Basın açıklamasının tam metni:
Gazze Direnişini Selamlıyor, Savaş Suçlusu İsrail'in Derhal Yargılanması Gerektiğini Hatırlatıyoruz!
Bugün 27 Aralık, insanlık tarihinin utanç sayfalarına kara harflerle yazılan vahşi bir katliamın yıl dönümü. Bugün aynı zamanda; havadan, denizden ve karadan kuşatmaya alınmış, en alçak yöntemlerle yok edilmeye çalışılan bir halkın onurlu ve destansı direnişinin yıl dönümü.
Hatırlanacağı üzere; 27 Aralık 2008 tarihinde, Siyonist İsrail, Gazze'yi bombardımana tabi tutmuş, 22 gün süren saldırılar sonucu 1500'e yakın kardeşimizi katletmişti. On binlerce ev, okul, hastane vb. binaları bombardımanlar sonucu yerle bir edilmişti. Tüm bunlara rağmen; Hamas ve İslami Cihad mücahidleri başta olmak üzere, Gazze halkı muazzam bir direniş sergileyip, adını "Furkan Savaşı" koydukları bu direniş sonucu işgalci Siyonistlere teslim olmamışlardı.
Papatya biçenler, fosfor bombaları gibi yasaklı bombalarla binlerce insan katledilmiş ve on bilerce Gazzeli yaralanıp sakat kalmıştı. Çocuk, kadın, yaşlı demeden, barbarlığın ve vahşiliğin en iğrenç uygulamalarıyla bu katliama imza atan Siyonist devletin, Gazze'ye dönük ambargosu savaşın üzerinden bir yıl geçmesine rağmen halen devam etmekte. Gazze'ye girişlere izin verilmemekte ve Gazze halkı tüm dünyanın gözü önünde ilaç, gıda vb. gibi temel ihtiyaçlardan tamamen mahrum bırakılmakta.
Bilindiği üzere, İsrailli katillerin, 4 Ocak'ta Zeytun bölgesinde yarısı çocuk 110 Filistinliyi bir binaya kilitleyip 24 saat sonra top ateşiyle 33′ünü katlettiğinin ortaya çıkmasının ardından, Birleşmiş Milletler, söz konusu olay üzerine İsrail'in savaş suçu işlediğini itiraf etmiş ve soruşturma talep etmişti. Aynı zamanda savaşın ardından, BM İnsan Hakları Komisyonunun hazırladığı ve İsrail'in savaş suçlusu ilan edildiği Goldstone raporu BM Genel Kurulunda görüşülmüş, 5 Kasım'da kabul edilmişti.
Ayrıca Gazze katliamının mimarlarından olan İsrail Dışişleri eski bakanı Tzipi Livni 14 Aralık 2009'da İngiltere'de bir mahkeme tarafından alınan kararla savaş suçlusu ilan edilmiş ve hakkında tutuklama kararı çıkarılmıştı. Mahkemenin bu kararı sonrası İngiltere gezisini iptal eden Livni'den, bizzat İngiltere başbakanı hiç vakit kaybetmeden özür dilemişti. Tüm bunlar göstermektedir ki, Siyonist İsrail'in savaş suçlusu olduğu gerçeği her yönüyle belgelenmişken, İsrail'in değil de, halen Gazzeli kardeşlerimizin ambargolarla cezalandırılması, dünyanın adaletten ve insanlıktan uzak olduğunun en önemli göstergelerindendir.
Gazze'ye yapılan saldırının ardından, Davos'ta yapılan görüşmeler esnasında canlı yayında, Türkiye başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'e çok sert tepki göstermiş ve "siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz" diyerek İsrail'in katil bir devlet olduğunu açıkça ima etmişti. Fakat Davos sonrası yaşananlar Erdoğan'ın bu çıkışının gereklerini yerine getirmediğini, bilakis İsrail'le olan ilişkilerin devam edeceğini vurgular nitelikteydi. Nitekim BM İklim Konferansı Zirvesi nedeniyle Kopenhag'da bulunan Abdullah Gül'ün İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres ile görüşmesi İsrail'le geçmişten gelen ilişkilerin süreceği anlamına gelmektedir.
Evet, her şeye rağmen Gazze'ye uygulanan ambargo ve kuşatma halen sürmekte, Gazze halkı direnişi tercih ettiği için tüm dünyanın gözü önünde cezalandırılmaktadır. Son olarak Avrupa'dan yola çıkan ve Gazze'ye giden "Filistin'e Özgürlük Konvoyu"nun Mısır'a giremeyişi, konvoya Arap ülkelerinin zorluklar çıkarması, Mısır'ın Gazze'ye girişlere müsaade etmeyişi, Mısır hükümetinin gazzeyle olan sınırına utanç duvarı örme girişimi; sadece Siyonist İsrail'in değil, Siyonizme boyun eğen birçok kesimin bu günahın ortağı olduğu gerçeğini açıkça ortaya koymaktadır.
Bizler, Gazze Direnişinin yıl dönümü nedeniyle Gazzeli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu hatırlatıyor ve Gazze Direnişini selamlıyoruz. Gazze halkına reva görülen ambargonun bir an evvel kaldırılması gerektiğini belirterek, savaş suçlusu katil Siyonist devletle kurulan tüm ilişkilerin sonlandırılmasını ve savaş suçlusu İsrail'in Cenevre Konvansiyonu'na göre yargılanıp cezalandırılmasını talep ediyoruz.
Ay-Der, Anadolu Gençlik, Diyanet-Sen, Diğ-Der, Özgür-Der, Eğitim-Bir-Sen, Mustazaf-Der, Memur-Sen, Sağlık-Sen, Enerji-Bir-Sen, Can Suyu, Mazlumder, Kültür-Memur-Sen, Birlik-Haber-Sen, İlim ve Ahlak, İnsan ve Erdem, Toç-Bir-Sen, Dicle Fırat Diyalog Grubu, Diyarbakır İnsani Yardım Derneği, Gönül Köprüsü Derneği, Özerk Diyanet-Sen, Şura-Der, İkra-Der, İlim-Der, Cami-Der, Ulaştırma Memur-Sen, Bayındır Memur-Sen, Köy-Der, Huder, Hizmet-Der, İhya-Der, Sahabe-Der, Hayat-Der, Islah Hareketi, İrşad-Der, Öğ-Der, Müsiad