HAKSÖZ HABER

Gazze’deki direnişin Türkiye’deki yansımalarının konuşulduğu programın moderatörü Mahmut Batuk sunuş konuşmasında Filistin’de yaşananları bugünle sınırlı olarak ele almanın sakıncalarını vurguladı.

“100 yıllık bir meselenin 7 Ekim’den bu yana yaşananlar sınırlı olarak ele alınmasını kabul edemeyiz. Bu göz önünde bulundurulmadan olayları ele almak sığ bir bakış açısı ile olayları değerlendirmek demektir.

Karşımızda devlet olarak tanımlayacağımız bir yapı yok vahşi bir yapı var. Kadın, hasta, çocuk demeden hastane bombalayabilen bir rejimle karşı karşıyayız. Siyonist çetenin vahşetine karşı direniş ise bir o kadar şanlı… Bu direnişi desteklemek için elimizden gelen tüm gücü kullanmalıyız.”

Murat Koç, Gazze’deki savaş hakkında konuşurken kavram tercihlerimize dikkat etmemiz gerektiğini hatırlattı.

“Gazze, Suriye gibi direniş coğrafyalarından bahsederken  kelimeleri dikkatli seçmek gerekiyor.  Orada malıyla canıyla mücadele eden kardeşlerimiz var. Orada oruç gibi namaz gibi cihat ibadetini gerçekleştiren kardeşlerimizin varlığını düşünürsek yapacağımız değerlendirmelerde de ölçülü olmamız gerektiğini hatırımızdan çıkartmayız.

Aksa Tufanı sonrası Türkiye’de Gazze’nin gündemleşebildiğini söyleyen Koç “ Türkiye’de, Aksa Tufanı gerekli mi gereksiz mi gibi bir tartışma olmadı. Hamdolsun Gazze meselesi Türkiye’deki Müslümanların ittifak ettiği bir bahistir. O nedenle Aksa Tufanı başladığında Türkiye’deki bütün Müslümanların bununla gurur duydu.” dedi.

Gazze’nin Türkiye gündemindeki yeri hakkında ise Koç şunları söyledi:

“Gazze tüm Türkiye’nin ortak gündemi haline geldi. 7 aydır birçok eylemle meselenin gündemde kalmasını sağlamak için İslami camialar yoğun emek sarf etti.  Yardım faaliyetleri ve boykot çalışmalarıyla çocukların dahi gündemini Gazze inşa ediyor çok şükür ki…

Milyon dolarlar harcasaydık, okullarda, kreşlerde deseydik ki Siyonistlerin işlediği cürümleri anlatsaydık yine de bu kadar başarılı olmazdık. Bu kadar hassasiyet oluşmazdı. Bu bir tohumdur bunu yeşertmemiz lazım.”

Koç Türkiye’nin Gazze politikasını değerlendirirken bazı hususların göz ardı edildiğini ifade etti.

“Türkiye’nin bir ulus devlet olduğunu unutmayalım. Türkiye’nin ulusal çıkarlarını gözeten bir devlet olarak tasarlandı. Türkiye’nin birçok zaafla malum olduğunu halen Kemalist sistemi aşamadığının farkında olarak hareket etmemiz lazım. Türkiye bu mantıkla inşa edildiği için dar bir alanda etkinlik gösteriyor ve reaksiyonlarını istenilen gibi gösteremiyor. Mevcut hükümet ise belirli girişimlerde bulunmasına rağmen bunu gerçek anlamda aşamadı.

 Hükümet ticaret meselesinde kendisini anlatamayarak bazı çevrelerin elini güçlendirdi. Türkiye’de seçimden önce öyle bir atmosfer oluştu ki tüm gündem ticarete indirgendi. Sanki Türkiye ticareti durdurunca Almanya silah vermeyi kesecek, sanki ABD Siyonist rejimi desteklemeye kesecek, sanki İsrail katliamlarını kesecekmiş gibi bir algı oluşturularak gündem saptırıldı.

Hükümetin İsrail ile olan ticareti kesmemesi tek konu haline indirgendi. Bu konuda iktidarın tutumunu eleştiren ilk eylemleri gerçekleştiren bizlerdik ancak Gazze’deki katliamların esas sorumlusunun ve işbirlikçilerinin öncelikli hedef olarak belirlenmesi gerektiği mantığı üzerine eylemlilik gösterdik. Hükümet ise bu argümanlar karşısında sessizliği tercih etti ve bu yaklaşımı ona kaybettirdi. Zira sükut ikrardandır.”

Murat Koç, Türkiye’de Filistin’de yaşananlar hakkında faaliyet gösteren çevrelerin tutarlılık bahsinde sınıfta kaldığını vurguladı. Filistin’de yaşanan zulme ses çıkartırken Suriye’de Esed’i desteklemenin izahı olmadığını belirten Koç, 7 Ekim’den bu yana yaşanan gelişmeleri gündemleştirme derdinde olan bazı çevrelerin Aksa Tufanı konusundaki sessizliğinin anlaşılması güç olduğunun altını çizdi.

Biz Siyonist çete ile her türlü ilişkinin son bulmasını istiyoruz. AK Parti muhalifliği üzerinden Gazze’yi gündemleştirenler ise Filistin direnişini araçsallaştırıyorlar. Biz bu çevreleri 7 Ekim’de Aksa Tufanı’nı selamlayan bir eylem içinde görmedik. Biz bunları Amerika ve Rusya’nın Suriye’deki varlığını reddeden bir eylem içerisinde görmedik. Biz bunların Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı işgale karşı görmedik. Zulümler arasında tercih yapanlar bizden ayrı olsunlar.  Doğu Türkistan sizin için bir soy meselesi ise siz de bizden ayrı durun. Sizin için AK parti muhalifliği üzerinden Gazze’yi gündemleştirmek tek mesele ise bizden ayrı durun. Suriye’de Esedci olmak, Suriye’de Kürtçü olmak sizin için kabul edilebilir bir mesele ise siz de bizden ayrı durun.”

Program soru cevap faslının ardından sona erdi.