Özgür-Der Üniversite Gençliği 'İlkeler ve Hareket'i Konuştu
Özgür-Der Üniversite Gençliği tarafından düzenlenen kitap forumunda ‘İlkeler ve Hareket’ kitabı konuşuldu.
Özgür-Der Üniversite Gençliği'nin aylık olarak düzenlediği kitap forumlarının sonuncusunda Ekin Yayınları'ndan toplu çalışma olarak çıkan 'İlkeler ve Hareket' kitabı Sevra Türkmen ve Erkam Beyazyüz tarafından değerlendirildi. İlk konuşmacı Sevra Türkmen kitabın yayınlanma amacı ve yayınladığı ortamdan söz ederek konuşmasına başladı. Kitabın Kuran merkezli mücadelenin ve Muhammedi sünnetin aydınlatılması amacıyla içinde bulunduğumuz toplumu, tarihi ve insanı anlamada İslami açıdan yol gösterici nitelikte olduğunu söyledi. Kitap kaleme alınırken açık kimlikli ve eleştiriye açık olunmasının değerli olduğunun altını çizen Türkmen istişari zeminin bu yolla sağlanabileceğini belirtti.
Kitabın ilk konusu olan İslami kimlik meselesini ele alan Türkmen kimliğimizin cahili sistemler tarafından kuşatılmaya çalışıldığını ve İslami kimliğini netleştiremeyen kişinin birey ya da sürü olarak kalacağını vurguladı. Konuşmasına kaynak sorununu ele alarak devam eden konuşmacı İslami anlamda temel kaynağımızın Kur'an olduğunu, uygulamasının ise Peygamberimizin sünnetinde yer aldığını belirtti. Bu minvalde akaidimizi oluşturan sabitelerle içinde bulunduğumuz topluma göre belirlenen değişkenlerin iyi anlaşılması gerektiğini vurgulayan Türkmen, değişkenlerimizin Resul'un uygulamalarından yola çıkarak belirlenebileceğini söyledi. İslami mücadelenin nasıl olacağı sorusunun Yöntem meselesi altında inceleceğini söyleyerek konuşmasına devam eden Türkmen, yöntemde de akidenin temel olduğunu ve neyin değişken neyin sabit olduğunun netleştirilmesi gerektiğini vurguladı. Yöntemin içinde bulunulan coğrafya ve döneme göre değişiklik arz edebileceğini söyleyen Türkmen bu meseledeki tartışmalara başlıklar halinde değinerek şunları söyledi:
- Yöntemde gizlilik nas değil, takdiridir.
- Yöntemde tedricilik esastır. Bir halden diğerine geçiş süreç ister.
- İslami mücadele birlik halinde yürütülür. Müslüman ümmet olma amacı taşır. Peygamberimiz vahiy aldıktan sonra mağaraya kapanmamıştır.
- Tebliğ fiili ve sözlü şekillerde olabilir ancak bunlar birbirini tamamlamalıdır.
- İslami mücadelede mekteb ve hareket bir arada olmalıdır.
- İslami kimlik net olduğu sürece sistem içi araçlar kullanılabilir.
Sevra Türkmen'den sonra sözü alan Erkam Beyazyüz sisteme karşı nasıl tavır alınacağı meselesi üzerinde durdu. Öncelikte içinde bulunduğumuz toplumun ve sistemin bizi etkilediği belirten Beyazyüz, tavır almanın zorunlu olduğunu vurguladı. Küresel sistemin hegemonyasını her yerde hissettirmeye çalıştığını söyleyen Beyazyüz toplumların ve sistemlerin homojenleştiğini belirtti. Türkiye'de tek parti dönemindeki baskı ortamından bahsederek konuşmasına devam eden Beyazyüz 2002'de başlayan Ak Parti döneminin, özgürlüklerin genişlemesi açısından önemli bir kırılma içerdiğini ve Ak Parti dönemi öncesi ve sonrası arasındaki farkların iyi anlaşılması gerektiğini söyledi. İslami tebliğ açısından toplum değerlendirmesinin önemini vurgulayan Beyazyüz, tebliğde muhataplarımızın içinde bulunduğu durumun iyi analiz edilmesi gerektiğini dile getirdi.
Küresel sisteme karşı yürütülen mücadelenin el yordamıyla değil kurumsal ve sistemli olarak yürütüldüğünde etkili olacağını belirten Beyazyüz diğer İslami gruplarla istişarenin önemine değinerek konuşmasını sürdürdü. Beyazyüz karşı tarafın görüşlerinin de dikkate alındığı kendi görüşlerinin mutlaklaştırılmadığı bir Şura modelinin doğru olduğunu belirterek konuşmasını bitirdi.
Program katılımcıların kitap üzerine değinileri ve soru-cevap kısmının ardından sona erdi.