HAKSÖZ HABER

Siyonist zulme karşı bir senedir  çetin bir direniş gösteren Gazze halkı şehitler vermeye devam ediyor. İşgalciler katliamlar eliyle direnişi kırabileceğini düşünürken, Hamas; kanıyla canıyla Filistin halkı için bedel ödemekten vazgeçmiyor.

Hamas lideri Yahya Sinvar, siyonist işgalcilerle girdiği sıcak çatışmada şehit oldu. Hamas liderliğinin direniş için yapacaklarının hiçbir sınırı olmadığını kanıtlayan bu hadisenin sahadaki yansımaları ilerleyen günlerde görülecek. 

Müslüman halklar ise şehitlerine karşı son görevlerini yerine getirmek için meydanlara indi. İstanbul'da Gazze Dayanışma Platformu'nun çağrısıyla ikindi namazında Fatih Camii'nde bir araya gelen Müslümanlar Saraçhane’ye yürüyüş gerçekleştirdiler. 

Sunuş konuşmasını gerçekleştiren Murat Ayar, Yahya Sinvar'ın mücadele örnekliğine dikkat çekti. 

"Dağ gibi adamlar arkalarında birer destan bırakarak yürüyüşlerini sürdürüyorlar. İslami Hareket, Gazze'de insanlığın vicdanını kurtarıyor. Sizlerle gurur duyuyoruz. ABD ve diğer tüm işbirlikçiler akıttıkları kanın bedelini ödeyeceklerdir. Bizim şehitlerimiz cennete onların leşleri ise cehenneme gitti!"

Necmettin Irmak tarafından kıldırılan gıyabi cenaze namazının ardından, Gazze Dayanışma Platformu adına söz alan Kenan Alpay, şehitlerin direnişe ilham olduklarını vurgularken, Yahya Sinvar'ın cephede yer alarak çok önemli bir mesaj verdiğini kaydetti.  

"Hüznümüz muhakkak büyük, endişelerimiz var ancak şundan şüphemiz yok; Allah, katil sürüsünü Filistin'den sürüp bizlere direniş için güç verecektir. Filistin mücadelesi ileri doğru atılmanın ve direniş için her yolu denemenin tarihidir. Yahya Sinvar'ın şehadeti sadece bir hüzün kaynağı değil, onun şehadete yürürken ortaya koyduğu tavır bütün bir insanlığa ilham olacaktır. Son anına kadar direnişi sürdüren bir lider varken Filistin'i kim yok edebilir? Gazze'yi tamamen harabeye dönüştüren Siyonist çete ve işbirlikçiler tüm imkanlarına rağmen Filistin halkını sindiremediler. Filistin halkının mücadelesi işgal rejiminin bu topraklarda geleceği olmadığını kanıtlamıştır. Zannettiler ki bombardımanlar ne kadar artarsa Hamas'ın teslimiyeti o kadar hızlı olur. Ancak tablo tam tersine işaret ediyor. Filistin halkını ve onun temsilcisi Hamas'ı bitirmeye sizin gücünüz yetmez. İşgal rejimi bu topraklarda köksüz bir çeteden ibarettir. Bizim açımızdan en büyük kayıp ise İslam coğrafyasındaki işbirlikçi rejimlerin Hamas'a karşı olan duruşlarıdır.

Yahya Sinvar ise dünya tarihinde eşine az rastlanır bir örneklikle ordusunun başındaki bir lider olarak tüm dünyaya çok açık bir mesaj verdi. Bu direnişi suikastlar ve katliamlarla bitiremezsiniz!

Yahya Sinvar'ın şehadeti siyonist çeteye indirilmiş sağlam bir darbedir. Eline geçirdiği bir sopa ile bile düşmana karşı savaşını sürdüren şehit Sinvar, Müslümanların haysiyetini ve izzetini tüm dünyaya göstermiştir. Karşımızda bir umutsuzluk tablosu duruyor zannetmeyin. Elbetteki acılarımız büyük ancak tüm bunların bir imtihan olduğunu aklımızdan çıkartmayalım. Esas mesele sabırla direnişe destek vermek ve Gazze için tüm imkanlarımızı sarf etmektir. Yahya Sinvar başta olmak üzere tüm şehitlerin mücadelesini dünyanın gündemine sokmalıyız. Direnişi perçinlemenin yolu biraz da buradan geçiyor. Katilleri unutulacak ama şehitlerin kutlu yolunu sürdüren nesiller her zaman var olacak!"

