''Hz. Salih ve Semud Kavmi''

​​​​​​​Akhisar Özgür-Der temsilciliğinde pandemi sartları nedeniyle ara verilen seminer programları tekrar başladı.

Yeni dönemin ilk programı ''Hz.Salih ve Semud Kavmi '' başlığıyla Katip Çelebi Üniversitesi öğretim üyesi Murat Kayacan tarafından gerçekleştirdi.

Kayacan sözlerine Kur'an kıssalarının inananlar için ibret ve örnek olması açısından önemli olduğunu belirterek başladı. Kayacan özetle şunları anlattı:

Suriye ve Hicaz arasındaki Hicr bölgesinde yaşamış olan Semud kavmini, şirke ve Allah’ın ayeti deveye karşı zulme sapma konusunda, Salih peygamber uyardı: “Semud kavmine de kardeşleri Salih'i (gönderdik). O, onlara şöyle dedi: 'Ey kavmim! Allah'a kulluk edin. O'ndan başka ilahınız yoktur. Size Rabbinizden açık bir belge geldi. Şu Allah'ın devesi sizin için bir mucizedir. Onu kendi haline bırakın Allah'ın toprağında otlasın ve ona bir kötülükte bulunmayın. Yoksa sizi acıklı bir azap yakalar.” (Araf, 7: 73). Toplumlar, peygamberlerini aciz bırakmak üzere ondan olağanüstü bir şey getirmesi talebinde bulunurlar. Talepleri karşılanır da inkârlarını sürdürürlerse azaba uğrarlar. Salih peygamber, bu yasaya dikkat çekmektedir. Ayette “Allah'ın devesi” denilerek devenin Allah’a ait olduğunun vurgulanması, onun kamuya ait olduğunu, dolayısıyla zarar verilmemesi gerektiğini ima etmektedir.

Kur’an, Hz. Muhammed’in (s) daveti nedeniyle Mekke’de yaşanan anlaşmazlığa adeta Semud kıssası üzerinden dikkat çeker: “Andolsun ki ‘Allah'a kulluk edin!’ demesi için Semud kavmine de kardeşleri Salih'i gönderdik. Hemen birbirleriyle çekişen iki zümre oluverdiler.” (Neml, 27: 45). Mekke’de de “bir olan Allah’a” davetin hemen ardından insanların bir kısmı inanmış bir kısmı ise hakikati inkâr etmişti.

Programın sonunda sorulan soruların cevaplanması ile program sona erdi...

Etkinlikler Haberleri

Akhisar Özgür-Der'den Kur'an öğrencilerine ziyaret
Akhisar’da "Aklın diktatörlüğü: Kemalizm" konuşuldu
Akhisar’da ''Muhafazarlık ve İslam” konuşuldu
Akhisar Özgür-Der’den Kur’an kursu öğrencilerine destek
Toplumsal kimlik ve hayat tarzlarında bulanıklaşma