin 216. maddesi uyarınca soruşturma açtı. (Milliyet- 23 Eylül)
Slogan Atmanın Cezası 1 Yıl Hapis
1 Mayıs 2005'te Şanlıurfa'da düzenlenen İşçi Bayramı kutlamasında "yasadışı slogan attıkları" iddiasıyla yargılanan Mehmet Eroğlu ve Muhittin Sürmeli'nin davası sonuçlandı. 23 Eylül 2009'da Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasında Mehmet Eroğlu ve Muhittin Sürmeli "yasadışı örgüt propagandası yaptıkları" iddiasıyla Terörle Mücadele Yasasının 7/2. maddesi uyarınca 1'er yıl hapis cezasına çarptırıldı. (Günlük- 25 Eylül)
İstanbul'da IMF'yi Protesto Eden 4 Kişi Göz Altına Alındı
İstanbul'da 6–7 Ekim 2009'da yapılması düşünülen IMF ve Dünya Bankası toplantılarını protesto eden gruba müdahale eden polis ekipleri 4 kişiyi gözaltına aldı. (ntvmsnbc.com- 27 Eylül)
Güler Zere'nin Tedavi Edilmesini İsteyen TAYAD Üyeleri Göz Altına Alındı
29 Eylül 2009'da İstanbul'da kanser hastası hükümlü Güler Zere'nin tedavi edilmesi için tahliye edilmesi amacıyla Galata Kulesi'ne pankart asan TAYAD üyesi 4 kişi gözaltına alındı. (Gündem- 29 Eylül)
KÜRT SORUNU
Polise Taş Atmak, Bir Ömre Mal Olmakta!
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 18 Ekim 2008'de Diyarbakır'a yaptığı ziyareti protesto etmek için Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde düzenlenen gösterilerde kolluk güçlerine "taş attıkları" iddiasıyla yargılanan Osman Acu (19) ve Mehmet Selim Bağana'nın (20) karar duruşması 3 Eylül 2009'da Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Mahkeme heyeti Osman Acu'ya "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet ettiği" ve "yasadışı örgüte üye olmamakla birlikte yasadışı örgüt adına eylem yaptığı" suçlamalarıyla 10 yıl 5 ay hapis cezası verdi. Mahkeme heyeti Mehmet Selim Bağana'ya da Osman Acu'ya verilen cezaların yanı sıra "yasadışı örgütü propagandası yaptığı" suçlamasını da ekleyerek 11 yıl 3 ay hapis cezası verdi. (Zaman- 3 Eylül).
Anayasa Der ki: Parklara Kürtçe İsim Vermek 'Genel Ahlak'a Aykırı!
Diyarbakır'da Kayapınar Belediyesi'nin, yeni açılan 5 parka verdiği "Rojbin', "Roni", "Sosin", "Bezar", "Roşan" adları ile kültür merkezine verdiği "Cigerxwin" adı Kayapınar Kaymakamlığı tarafından onaylanmadı.
Kayapınar Kaymakamlığınca 1 Eylül 2009'da belediyeye gönderilen yazıda, adres ve numaralandırmaya ilişkin yönetmeliğin 24. maddesi hatırlatılarak yazıda mahalle, sokak, cadde, bulvar, meydan ve benzeri yerlerin adlarının, Anayasanın temel ilkelerine, yürürlükteki mevzuata, genel ahlaka aykırı, ayrımcılığa ve bölücülüğe yol açabilecek nitelikte olamayacağı, bu yerlere çirkin, müstehcen ve gülünç adlar konulamayacağı ifade edildi. (Radikal- 4 Eylül)
Hülya Avşar'a 'Kürt Açılımı' Soruşturması
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, demokratik açılım çalışmaları ile ilgili sözleri nedeniyle sanatçı Hülya Avşar hakkında "Halkı kin, nefret ve düşmanlığa tahrik ettiği" gerekçesiyle soruşturma açtı. (Yeni Şafak- 22 Eylül)
Hawar Bebeğim Hawar!
