İHH’nın çağrısı ile Mısır Halkıyla Dayanışma Platformu tarafından organize edilen Mısır Halkıyla dayanışma programlarının ikincisi yine Sakarya Kent Meydanında binlerce Sakaryalının katılımı ile gerçekleştirildi.

Hep birlikte kılınan yatsı namazının ardından Haksöz Dergisi Yazarı Hamza Türkmen bir konuşma yaptı. Konuşmasına “Tebbet yeda ebu lehebin tebbet yeda ebu lehebin (ellerin kurusun ebu Leheb) diyerek başlayan Türkmen Mısır’da yaşanan gelişmelerle Müslüman Kardeşlerin tarihin seyrini değiştirdiğini Mısır’da Müslüman Kardeşlerin ortaya koyduğu direnişin kendiliğinden olmadığını birdenbire olmadığını derin tarihi kökleri olduğunu ortaya konan direnişin yolunun Cemaleddin Afganilerin Muhammed Abduhları Reşit Rızaların Seyyid Kutubların ve Seyyid Kutub’un genç arkadaşı Muhammed Bedii’lerin yolu olduğunu vurguladı.

“Size sesleniyoruz ey ABD ey AB ey Rusya ey Çin ey İsrail siz Mısır’da yaşananlara darbe diyemediniz. Ve ey İran sen de darbe diyemedin. Ve ey Suudi Amerika sen darbeye destek verdin.”diyerek konuşmasını sürdüren Türkmen Mısır’da yaşananların üç şekilde sonuçlanabileceğini belirtti. Birincisi Uhud kimi sonuçlanabilir yani yenilgi ile son bulabilir. İkincisi Hendek Savaşı gibi sonuçlanabilir yani olay ortada kalabilir her iki taraf da yenilmez veya galip gelmez. Üçüncüsü de Bedir gibi sonuçlanabilir yani bizim temennimiz olduğu gibi bizim de yakarışımız olduğu gibi sizin de yakarışınız olduğu gibi zaferle sonuçlanabilir.

Konuşması sık sık tekbirlerle kesilen Hamza Türkmen Sakaryalıları ayağa kaldırarak Rabia işareti eşliğinde  “Tebbet yeda ebu lehebin” diyerek İhvan’ı selamlamalarını istediğinde tüm meydanın hep bir ağızdan   “Tebbet yeda ebu lehebin” diye haykırması ve ardından tekbirler getirmesi ve Kelime-i Tevhidi söylemeleri meydanda coşkunun zirveye çıktığı andı.

Daha sonra söz alan Gazeteci Yazar Abdurrahman Dilipak “diyorlar ki çok fazla insan öldü siz Allah’tan daha mı merhametlisiniz? Diyorlarki çok kan döküldü size ne oluyor ki. Şehid olmaktan korkmayın şehidler berekettir her bir şehid hayata gözlerini yumarken en az bin insanı ölümüyle diriltiyor   diyerek konuşmasına başladı.

Kur’an’ı terk ettiğimizden beridir bir şeylerin ters gittiğini fakat bu Ortadoğu intifadaları ile tarihin tersine döndüğünü toplumların tekrar özlerine döndüğünü ve meydana gelen bu intifadaların yeni bir medeniyetin işaretleri olduğunu vurgulayarak konuşmasını sürdüren Dilipak direniyorsunuz da ne oluyor diyenlerin şeytanın kulları olduğunu şahitlik kavramını anlayamadıklarını söyledi.

Konuşması esnasında sık sık tekbirler getirilirken “uyan diren özgürleş”  “ tevhid adalet özgürlük” sloganları atıldı.

Program Mustafa Aydın'ın yaptırdığı duanın ardından sona erdi.