Basın açıklamasının tam metni:
KAOSU AMAÇLAYAN TÜM SALDIRILARI LANETLİYORUZ
Geçtiğimiz günlerde Kızıltepe ve Diyarbakır-Sur'da sivil ölümleriyle neticelenen ve dün de Batman-Diyarbakır üç yol mevkiindeki Trafik Denetleme Amirliği'ne bomba yüklü araçla gerçekleştirilen eylemlerle bölgede tam bir savaş havası estirilmektedir. 1'i çocuk 2'si sivil toplam 7 kişinin katledildiği, çoğu sivil 40'tan fazla insanın da yaralandığı bu tür saldırılar ile Kürtler adına savaştığını iddia edenlerin başta Kürtler olmak üzere tüm sivilleri, karanlık bir ateş çemberinde yaşamaya mahkum etmektedir. Coğrafyamıza kan, kaos ve katliamları bir kader olarak dayatanların aslında küresel emperyal güçler olduğu bilinmektedir. Sadece içerdeki partnerleri değişmektedir.
Son günlerde sivil yerleşim alanlarında peş peşe yapılan bu tür menfur saldırıların başta Kürtler olmak üzere tüm topluma dünya cehennemini yaşatmaktan öte hangi amaca hizmet ettiğini kimse sorgulayamıyor. Çocuk, kadın, sivil veya yaşlı kimseyi ayırt etmeyen bomba yüklü araçlarla yapılan bu tür alçakça eylemlerin savunulabilir ve izah edilebilir bir tarafının olmadığını artık başta Kürtler olmak üzere herkes görmelidir. Son bir yılda Kürt il ve ilçelerinde hendek siyasetiyle insanları evlerini terk etmeye zorlayan eve döndüklerinde de virane evlerden başka bir şey bulamayan halka, zalim zihniyetin reva gördüğü bu yıkım sorgulanmadıkça Dürümlü katliamı, Kızıltepe, Sur/Ongözlü köprü ve üçyoldaki son saldırılar gerçekleştirilmeye devam edecektir.
Kürtler PKK'nın şiddetini artırdığı terör eylemlerine karşı duruşlarını, aynı amaca hizmet eden darbecilere karşı 15 Temmuz direniş hattına verdikleri destekle gösterdiler. Paradigmanın değişmeye başladığı bu süreçte Türkiye yeniden inşa ediliyor ve Kürtler de bu inşanın ortağı olma kararlılığını ortaya koydular. Bu süreçte şiddetle aralarına koyacakları mesafe ve inşa sürecine verecekleri destek oranında yeni Türkiye'nin kurucu unsurlarından biri olmuş olabilecekler.
İşin acı olan bir diğer yönü de temel yaşam hakkından, temel insan haklarından sürekli bahseden kuruluş veya şahıslardan ne Dürümlü katliamını, ne de sivil yerleşim alanlarında masum insanların hayatını karartan bu tür saldırıları kınayabilecek yüksek perdeden bir tepki ne hikmetse duyulamamaktadır. STK'lar arasında zulüm kimden gelirse gelsin adil bir şekilde tüm haksızlıklara çifte standartsız ses çıkarabilecek bir mekanizma geliştirilmiş olsaydı, halka bu acılar bu kadar kolay yaşatılamayacaktı.
Bu katliamlarda hayatını kaybeden herkese Allah'tan mağfiret, yaralılara acil şifalar dilerken, menfur saldırıların son bulması dileğiyle katilleri lanetliyoruz.
Ramazan ÇELİKAL
Özgür Der Batman Şube Başkanı