Direniş Komutanı: “Adil Bir Devlet İstiyoruz!”
İstanbul’da yapılan basın toplantısında Liva et-Tevhid lideri Abdulkadir Salih, Suriye’deki son gelişmeleri değerlendirdi.
HAKSÖZ-HABER
Suriye’de direnişin en güçlü yapılanması olan Liva et-Tevhid grubunun lideri İstanbul’daydı. Abdulkadir Salih, bugün 11.00’de İstanbul Akgün Otel’de düzenlenen basın toplantısında Suriye’deki son gelişmeleri aktardı.
Suriye Halkıyla Dayanışma Platformu’nun bugün saat 11’de İstanbul Akgün Otel’de düzenlediği basın toplantısında Liva et-Tevhid lideri Abdulkadir Salih, Suriye’deki son gelişmeleri aktardı.
Gerçekleştirilen basın toplantısında Suriye’de ki son durumla alakalı aktarımlarda bulunan Salih, “Uzun süredir Halep’te bir mücadele veriyoruz. Halep hem ticari hem de konumu dolayısıyla önemli bir nokta, bu bölgeyi ele geçirirsek eğer Esed rejiminin ayakta kalması imkansızlaşır.” dedi.
Bu bağlamda Halep’te ciddi kazanımlar elde ettiklerini belirten Abdulkadir Salih, Halep’in %70’ini ele geçirdiklerini geri kalan %30’un rejimin kontrolünde olduğunu ifade etti.
Halep direnişine öncelikle kırsalda başladıklarını belirten Liva et–Tevhid lideri Abdulkadir Salih, merkeze ulaşana kadar zorlu mücadele verdiklerini fakat sonunda Allah’ın da yardımıyla başarıya ulaştıklarını söyledi.
29 binden fazla şehit verdiklerinin açıklandığını söyleyen Salih, bu rakamların net rakamlar olmadığını enkaz altında kalanlar ve cezaevlerinde işkencelerle öldürülenler hesaplandığında rakamın korkutucu bir seviyeye ulaşacağını ifade etti.
İŞTE SALİH’İN KONUŞMASINDAN ÖNE ÇIKAN VURGULAR
Timetürk’ten Umut İslam Ayar, Abdulkadir Salih’in yaptığı konuşmadan şu notları aktardı:
Suriye’de 18 ay önce Dera’da çocuklar “Halk rejimin yıkılmasını istiyor” diyerek bizim toplumumuza önemli bir cesaret verdi. 40 yıllık bir süredir Esed rejiminin katliamları ile yılmış ve korkaklaşmış halk Dera’daki bu cesur çocukların tavrı ile bir silkinme yaşadı ve Suriye direnişini başlattı.
Aylarca barışçıl gösteriler ile meydanlarda haklarımızın iadesi için, özgürlük için eylemler gerçekleştirdik. Fakat Esed rejimi, bu barışçıl gösterilere vahşi politikalar ile bastırmaya çalıştı. Biz de halkımızı korumak ve özgürlüğümüzü kazanmak için Esed rejimine karşı silahlı mücadeleye başladık. Allah’a şükürler olsun ki Esed rejimine karşı birçok bölgede zafer elde ettik ve hala Esed rejimine karşı birçok bölgede onurlu bir halk mücadelesi gerçekleştiriyoruz.
‘SURİYE’DE FURKAN SAVAŞI YAŞANIYOR!’
Suriye direnişi hak ile batılın ayrıştığı noktadır. Şu an Suriye’de tam olarak bir ‘Furkan Savaşı’ yaşanmaktadır.
Suriye’de birçok bölgede karada hakim olan bizleriz fakat, Suriye ordusunun hava saldırılarına karşı çaresiz kalıyoruz. Esed askerleri vahşice köy ve kentlere havadan bombalı saldırı düzenliyor.
‘HALEP’TE ESED ORDUSUNA BÜYÜK DARBE VURDUK’
Halep’te sürdürdüğümüz direniş esnasında karadan yapılan saldırılara karşı izzetli bir direniş gerçekleştirdik. Esed ordusunun birçok cephaneliğini ve tanklarını imha ettik. Suriye halkı yakında onurlu bir zafer kazanacaktır inşallah.
‘BİZ ADİL BİR DEVLET İSTİYORUZ!’
Biz adil bir devlet istiyoruz, barışçıl gösterilerde de bu talepleri ilettik rejime. Fakat karşılığında vahşice saldırılar yaşadık ve halkın üzerine ateşler açıldı. Suriye halkının dramı yeni değil, 40 yıldır aynı dozajda bir sindirme ve sistematik baskı politikası uygulanıyor. Ama biz buna karşı çıkıyoruz artık! Artık herkesin özgürce kendini ifade edebileceği, konuşmaktan korkmadığı, hak ve adalet kavramlarının anlam bulduğu bir yönetim talep ediyoruz. Allah’ın izniyle tüm etnik gruplarıyla beraber Suriye halkı bu kazanımı elde edecek!
‘BU ZULME SEYİRCİ KALMAYIN’
Suriye’de 18 aydır neredeyse her gün yüzlerce kişi katlediliyor. Bombalamalar, katliamlar! Bu halk sadece Özgürlük talebinde bulunduğu için bu dramı yaşıyor! Lütfen bu katliama ve vahşi politikalara karşı sessiz durmayın! Bu izledikleriniz film değil gerçek tüm çıplaklığıyla gözler önünde.
