Özgür-Der 9 Uygur’un İdam Edilmesini Protesto Etti
Özgür-Der Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Alagöz yaptığı basın açıklamasında Çin tarafından 9 Uygurlu Müslüman’ın idam edilmesini protesto etti ve bu idamların Çin’in soykırım ve asimilasyon politikalarının bir sonucu olduğunu belirtti.
Basın açıklamasının tam metni:
Dokuz Uygurlu Müslüman'ın İdam Edilmesi Çin'in Soykırım ve Asimilasyon Politikalarının Bir Sonucudur!
13 Kasım 2009
Çin Hükümeti, işgal altında tuttuğu Uygur'un (Doğu Türkistan) başkenti Urumçi'de 5 Temmuz tarihinde başlayan olayların müsebbibi olarak gördüğü 9 Uygurlu Müslüman'ı idam ettiğini duyurdu. İdamların yerini ve tarihini açıklamayan Çin Hükümeti olayların tahrikçisi olarak gördüğü insanlarla ilgili yargılamaların devam edeceğini de açıkladılar. Bilindiği gibi Uygurlu bazı genç kızların Çin'in büyük kentlerine götürülerek zorla buradaki otellerde çalıştırılması ve bazı ahlak dışı saldırılara maruz kalması ile Guangdong eyaletinde bulunan bir fabrikada çalışan iki Müslüman Uygurlu gencin Çinli gruplar tarafından linç edilmesi hadisesinden sonra, Uygur'un başkenti Urumçi'de protesto eylemleri yapılmış ve Uygurlu Müslümanlar ile Uygur'daki Han Çinli göçmenler arasında çatışmalar yaşanmıştı. Bu çatışmalar sonucu resmi rakamlara göre 200'ün üzerinde, gayrı resmi rakamlara göre iki bin civarında Uygurlu Müslüman öldürülmüş/katledilmişti.
Çin; 1949 yılında Uygur'u (Doğu Türkistan) işgal etmiş, işgal tarihinden bu yana her vesile ile Uygur halkına karşı bu ve benzer katliamlara başvurmayı bir politika edinmiş, halklar arasındaki her türlü anlaşmazlıkta Uygur'da yaşayan yerli Müslüman Uygur halkını sorumlu tutarak onları asimile etmeye, tehcire ve baskı altında tutmaya yönelmiş olup haksız ve ayırımcılık güden bu politikasına da halen devam etmektedir. Bir yandan da Çinli nüfusun Uygur'a göç ederek yerleşmesini teşvik etmekte bu yolla Uygur'un demografik yapısını Çinli nüfus lehine bozmaya çalışmaktadır. Bu ve benzer haksızlık ve zulümlere karşı duran ve en önemlisi işgale karşı çıkan Müslüman halkın her türlü haklı ve insani talepleri Çinli yetkililerce en acımasız bir şekilde cezalandırılmakta, bu talepler 5 Temmuz sonrasında yaşandığı gibi katliamlarla bastırılmaya çalışılmaktadır.
Son yaşanan olaylar ve bu olayların neticesinde 9 Uygurlu Müslüman'ın idam edilmesi ve bu idamların arkasının geleceğinin dolaylı olarak Çinli yetkililerce ifade edilmesi sonu devlet eliyle işlenen cinayetlere varan ırkçı saldırıların bundan sonra da devam edeceğinin açık bir göstergesidir. İnfazların gerçekleşmesinden sonra idamların duyurulması da yargısız infazların yapıldığını göstermektedir. Ayrıca diğer Uygurlu sanıklara da çok ağır cezalar verildiği bildirilmiş olup, olaylara karışan Çinlilere ceza verilip verilmediği dahi belli değildir.
Zorba Çin yönetimi, tüm bu zorbalık ve asimilasyon politikalarına rağmen, Müslüman Uygur halkının haklı ve meşru özgürlük taleplerini yok edemeyecek, Müslüman Uygur halkı er veya geç özgürlüklerine kavuşacaklardır. Bu konuya olan inancımız tamdır.
Batı dünyası ise her zamanki gibi bu haksızlıklara ve insan hakları ihlallerine karşı çifte standartlı davranmakta, mazlum bir halkın asimilasyonunu -Uygur halkının Müslüman olmasından dolayı- görmezden gelmektedir. Uygur'da yaşanan katliam ve soykırıma dünya sessiz kaldığı gibi ne yazık ki İslam Dünyası da olaylara yeterli duyarlılığı göstermemekte, bazı cılız tepkilerden başka bu zulümlere kayıtsız kalınmaktadır. Uygur'da yaşanan zulümlere, hukuka ve adalete aykırı uygulamalara karşı kamuoyunu daha duyarlı olmaya, hak ihlallerine karşı mazlumların yanında onurlu mücadele etmeye çağırmaktayız.
Zorba Çin yönetiminin katliam ve asimilasyon politikalarını Özgür-Der olarak açıkça kınıyoruz. Uygur halkının bu zulümlere maruz bırakılması Çin'in "iç işi" olmayıp tüm Müslümanların ve erdemli tüm insanların sorumluluğundadır. Bu olaylara karşı sessiz kalmayacağımızı, olayların takipçisi olacağımızı ve aynı zamanda Müslüman Uygur halkının yanında olduğumuzu kamuoyuna duyururuz.
Mehmet Alagöz
Özgür-Der Yönetim Kurulu Üyesi