Türkiye'de 'Kürt açılım'ı tartışıladursun Kürtlere yönelik yasaklar sürüyor. Önceki yıllarda birçok kez gündeme gelen isim yasaklamalarına bir yenisi de Dersim'den eklendi. Yeni doğan çocuğuna Hawar Kendal ismini vermek isteyen Yılmaz ailesi, Dersim Nüfus Müdürlüğü'nün yasağına takıldı. 2 aylık çocuğuna nüfus cüzdanı almak isteyen anne Helin Gültekin Yılmaz, Nüfus Müdürlüğü'nden isimde 'W' harfi bulunduğu gerekçesiyle ret yanıtı aldı. (Gündem- 22 Eylül)
MAYIN ve PATLAYICILAR
Kulp'ta Meydana Gelen Patlama Sonucu 1 Kişi Hayatını Kaybetti
4 Eylül 2009'da Diyarbakır'ın Kulp İlçesi kırsalında meydana gelen patlamada Mahsun Bayram (18) yaşamını yitirdi. (Gündem- 4 Eylül)
Kulp'ta Mayın Patlaması Can Aldı
11 Eylül 2009'da Diyarbakır'ın Kulp İlçesi'nde önceden döşenmiş mayının patlaması sonucu Masum Teyin (15) yaşamını yitirdi, Mehmet Teyin yaralandı. (Zaman- 11 Eylül)
Mayın Çukurca'da 1 Can Aldı
22 Eylül 2009'da Hakkâri'nin Çukurca İlçesi'nde önceden döşenmiş mayının patlaması sonucu Ömer Seven (65) yaşamını yitirdi. (ntvmsnbc.com- 22 Eylül)
Cizre'de Mayın Patlaması
18 Eylül 2009'dea Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde meydana gelen mayın patlaması sonucu Kemal Çiftçi (16) yaralandı. (Milliyet- 18 Eylül)
Yüksekova'da İşyerinde Patlama
23 Eylül 2009'da Hakkâri'nin Yüksekova İlçesi'nde bulunan bir iş merkezinde meydana gelen patlamada Harun Batmaz, Emre Özdemir, Muhittin Çiftçi ve Erkan Çiftçi yaralandı. (ntvmsnbc.com- 23 Eylül)
Şırnak'ta Yola Döşenen Mayının Patlaması Sonucu Bir İşçi Hayatını Kaybetti
27 Eylül 2009'da Şırnak'ın Uludere İlçesi'nde önceden döşenmiş mayının işçileri taşıyan kamyonun geçişi sırasında patlaması sonucu Fikret Güvercin yaşamını yitirdi, İsmail Ataman ise yaralandı. (Yeni Şafak- 27 Eylül)
KAYIPLAR ve FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER
Cizre'de Topraktan Faili Meçhuller Fışkırıyor
3 Eylül 2009'da Şırnak'ın Cizre İlçesi'ne bağlı Basisk (Kuştepe) Köyü yakınlarında yol yapım çalışması sırasında iki insana ait olduğu tahmin edilen iskelet bulunduğu bildirildi. İskeletlerin yan yana gömülü bulunduğu ve yanında kadın giysileri, puşi ile yöresel kıyafet bulunduğu öğrenildi. Cizre-İdil karayolundaki Kuştepe Köyü'nde 16 Mart 2009'da Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla başlatılan kazı çalışmalarında da 20 kemik parçası bulunmuştu. (ntvmsnbc.com- 3 Eylül)
Yüksekova'da Faili Meçhul Cinayet
24 Eylül 2009'da Hakkâri'nin Yüksekova İlçesi'nde boş bir arazide Sadullah Kaya'ya (30) ait olduğu tespit edilen ve 3 mermi izinin olduğu bir ceset bulundu. Peranis (Bağdaş) Köyü'ne bağlı Slort (Ericik) Mezrası'nda yaşayan Sadullah Kaya'nın ölümüyle ilgili soruşturma başlatıldığı öğrenildi. (yuksekovahaber.com- 25 Eylül)
'Oğlumu JİTEM öldürdü, üzeri örtüldü'
İzmir Özel Koruma Bölüğü'nde askerlik yaptığı sırada, nöbet tuttuğu garajda ölü bulunan Piyade Er Vahit Uzun'un ailesi davayı Avrupa'ya taşıdı. Baba 'Oğlumu JİTEM öldürdü, üzeri örtüldü' iddiasında. Şanlıurfalı Er Ali Yüksel'in ailesine, çocuklarının ölümü için önce "şehit", ardından "intihar" en sonunda da "kaza" dendi. Ailenin başvurusu üzerine mahkeme ayrıntılı soruşturma istedi. (Taraf- 25 Eylül)
ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ
ESP Bursa Şubesi'ne Polis Baskını
