Adem Özköse’nin dört yıldır Şam‘da yaşıyor olması nedeniyle direnişi çok iyi gözlemlemiş, görüşmeler, röportajlar sonucu elde ettiği bilgilerden oluşan bir sunum gerçekleştirdi. Samimi bir söyleşi havasında geçen seminerde şunlar söylendi;

Arap Baharının Suriye’ye uğramayacağını düşündüklerini bunun nedeninin ise Suriye dikta rejiminin çok zalim ve acımasız olduğunu halkı korkutup sindirdiğini öyle ki el-muhaberat (istihbarat) örgütü korkusundan dolayı insanların Esad ailesini ve yönetimi eleştiremediği, ceza evine alınanlardan ailelerinin yıllarca haber alamadığını hatta ölümlerinden dahi haber olamadıklarını vurgulayarak konuya giren ÖZKÖSE bu duruma rağmen başlayan Suriye direnişi ve direnişçileri ile ilgili şunları söyledi;

Direnişi çocukların ve gençlerin başlattığını, diğer coğrafyalardaki direnişlerden etkilenerek duvarlara EŞ’ŞAB YURİD İSKADE’N NİZAM ( halk rejimin düşmesini istiyor), yazısını yazan çocukları okul müdürünün şikayeti üzerine çocukları tutuklayan Beşar yönetimi inanılmaz işkenceler yapıyor çocuklardan ölenler oluyor. Direnişin sembolü olan 13 yaşındaki Hamza El–Hatib işkence sonucu şehid edilmiştir bu durum halkı sokağa döktü özellikle gençleri.

Dera’da gençlerin direniş sonucu sokaklara dökülen halkın üzerine ateş açıldı ölenler yaralananlar oldu, şehidlerini defneden halkın üzerine ateş açılması sonucu yeni şehidler verildi. Şehid verdikçe korkularından sıyrılan halk protestolarını daha da kitleselleştirdiler. Dera’da başlayan direniş Humus, Hama, İdlib, Kamışlı ve Şam’ın varoşlarına kadar yayıldı. Suriye’de örgütlü bir yapı olmadığı halk arasında direnişin komutanının Allah olduğu vurgulanmakta. Fakat gençleri yönlendiren orta kuşak akademisyenler var direniş grubları camiilerden ve internet üzerinden direnişi örgütlemeye çalışıyorlar haklarında söylenen ABD, İsrail ilişkisi bir iftiradır. Bedel ödemeyi göze almış daha özgür bir ortam için direnen bir halk var Suriye’de.

Farklı direniş gruplarından ve farklı isimler telafuz edilse de direnişin lokomotifi Müslüman gençlerdir. Müslüman vicdanı gereği direnişe sahip çıkmamız gerek biz sahip çıkar isek batı müdahale edemez. Bir Müslüman olarak Nato müdahalesiyle kardeşlerimizin özgürleşmesini istememiz mümkün değildir. Müslümanların kanının akıtıldığı zulum ve işkencenin doruğa çıktığı dikta Baas rejiminin yıkılması için direnen kardeşlerimizin yanında yer almamız, Müslüman vicdanı gereği olduğu altını çizen ÖZKÖSE sorulan soruları cevaplandırdıktan sonra Mora ve Nepal’li Müslümların mücadelerini ve gözlemlerini paylaşarak sunumunu tamamladı.