Özgür-Der 2013-2014 aylık panellerinin altıncısı dün akşam Ali Emiri Kültür Merkezi’nde yapıldı. Panelin konusu “Suudi Arabistan’ın Orta Doğu’da İcra Ettiği Rol Ne İfade Ediyor?”, panelin tebliğcileri Yılmaz Çakır, Kehriban Parspancı ve Oktay Altın idi.

Panelin yöneticisi Oktay Altın kısa bir giriş yaptıktan sonra sözü Kehriban Parspancı’ya devretti.

Muhalefete Karşı Muhafazakârlık

Suudi Arabistan’ın coğrafi konumu, ekonomik imkânları ve kısaca tarihiyle alakalı bilgiler vererek tebliğine başlayan Parspancı, Suudi Arabistan’da mevcut sınıfsal yapının, statükonun ve intisab edilmiş mezhebin korunmasına son derece ehemmiyet verildiğini, bunun için ekonomik bolluğun seferber edildiğini sözlerine ekledi.

Filistin Davası

Sözlerinin devamında Suudi Arabistan’ın Filistin Davası’nı desteklediğini dile getiren Parspancı bunun Suudi Arabistan halkının Filistin’e olan alakası sebebiyle olduğunu söyledi.

Suudi Arabistan’ın Tutarsızlıkları

“Libya konusunda halkın yanındaymış gibi tavır almış fakat Tunus ve Mısır gibi ülkelerde çıkan halk ayaklanmalarındaysa tamamen yönetimin yanında tavır sergilemiştir.” diyerek Suudi Arabistan’ın Orta Doğu’da yaşanan intifadalar hususunda tutarsızlıklarla dolu olduğunu dile getiren Parspancı kendi ülkesine de sıçrayan özgürlük dalgalarını gerek ekonomik gerek dini gerekse medyatik tedbirlerle kesmeye çalıştığını dile getirdi.

Suriye Meselesi

Parspancı, Suudi Arabistan’ın Suriye halkının yanında olduğuna dair sık sık demeçler verdiğini, bunun yanında Suudi Arabistan halkıyla yapılan görüşmeler neticesinde halktan Suriye’ye yardım göndermek konusunda Suudi Arabistan yönetiminin sıkıntılar çıkardığının öğrenildiğini de söyledi. Sözlerinin devamında “Kendisine tehdit olarak algıladığı muhalif grupların Suriye’ye yardım yaptığını fark ettiğinde onlara ciddi anlamda bir ambargo uyguluyor.” diyen Parspancı, kendisine muhalif olmayan gruplaraysa kolaylıklar dahi sağladığını sözlerine ekldi.

Suudi Arabistan’ın Mısır ile Alakalı Tutumu

Suudi Arabistan yönetiminin Mısır’da yaşanan malum olaylar öncesinde Mursi ile arasının iyi olmadığını söyleyerek sözlerine devam eden Parspancı, olaylar sonrasında da mezkur yönetimin darbecilerle yakın temaslar kurarak onlara yardım ettiğini ifade etti.

Kehriban Parspancı’nın İlk bölümde kendisine ayrılan süre bittikten sonra konuşmayı tekrar Oktay Altın devraldı.

Suudi Arabistan’ın Politikası: Pragmatizm

Hangi ülkeyle arası iyiyse orada yönetimi desteklemiş.” diyen Altın, Suudi Arabistan yönetiminin tamamen çıkara dayalı bir politika güttüğünü dile getirerek mezkur yönetiminin bir halkın yanında olmasının hakkı ya da adaleti ikame etmek maksadıyla olmadığını tamamen çıkarlarına uyup uymamasıyla alakalı olduğunu da sözlerine ekledi.

Daha sonra sözü Yılmaz Çakır devraldı.

“Ülke Kralın Babasının Malı”

Çakır, sözlerine Suudi Arabistan’ın sosyo-tarihsel gelişimine kısaca değinerek başladı ve ülkede temel hak ve hürriyetlerin kralın takdirine göre şekillendiğini ifade etti.

Petrol Sonrası

Suudi Arabistan’ın, petrol keşfedilmeden önce de ticari güzergâh üzerinde olduğundan mütevellit ekonomik anlamda bir ağırlığı olduğunu söyleyerek sözlerine devam eden Çakır, petrol keşfedildikten sonra daha stratejik bir hâle geldiğini vurguladı.

Suudi Arabistan’ın siyasal ve ekonomik olarak tarihsel gelişiminden de bahsettikten sonra konuşmasını sonlandırdı.

Daha sonra ikinci bölüme geçilip panele katılanlardan gelen sorular cevaplandırıldı ve panel sona erdi.

Haksöz-Haber/Cengiz Acar