31 Ağustos 2009'da Bursa'da Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP) bürosuna polis ekiplerinin düzenlediği baskın sonucu ESP üyeleri Hıdır Aslan, Hasan Çağın ve Fatma Coşkun gözaltına alındı. (atilim.org- 31 Ağustos)
Ankara'da DTP Parti Binasına Saldırı
4 Eylül 2009'da Ankara'da Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) Keçiören İlçe Örgütü'nün binasına kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından düzenlenen taşlı saldırı sonucu binada maddi hasar meydana geldi. (Gündem- 5 Eylül)
İstanbul'da ESP Bürosuna Taşlı Saldırı
21 Eylül 2009'da Ezilenlerin Sosyalist Platformu'nun (ESP) İstanbul'un İkitelli İlçesi'nde bulunan bürosuna düzenlenen taşlı saldırı sonucu büroda maddî hasar meydana geldiği öğrenildi. (atilim.org- 22 Eylül)
Maltepe'de DTP Binası Kundaklandı
22 Eylül 2009'da İstanbul'un Maltepe İlçesi'nde bulunan Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) ilçe binası kimliği belirsiz kişiler tarafından kundaklandı. Yangın sonucu binada maddî hasar meydana gelirken yangın sonrası binaya gelen polis ekibinin, DTP'nin ilçe yöneticilerine haber vermeden binada arama yaptığı ve bazı malzemelere el koyduğu ileri sürüldü. (Gündem- 23 Eylül)
IRKÇI SALDIRILAR
Ordu'da Kürt İşçilere Saldırı
Şanlıurfa'dan Ordu'nun Ünye İlçesi'ne bağlı Kiraztepe Köyü'ne çalışmak için giden mevsimlik 5 Kürt işçi, alacaklarını istedikleri için köylülerin saldırısına uğradıklarını iddia etti. Saldırıda işçilerden Abbas Karabulut'un kafasından ve sırtından aldığı bıçak darbeleriyle yaralandığı belirtildi. (ANF- 13 Eylül)
Balıkesir'de Kürt İşçilere Saldırı
Şanlıurfa'dan Balıkesir'in Balıklı Köyü'nde bulunan bir fabrikaya çalışmak için giden 15 Kürt işçi, köylülerin saldırısına uğradıklarını iddia etti. Saldırıda 2 işçinin yaralandığı ve Balıkesir Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı belirtildi. (atilim.org- 19 Eylül)
Düğünde Kürtçe Müzik Çalan Aileye Saldırı
Çanakkale'nin Biga İlçesi'nde 22 Eylül 2009'da yapılan bir nişan töreninde Kürtçe müzik çalan aile, aşırı sağcı bir grubun saldırısına maruz kaldı. Saldırıda 15 kişinin yaralandığı öğrenildi. (atilim.org- 23 Eylül)
Aydın'da Kürtlere Linç Girişimi
Aydın'a bağlı Kardeşköy'de oturan Kürtler, dün akşam Hemê Heci konseri dönüşünde, muhtar ve köylülerin saldırısına uğradıklarını belirterek, saldırıda iki kişinin yaralandığını kaydetti. (Gündem- 23 Eylül)
Ankara'da Mevsimlik Kürt İşçileri Polis Tarafından Dövüldü
Şanlıurfa'dan Ankara'nın Polatlı İlçesi'ne çalışmak için giden mevsimlik 2 Kürt işçinin, 21 Eylül 2009'da polis ekibinin yaptığı kimlik kontrolü sırasında polis ekibinin fizikî şiddetine ve polis ekibinin kışkırtması sonucu çevrede bulunanların linç girişimine maruz kaldığı öğrenildi. Daha sonra gözaltına alınarak Polatlı Polis Merkezi'ne götürülen işçilerden M. Emin Toy, elleri kelepçeli olduğu halde polis memurları tarafından dövüldüğünü savundu.
İşçilerden M. Emin Toy'un (23) kolunun, Adem Birden'nin (26) ise bacağının kırıldığı belirtilirken "görevli polis memuruna mukavemet ettikleri" iddiasıyla M. Emin Toy ile Adem Birden'in haklarında suç duyurusunda bulunulduğu öğrenildi. (yeniozgurpolitika.com- 26 Eylül)
KİŞİ ÖZGÜRLÜĞÜ ve GÜVENLİĞİ
'Kahraman Polisler' Hamallara Cop ve Biber Gazıyla Saldırdılar!
