Özgür-Der Çorum Şubesi 2011-2012 dönemine ait konferanslarına devam ediyor. Bu haftaki konferansı “İslam Düşüncesinde Tarih Perspektifi” konu başlığı ile Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Kelam Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Evkuran sundu.
Tarih bilgisinin sosyal, siyasal ve ekonomik bir çok alanda etkisinden bahsederek konuşmasına başlayan Prof. Dr. Mehmet Evkuran, tarihi konuşmanın hakikati konuşmak ve kimliği sorgulamak anlamına geldiğini belirtti.
İslam tarihinin ilk dönemlerinde yaşanmış bazı olaylara atıfta bulunarak değerlendirmelerde bulunan Evkuran, Hz. Peygamber (AS) hayatta iken yaşanmış sorunların çözümü daha kolayken, vefat ettikten sonra sorunların ve çözümün yapısal problemlere yol açtığına değindi.
Hz. Peygamber(AS)’in vefatından sonraki süreçte yaşanlara atıfta bulunarak tarihin aslında bir iktidar mücadelesi de olduğunu hatırlatan Evkuran, bu süreçte yaşanları asabiyet düşüncesinin kurumsallaşması olarak görmek gerektiğine ve bu anlamda mezheplerin çıkışında politik sebeplerin göz ardı edilemeyeceğine, itikadi ve fıkhi bir yapılanmanın dışında mezheplerde örtük bir politik yapının varlığına da dikkat çekti.
Kerbela olayı özelinde insan zihinde yaşatılan olayların günümüze kadar olan etkilerini vurgulayarak konuşmasını sürdürün Evkuran, Bedir Savaşının birleştirici özelliğinin yanında, Cemel ve Sıffin gibi olayların ise toplumu nasıl tam ortadan ikiye ayırdığından bahsetti. Hakikatin tarihin baskısından kurtarılmasının sağlıklı bir din anlayışı ve sağlam bir tarih bilinciyle mümkün olduğunu vurguladı.
Kuran’ı Kerim ayetlerinden ve kıssalardan örnekler vererek konuşmasına sürdüren Evkuran, Allah’ın bu anlamda seyirci değil taraf olduğunu, ayetlerden ve kıssalardan da anladığımız kadarıyla inanlara özgüven sağlamayı ve geçmişten gelen yanlış düşünceleri de bu süreç de tasfiye etmeyi amaçladığını söyledi.
Tarih düşüncesinin oluşumunda cebr/dehr, sahabe idealizasyonu ve içtihad farklılıkları gibi üç ana faktörün varlığından bahseden Evkuran, insan iradesini yok sayan cebir anlayışını ve sahabe tanımını irdeledi ve içtihadın önemine değindi.
İslam tarihinde yaşananlara ve özellikle iktidar sahiplerinin yaptıklarının halk nezdinde meşrulaştırmasında cebir düşüncesinin etkilerine değinen Evkuran, insan iradesi yok sayan bir İslam düşüncesinin olamayacağını, tüm halkı ilgilendiren kamusal icraatların şeffaflık ilkesi gözetilerek gerçekleştirilmesi gerektiğini belirtti. Yanlış kader anlayışının ve getirdiği İslam düşüncesinin sömürüye yatkın edilgen bir zihniyete dönüştüğünü ve sömürgecilere davetiye çıkarttığından bahsetti. Müslümanların bu anlamda yaşanmış tarihi olaylara sorgulayıcı bir tarzda ve özeleştiri yapabilecek bir zihinle yaklaşması gerektiğinin önemini vurgulayarak konuşmasını tamamladı.
Program soru cevap ve karşılıklı görüş alış verişlerinin ardından sonra erdi.