Züleyha Eliaçık konunun öneminin her geçen gün arttığını vurgulayarak; doğru pratikleri ortaya koyabilmenin öncelikli yolunun yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim'in doğru, sahih okunmasıyla ancak mümkün olabileceğinin altını çizdi. Ve şöyle devam etti;
Rabbimiz bizleri kadınlar ve erkekler olarak iki cinsten yaratmayı takdir etmiştir ve yaratılışımızla beraber bizlere çeşitli sorumluluklar yüklemiştir. Sorumluklarımızın kadın ve erkek olarak farklı yaratılmışlığımızla ilgili olanları zannedildiği gibi kullukla ilgili olan sorumluluklarımız değildir. Bilakis Yüce Rabbimiz bizlerin yani kadınların ve erkeklerin birbirlerine olan üstünlüklerinin ancak kulluk bilinci ve takva yarışıyla olabileceğini Yüce kitabımız Kuran'ı Kerim'de bizler bildirmiştir. Öyleyse bizim sorumluluklarımızdaki farklılıklar bu dünyaya ait olan işlerle ilgilidir diyebiliriz.
Yani kadının anne olması, yemek ya da temizlik yapması biz kadınların, İslami kimliğimizin yüklediği sorumluluklarla ilgili yapabileceklerimize birer engel olarak görülmemelidir. Bunlar Allah rızası gözetilerek yapılmaya çalışılırsa aynı zamanda birer ibadete dönüşecektir.
Ekonomik yapımız, eğitim durumumuz ya da v.s. sebepler istediğimiz gibi olmasa da biz Müslüman kadınların yaptıkları hiçbir şey değersiz algılanmamalıdır. Kabiliyetlerimiz ve farklılıklarımızla kendimizden ürettiğimiz, ortaya koyduğumuz çabalarımız asla basite indirgenmemelidir. Çünkü Yüce Rabbimiz, zerre kadar yapılan iyiliğin mükâfatıyla bizleri müjdelemektedir. Ve bizlere Allah Rızası için yapılan çabaları basitleştirmemeyi öğretmektedir.
Müslüman kadının her geçen gün kulluğundan kaynaklanan sorumluluklarıyla gelişmesi, bunun için çaba sarf etmesi ve çevresindekileri de geliştirmeye çalışması Müslüman erkeğinkinden farklı değildir.
Bu bağlamda kendimize gerek geleneğin gerekse de gündemde olanın yani modanın iyi ve güzel olanlarını Kuran'la ters düşmediği sürece alıp, faydalanabiliriz. Ancak; kadını Müslüman kadına dönüştüren vahyi ölçüler ve bu ölçülerin pratikleştirilmesidir. Bu ölçülerin dışında kalan tercihlerimiz bizler için amaç değil ancak birer araçtır.'
Seminer soru-cevap ve dinleyicilerin katılımlarıyla sona erdi.