9 Eylül 2009'da Şanlıurfa'da trafikte bir polis otomobili önlerinde el arabasıyla ilerleyen ve hamallık yapan 3 kişiden hızlı gitmelerini istedi. Araçta bulunan 3 kişilik polis ekibinin, el arabasının yüklü olması nedeniyle hızlı ilerleyememesinden dolayı Osman Kıtmir, Muhammet Kıtmir ve Ahmet Kıtmir'den kimliklerini göstermelerini istemesi üzerine polis memurlarıyla hamallar arasında tartışma çıktı. Tartışmanın şiddetlenmesi üzerine polis ekibi 3 hamalı ve onlara destek veren 2 esnafı biber gazı sıkıp ve copla dövdükten sonra gözaltına aldı. (Radikal, 10 Eylül)
Kimliği Belirsiz Kişilerin Darp Ettiği İtalyan
2002 yılından beridir Diyarbakır'ın Kulp İlçesi'nde yaşayan İtalyan Aldo Canestrari'nin, Diyarbakır'dan aracıyla hareket ettikten sonra kimliği belirsiz kişiler tarafından durdurulduğu, başına çuval geçirilerek dövüldükten sonra eşyalarının gasp edildiği 16 Eylül 2009'da öğrenildi. (Taraf- 16 Eylül)
Mülteci Kampına Coplu ve Biber Gazlı Müdahale
18 Eylül 2009'da Kırklareli'nde bulunan Gazi Osman Paşa Barınma ve Kabul Merkezi'nde çıkan yangının ardından çıkan olaylara kamp yetkilileriyle polis ekiplerinin coplu ve biber gazlı müdahalesi sonucu 7 mültecinin yaralandığı açıklandı. (TİHV-20 Eylül)
ÇOCUK HAKLARI
Çocuk Yuvasında Şiddet Davası
Malatya 0–6 Yaş Çocuk Yuvası'nda kalan çocuklara şiddet uyguladıkları iddiasıyla haklarında dava açılan 17 bakıcının yargılanmasına 8 Eylül 2009'da Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Mahkeme heyeti eksik evrakların tamamlanması ve kararın açıklanması için bir sonraki duruşmayı 12 Kasım 2009'a erteledi.
Malatya'da 2005 yılının Ekim ayında, yuvadaki çocuklara şiddet uygulandığına ilişkin gizli kamera görüntülerinin bir televizyon kanalında yer almasının ardından 17 bakıcı hakkında "eziyet" suçundan dava açılmıştı. (Zaman- 8 Eylül)
Bir Çocuk Daha Tutuklandı
Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde dün gözaltına alınan 15 yaşındaki A.K., polise taş attığı gerekçesiyle çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. (Gündem- 13 Eylül)
Taş Atan Çocuklar Ağır Cezalarla Mahkûm Ediliyor
16 Mart 2009'da Adana'da düzenlenen protesto gösterisinde, kolluk güçlerine "taş attıkları" iddiasıyla yargılanan M.S. (16), V.S. (16), E.B. (17), M.Ç. (15) ve İ.A.'nın (14) karar duruşması 10 Eylül 2009'da Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Mahkeme heyeti 5 çocuğa "yasadışı örgüte üye olmamakla birlikte yasadışı örgüt adına eylem yaptığı" suçlamasıyla 7'şer yıl 6'şar ay, "yasadışı örgüt propagandası yaptıkları" suçlamasıyla 1'er yıl hapis cezası verdi. 5 çocuğun 7'şer yıl 6'şar ay olan hapis cezası 4'er yıl 2'şer aya indirilirken 1'er yıl olan hapis cezası da 3000 TL para cezasına çevrildi. (islahhaber.com- 14 Eylül)
Mahkûm Olan Çocuk
22 Mart 2008'de Van'daki Newroz kutlamasında kalabalık bir polis ekibinin coplu saldırısına maruz kalan ve uzun süre tedavi gören M.K.'nin (16) 30 Mart 2009'da katıldığı seçim kutlaması nedeniyle M.K. hakkında açılan dava sonuçlandı. "Yasadışı örgüt propagandası" yaptığı iddiasıyla TMY'nin 7/2. maddesi uyarınca yargılanan M.K.'ye 15 Eylül 2009'da Van 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada 6 ay 20 gün hapis cezası verildi. (yeniozgurpolitika.com- 15 Eylül)
Gösterilere Katılan 5 Çocuk Gözaltına Alındı
