"Ahlaki Yozlaşma ve Çözüm Arayışları" başlığını taşıyan sunumunda, Güler Akdal özetle şunları anlattı:
"Ahlak; insanın yaratılışından gelen hususiyetler, Kur'an ve sünnette sınırları çizilen, insanların iyiliğini ve mutluluğunu hedefleyen kaidelerin, kuralların hayata geçirilmesiyle kazanılan iyi ve güzel davranışların bütünüdür. Ahlak, hem düşünce hem de eylemdir. Düşünce boyutu; doğru ve yanlışın, iyi ve kötünün ne olduğunun bilinmesi, eylem boyutu ise; doğru diye bilinen şeyleri hayata geçirebilme kudretidir.
İnsanın ahlaki oluşum süreci, ana kucağında başlar. Aile ortamında hakim olan değerler, çocuğun ruhuna ve karakterine ağır ağır nüfuz eder. Ailenin yanı sıra, yakın akraba ve arkadaş çevresi, tv ve benzeri yayın araçları, okuldaki eğitim süreci de kişinin ahlaki oluşumunda etkili olmaktadır.
Toplumda ahlaki yozlaşmanın nedenlerine bakacak olursak başlıca sebebin bireysel yozlaşma olduğunu görürüz. İnsanın yozlaşmasının arkasında ise; tasavvur ve aklın yozlaşması vardır, duygu kirliliği vardır. Sosyal ve ahlaki yapımız ne yazık ki dünden bugüne doğru büyüme gösteren ciddi zaafiyetlerle karşı karşıyadır. Yolsuzluk, kapkaç, fuhuş, uyuşturucu, alkol ve kumar alışkanlığı gibi toplumu bitiren sosyal problemlerin artışında ahlaki yozlaşmanın önemi büyüktür. Günümüzde insanlar modern olmak adına daha fazla tüketmeye, daha fazla tüketmek içinse daha fazla çalışmaya, daha fazla para kazanmaya zorlanmaktadır. Bunun sonucunda ise, gittikçe zayıflayan aile ve akrabalık ilişkileri, bakıcı elinde ya da kreşlerde annesinden uzak büyüyen mutsuz ve doyumsuz çocuklar, annelikten gittikçe uzaklaşan ve her geçen gün dişiliğiyle ön planda olmaya çalışan kadınlar ortaya çıkmaktadır."
Konuşmacı, çözüme yönelik olarak şu önerilerde bulundu:
Müslümanların Allah'a inançlarıyla kendi ilişkilerini baştan aşağıya sorgulamaları gerekir.
İyiliği emredip kötülüğü engelleme emrini hayata geçirmeliyiz.
Kıldığımız namazın bizi kötülüklerden alıkoyması gerekmektedir.
Vahy okulunun öğrencisi olmalıyız.
Güzel ahlakla insanlara örnek olmalıyız.
Yanlış içerikli tv programlarını ve kanallarını protesto etmeliyiz.
Gençlerimizi ve çocuklarımızı kuşatıcı alternatif eğitim programları üretmeliyiz."
Seminer programı dinleyenlerin katkılarının ardından sona erdi.