İstanbul Platformu adına söz alan Ertuğrul Taşlı, Yahya Sinvar'ın şehadetiyle direnişin yeni bir güç kazandığını vurguladı. 

Aksa Tufanı ile başlayan direniş yeni bir dünyanın miladıdır. Direnişçiler Gazze için savaşırken tüm dünyanın haysiyetini kurtarıyorlar. Kadınlarımızı ve çocuklarımızı katleden Siyonist çete aslında kendi mağlubiyetini inşa ediyor. Zulme karşı direniş safında yer almak bu bağlamda insan olmanın göstergesidir. Yahya Sinvar gibi yiğitler ise adanmışlıklarıyla hepimize önemli bir ders veriyor. Bu çağrı yeryüzünü kendine getirecek bir duyarlılığın inşasıdır. Direniş sadece yer altında değil yer üstünde de sürüyor. Yahya Sinvar bunu kanıyla ve mücadelesi ile kanıtladı. Dünyanın her bir köşesindeki Müslümanlar cepheyi genişletmenin yollarını aramalıdır. Gazze'deki direnişe omuz vermek için ölümü öldüren liderlerin yolunu sürdürmeliyiz. Ahiret merkezli bir hayatı önceleyen Yahya Sinvar geri durmadı ileri atıldı ve Siyonistlerin planlarını bozdu. Ölümü karşılama şekliyle bile Siyonistleri hezimete uğrattı. Onun şehadetini tüm dünyaya anlatmamız gerekiyor. Bu şehadet bütün insanlığın vicdanını harekete geçirecek güce sahiptir. Liderlerimizi şehit vermenin hüznü morallerimizi bozmasın, direniş bugün yeni bir ivme kazanmıştır."

Filistinli gazeteci yazar Rıdvan el-Ahras, Kubilay Durdağ tarafından tercüme edilen konuşmasında Allah'a verdiği söze sadık kalan Yahya Sinvar'ın örnekliğine dikkat çekti.

"Yahya Sinvar, Siyonist zindanlarında yıllarca haksız yere tutulduktan sonra özgürlüğüne kavuştuğunda hiçbir rütbe istemeyip sadece 'mücahit' olarak anılmak istemişti. Önce işbirlikçi hainleri ortadan kaldırdı ardından ise siyonist çeteye tarihinin en büyük hezimetini yaşattı. 

İşgalci siyonistler, Sinvar'ı hapsederek onu sindirebileceklerini zannetti. Ancak şehit Sinvar onlara 7 Ekim’de öyle bir cevap verdi ki bir senedir siyonist çete bu cevabın rezaletini gizlemek için Gazze'ye saldırıyor. Yahya Sinvar şehadet şerbetini içerken dahi zelil bir şekilde yaşamaktansa izzetli bir şekilde ölmeyi tercih ederek hepimize örnek oldu. Yahya Sinvar mücadelesi ve ölüm şekliyle Allah'a yaraşır bir kul olmanın dersini vermiştir. Öyle bir yiğit ki ölümüyle Allah katında zaferi kazandı. Yahya Sinvar hayatıyla cihadıyla şehadete kavuştuğu esnada bile siyonistlere saldıracak kudreti Allah ona nasip etti. Şehadete yürürken mücadeleden vazgeçmedi. Siyonist korkaklar ona yaralıyken bile yaklaşamadılar. Ne mutlu onun gibi cihad erlerine. Ne mutlu Allah yolundaki mücahitlere!"
 

Mehmet Ali Aslan'ın şehit Sinvar için söylediği ezginin ardından, Kubilay Aşkın Durdağ'ın duasıyla eylem sona erdi.