‘TÜRKİYE HALKINA TEŞEKKÜR EDİYORUM’
Direnişin başladığı günden bu yana Suriye halkına hem maddi hem de manevi yardımlarını eksik etmeyen Türkiye halkına teşekkürlerimi sunuyorum. Gerçekten de en çok yardımı Türkiye’den gördük. Türkiye ve Suriye aralarında suni sınırların çizildiği iki kardeş halktır. Bu bağlılığımızı sınırlar veya başka bir şey engelleyemez. Diğer kardeş Arap ülkeler de Türkiye kadar olmasa da yardımda bulunuyor. Allah hepsinden razı olsun, bu duruma sesiz kalmayıp Suriye halkının yanında olmalarından dolayı.
‘SİLAHA İHTİYACIMIZ VAR!’
Esed ordusuna karşı uzun süredir onurlu bir mücadele gerçekleştiriyoruz. Ama ne yazık ki lojistik imkansızlıklardan dolayı yeterli güce sahip değiliz. Biz batıdan ve uluslararası kamuoyundan tek bir talepte bulunuyoruz. Suriye halkına havadan ve karadan vahşice saldıran Esed ordusuna karşı durmamız için silaha ihtiyacımız var! Tek talebimiz bu.
‘TÜM ETNİK ve DİNÎ GRUPLARLA ADİL BİR DEVLET İNŞA EDECEĞİZ’
Suriye’nin kaderini Suriye halkı belirleyecek. Bu devrim ve kazanımlarımız şehidlerimizin kanları ile süslendi. Allah’ın izniyle şehidlerimizin bereketi ile Suriye’de adil bir devlet inşa edeceğiz. Hıristiyan, Dürzi, Kürd ve diğer etnik azınlık gruplar ile Suriye halkının özgürlük taleplerini hayata geçireceğiz!
Liva et-Tevhid lideri Abdulkadir Salih yaptığı açıklama sonrasında gelen sorulara da şöyle cevap verdi:
Suriye muhalefeti ne istiyor?
Abdulkadir Salih: Suriye muhalefetinin şu an öncelikli talepleri silah ve lojistik destektir. Uluslararası bir müdahale talebimiz olmadı. Suriye devrimini de kimse elimizden alamaz, biz şehidlerimizin kanıyla verdik bu mücadeleyi. Tek talebimiz silaha engel çıkarılmaması! Esed rejimini devirmek için silaha ihtiyacımız var!
Türkiye'den silah yardımı alıyor musunuz?
Salih: Biz eğer Türkiye'den silah yardımı almış olsaydık bugün Esed rejimini devirmiş olurduk. Sadece kendi imkanlarımız ile Suriye Ordusunun cephaneliğinden aldığımız silahlar var ve ordudan ayrılırken silahlarını yanında getiren arkadaşların silahları var. Bu noktada silah ihtiyacımız var ama Türkiye insani yardım noktasında çok büyük yardımda bulundu fakat silah yardımında bulunmadı!
Biz yönetimde tüm kesimlerin etnik ve siyasi grupların temsiliyet hakkının olması gerektiğini düşüyoruz. Yönetim şeffaflaşmalı! Bu noktada hürriyet ve insan hakları alanında adil bir yönetim talebimiz var!
Özgür Suriye Ordusu içerisinde diğer etnik ve azınlık gruplar var mı?
Salih: Çok teşekkür ediyorum, gerçekten bu önemli bir nokta! Evet Özgür Suriye ordusu içerisinde halkın tüm kesimleri mevcut ve hepsi rejim tarafından baskıya uğramış sindirilmiş topluluklar. Dürzi'si Hristiyan'ı, Kürt’ü, Arap'ı tüm kesimler ile birlikte mücadele veriyoruz. İran halkı da aynı şekilde değerlendirilebilir. İran halkı ile rejimi aynı değerlendirmek doğru değil!
İran halkı da rejimin politikaları sebebiyle baskı altında ve özgürlüğü kısıtlanıyor. Bizler etnik veya mezhep çatışması durumunun rejim güçlerince dezenformasyon maksatlı yapıldığının farkındayız. Biz bu oyunu bu halkın birliktelik duygusu ve inancı ile çözeceğine inanıyoruz.
Suriye'de Hizb-ut Tahrir de direnişe aktif destek veren ve gençleri ile direnişin içinde bulunan bir siyasi parti. Hizb-ut Tahrir'in "hilafet devleti" teorisini halk talep ediyor ve bu bağlamda direniş gerçekleştiriyor. Acaba bu halkın kazanımının üzerine "demokrasi" kılıfıyla yatılır mı?
Suriye halkının kazanımının üzerine yatmak kimsenin haddi değil. Halk buna izin vermez! Öte yandan bahsettiğiniz grubu ben duymadım, açıkçası nasıl bir misyonu var bilmiyorum! Gizli bir yapıda olabilir. Fakat şunu görmek lazım bugün Suriye halkının öncelikli talebi tüm kesimleri ile rahat edebilecekleri bir ortam. Adil ve özgür bir ortam şu an için Suriye halkının tek talebi bu! Daha sonrasına ise halk karar verecek. Halk neyi arzuluyorsa o olacak.
Foto: Murat Kurt / Haksöz-Haber