K.Çekmece'de "Cemaatçilik" Konuşuldu
Özgür-Der K. Çekmece şubesinde İslam’ın anlaşılmasının önündeki engeller ana başlığının altında cemaatçilik ve kendini merkez görme konusu konuşuldu. Program Mevlüt Akbal ve Erol Karakaya’nın sunumuyla gerçekleşti.
Konuşmacılar Mevlüt Akbal ve Erol Karakaya oldu. Okunan Kuran'ı kerimden sonra mealini veren Mevlüt hoca cemaatin çok önemli olduğunu ve Müslümanların bilinçli bir topluluk olma zorunda olduklarını vurguladı. Cemaat bizi hayata hazırlıyorsa ümmete giden yolu açıyorsa gerçek cemaat olabilir. Vahyi temel edinmiş vahiyden başka temel üzerine oturtulmaya çalışılmayan insanları iyiye güzele hayra çağıran, kötülükten uzaklaştıran kararlı bir topluluk olma zorunluluğumuzu ayetler eşliğinde anlattı. Ayrılığın Müslümanları zayıflattığını güçlerini kırdığını ve beraberinde zilleti getirdiğini vurguladı. Ali İmran 103. ayeti çerçevesinde konuşmasını tamamladı.
Erol Karakaya kardeşimiz ise yaşamış olduğu Müslümanlaşma sürecinde yaşadığı örneklikler eşliğinde bir konuşma yaptı. Vahyi temel almayan cemaatlerin kişileri köleleştirdiğini kendisine teba olmaya zorladığını vurguladı. Cemaate hizmet edildiği taktirde cemaat içerisinde insana değer verildiğini cemaatlerin ise insan temelli bir proje içerisinde hiç olmadığını vurguladı. Girmiş olduğu cemaatler içerisinde adanmış bir sürü samimi insan ile tanıştığını söyleyen Erol kardeş bunların duygusal bir aidiyet hissettiklerini vurguladı. Müslümanlığın sadece cemaat içerisinde yaşanan bir olgu olmadığını insanın sosyal ve iktisadi hayatının tamamını kuşatması gerekliliğini söyledi.
Etnik kökenleri sebebi ile toplum içerisinde insan yerine bile konulmayan bir topluluk var ve bunlara vahyin ulaştırılması sorumluluğu Müslümanların üzerindedir. Müslümanlar bu insan yerine bile konulmayan topluluğa karşı sorumludurlar. Etnik kökeni sebebi ile insan yerine konulmayan bu topluma küçük bir ilgi yetecektir. Sadece insan yerine konulması, selam verilmesi bile yetecektir. Cemaatlerin, İslami toplulukların yanı başlarında duran bu Filistin dramının benzerini yaşayan bu topluma bigane kalması anlaşılır bir şey değildir. Uzaklardaki Filistin için yardım yarışı içerisinde olan Müslümanlar şayet sahabe toplumunu özlüyorsa onlar gibi olmak istiyorsa İslam kardeşliğini ihdas etmek istiyorlarsa insan merkezli projeler geliştirmek zorundadır. Çünkü insan çok değerlidir, harcanması çok kolay olan, kazanmak için ise emek sarf edilmesi gereken bu sorumluluğa talip olmamız gereklidir.
İslam'a göre Allah varlık âlemine dâhil ettiği her canlıyı muhatap kabul eder ve onu imtihana tabi tutar. Etnik kökeni ne olursa olsun, toplumun kişiye ve o topluluğa yüklediği misyon ne olursa olsun Allah katında insanlar eşittir ve Allah kişiyi etnisitesine göre değil yaptıklarına göre cezalandırır veya mükafatlandırır. Erola kardeş duygu yüklü konuşmasını güzel bir dua ile noktaladı. Karşılıklı soru ve cevaplar ile konuşma sona erdi.
Haber: Ramazan İleri