Adana'nın merkez Yüreğir İlçesi Koza ve Anadolu mahallelerinde gösterilere katıldıkları gerekçesiyle 5 çocuk İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından gözaltına alındı. Adana İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, Koza ve Anadolu mahallelerinde evlere baskın düzenledi. Baskınlarda M.Ç, R.A., S.D., D.Y. ile ismi öğrenilemeyen bir çocuk gözaltına alındı. Mahallede yapılan gösterilere katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alındıkları belirtilen çocukların, emniyette tutuldukları öğrenildi. (Gündem- 30 Eylül)
DÜŞÜNCEYİ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ
DTP'li Tuğluk Hakkında İnceleme
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, "Demokratik süreç tıkanırsa, Kürtler ayrılmayı bile tartışmaya başlayabilir" diyen Demokratik Toplum Partisi (DTP) Diyarbakır milletvekili Aysel Tuğluk hakkında inceleme başlattı. Tuğluk'un dokunulmazlığının kaldırılması için fezleke hazırlanacağı bildirildi. (Vakit- 13 Eylül)
TİHV Başkanına Dava
Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi Başkanı Nur Birgen, bu göreve getirilmesini "sadakatinin ödülü" olarak değerlendiren Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur'a ve ifadenin kullanıldığı 22 Temmuz 2009'da yapılan röportaja yer veren gercekgundem.com adlı haber sitesinin yayın yönetmeni Barış Yarkadaş'a hakkında "kendisine yayın yoluyla hakaret edildiği" gerekçesiyle Şebnem Korur'un ve Barış Yarkadaş'ın Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 125. maddesi uyarınca cezalandırılmaları için Kadıköy Cumhuriyet Savcılığı'na başvurdu. Nur Birgen, Ergenekon Davası sanıklarına tahliye edilmelerini sağlayacak rapor verdiği, F Tipi Cezaevlerinde yatan Wernicke Korsakoff sendromuna rastlanan tutuklu ve hükümlüler için aksi yönde raporlar verdiği gerekçesiyle eleştiriliyordu. (bianet.org- 3 Eylül)
Yasaklanan Afiş
12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'ni protesto mitinglerini duyuru amaçlı Özgürlük ve Dayanışma Partisi'nin (ÖDP) hazırladığı afişi, Ankara Valiliği'nin afişin Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 301. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle yasakladığı 4 Eylül 2009'da öğrenildi. (Radikal- 4 Eylül)
Toplatılan Kitap
Eksen Yayıncılık tarafından basılan "Parti Değerlendirmeleri–4" adlı kitabın İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından toplatıldığı 5 Eylül 2009'da öğrenildi. Mahkeme kararında kitapta "yasadışı Türkiye Komünist İşçi Partisi'nin (TKİP) propagandası yapıldığını" iddia etti. (kizilbayrak.net- 5 Eylül)
TOPLANTI ve GÖSTERİ ÖZGÜRLÜĞÜ
Uşak'ta İşçi Eylemine Müdahale
5 Eylül 2009'da Uşak'ta işten çıkartılan işçilerin Cumhuriyet Meydanı'nda yaptıkları eyleme polis ekiplerinin müdahale etmesi sonucu bir kişinin yaralandığı bildirildi. (cnnturk.com- 5 Eylül)
Antalya'da Meşaleli Yürüyüş'e Polis Müdahalesi
Antalya'da 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde meşaleli yürüyüş yapmak isteyen gruba polis ekiplerinin biber gazı ve basınçlı suyla müdahale etmesi sonucu gözaltına alınan 24 kişiden Mehmet Kılıç, Hakan Kılıç, Mustafa Kılıç, M. Zülfü Dinçer, Zeynel Çelen, Hamza Kahraman, Mehmet Alak, Veysi Özçakan, Mehmet Emin Fasulye, Diyadin Alak, İlyas Alak, Fuat Soysal, Mahmut Erüs, Erhan Erüs, Dilşat Babat "yasadışı örgüt propagandası yaptıkları" suçlamasıyla 5 Eylül 2009'da tutuklandı. (Gündem- 5 Eylül)
Ankara Valiliği, Kenan Evren'i Protesto Etmeyi 'Yasak'ladı
12 Eylül 1980 Askerî Darbesi'nin uygulayıcısı Kenan Evren'in tedavi gördüğü Gülhane Askerî Tıp Akademisi'nin (GATA) önünde Kenan Evren'i protesto etmek amacıyla Özgürlük ve Dayanışma Partisi'nin (ÖDP) 10 ve 11 Eylül 2009'da saat 10:00 ile 19:00 arasında yapmak istediği "Vicdan Nöbeti"ni Ankara Valiliği 8 Eylül 2009'da yasakladı. (Birgün- 8 Eylül)
Siirt'te Protesto Gösterisine Polis Müdahale Etti
13 Eylül 2009'da Siirt'te DTP üyelerinin DTP'ye yönelik gözaltı uygulamalarını protesto etmek için yaptığı yürüyüşe polis ekiplerinin "yürüyüşün izinsiz olduğu" iddiasıyla müdahale etmesi sonucu çıkan arbedede DTP üyesi 9 kişiyle 4 polis memuru yaralandı. (ntvmsnbc.com- 13 Eylül)
Niğde'de Altın Madenini Protesto Eylemine Müdahale
16 Eylül 2009'da Niğde'de siyanürle altın madeni işletmek isteyen Niğde İl Genel Meclisi'ni protesto eden gruba polis ekiplerinin biber gazıyla müdahale etmesi sonucu biber gazından etkilenen 50 kişi Niğde Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. (Evrensel- 17 Eylül)
Adana'da 16 Kişi Gözaltına Alındı
Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Dayanışma ve Kültür Derneği'nin (MEYA-DER) Diyarbakır'da düzenleyeceği yürüyüş için Adana'dan yola çıkan grupta bulunan 16 kişi gözaltına alındı. (Gündem- 25 Eylül)
İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ
Üniversiteler Başörtüsü Zulmü İle Açıldı
2009-2010 eğitim-öğretim dönemi için 9 bin 500 öğrencinin kaydının yapılacağı Çukurova Üniversitesinde üniversite yönetimi tarafından adeta başörtülü avı başlatıldı. Bu seneki kayıtlarda da her sene olduğu gibi başörtü krizi yaşandı. Kayıt esnasında öğrenciler onar kişilik guruplar halinde Balcalı Kampüsü nde hizmet veren Öğrenci İşleri Kayıt Merkezi ne çağrıldılar. Bu öğrencilerden başörtülülerin ayrılmasını isteyen üniversitenin özel güvenlikçileri, başörtülüler için özel olarak kurulan kabinlere giderek başlarını açmalarını aksi takdirde kayıtlarının yaptıramayacaklarını söylediler. (habergunluk.com – 01 Eylül)
Sinop Üniversitesi'nde Başörtüsü Zulmü
Türkiye'nin tüm üniversitelerinde olduğu gibi Sinop Üniversitesi'nde de yeni kayıtlar, 1 Eylül itibarıyla başladı. Üniversitenin Fen Edebiyat Fakültesine kayıt yaptırmak isteyen kız öğrenciler üniversite yönetimin tarafından başörtülü oldukları gerekçesiyle okula alınmadı. Sabah saatlerinde kayıt için bazı öğrencilerden başörtülülerin ayrılmasını isteyen üniversitenin özel güvenlikçileri, öğrencilerin başlarını açmadığı takdirde kayıt yaptıramayacağını dile getirildi. Başörtülü yakınlarını da kampüse almayan güvenlik görevlileri, kız öğrencilere başörtüsünü çıkarmadıkları sürece kayıtlarının yapılmayacağını bildird. (Milli Gazete – 02 Eylül)
Sakallı Öğretmen Göreve Başlatılmadı
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, öğretmen olarak atanan Mehmet Nafi Aksoy, sakallı bir şekilde İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne evrakı ile başvurarak göreve başlamak istediğini belirtti. Aksoy'un başvuru esnasında sakallarının uzun olmasından dolayı kılık kıyafet yönetmeliğine uymadığı gerekçesiyle, göreve başlama işlemleri yapılmadı. (haber7.com - 24 Eylül)
Özgür-Der Diyarbakır Şubesi
İnsan Hakları Komisyonu